Hedef (GÜNDEM)

Tarih: 26.07.2014 12:29

Zeytin öyküsü

Facebook Twitter Linked-in

İsa’nın dünyaya gelmesine henüz 700 yıl varken yasayla korunan ilk ağacım. Korundum ve bana bakanları korudum. Romalılar, en savaşcı kavimler bile beni yetiştirenleri askerlikten muaf saydılar. ,

ADABOĞAZINDAN MEKTUBUNUZ VAR.....

Deliceyim; Zeytinin yabani, asi atasıyım. Bu toprakların , bu iklimin ve de karatavuk kuşlarının mucizevi biraradalığıyla varoldum.. Gövdeme insan eli değdi ve zeytin oldum. Ve bir canlının bir başka canlıyla sürdürdüğü en güzel en bereketli maceralarından biri başladı.

İNSAN VE ZEYTİNİN ÖYKÜSÜ ..!

Akdeniz’de doğdum,Akdeniz’de oldum ve bütün dünyaya yayıldım..Gölgemle, odunumla, şifa ve lezzet kaynağı suyumla insana en yakın, en dost canlılardan biriyim. Binlerce yıl kadrim bilindi, değerim teslim edildi. Kutsallık haresiyle taçlandırıldım. Kutsal metinlerin, efsanelerin en temel ögelerinden biri oldum. Bu nedenle Adem öldüğünde ağzında ölümsüzlüğün simgesi olarak ben vardım. Nuh; tufanın sona erdiğini gemisinden saldığı güvercinlerin ağzında dalımı gördüğünde anladı. Yokoluşa karşı hayatın işareti oldum. Bu nedenle HAYAT AĞACI olarak anıldım. İsrailoğullarının ilk kralı SAUL tahta çıktığında alnına kötülüklerden korunsun ve uzun ömürlü olsun diye benim yağımdan sürüldü. Zeus’un topladığı tanrılar meclisi Poseidon’un AT’ına karşı Athena’nın DELİCE’sini en değerli armağan seçti. At’a karşı zeytin; göçebeliğe karşı yerleşiklik.. 

Ben, savaşa ve talana karşı uygarlığın ve refahın simgesi oldum...Binlerce yıldır akropolis benim yağımla aydınlanıyor..Binlerce yıldır sabrın ve azmin simgesiyim.. En kıymetli tanrıların heykelleri odunumdan yapıldı.. Gölgemde doğmak kısmet sayıldı.. İsa’nın dünyaya gelmesine henüz 700 yıl varken yasayla korunan ilk ağacım. Korundum ve bana bakanları korudum. Romalılar, en savaşcı kavimler bile beni yetiştirenleri askerlikten muaf saydılar. Olimpiyatlarda en iyilerin nişanıydım. Birinciler testilerini benim yağımla doldurdular..

Ancak son 200 yılda insanın doğayla ilişkisi değişti. İnsanlar; hakiki zenginliğin dünyamızın sağlığında yattığını unuttu. Doğayı tüketilecek sınırsız bir kaynak olarak gördü ve bunun sonucunda dünya hızla ölüyor..

Yaşamı savunacakmıyız?

Binlerce yıldır Adaboğazı’nda sürdürdüğüm yaşam bütün dünyayı para ve kar olarak gören bir zihniyet tarafından tehdit ediliyor ve bu zihniyet “bugünlük” muktedir görünüyor.. Onların arsız iştahaları soluk aldığınız, ortak yaşam alanımız olan Adaboğazına da uzanmaya yetecekmi?

BU SEFER BENİ KORUMAK SİZİN BOYNUNUZUN BORCU....



Orjinal Köşe Yazısına Git
— KÖŞE YAZISI SONU —