Eğitimci yazar Soner Atabek yazdı

Tarih: 06.08.2023 21:58

SIRADAN İNSAN

Facebook Twitter Linked-in

Değerli okurlarım; bu kısa ömrümüzde neler yaşadık bir gözlerimizin önüne getirelim; rüşvet alanlar, küçük çocuklara tecavüz edenler, yolsuzluk, usulsüzlük yapanlar, adam kayıranlar, haksız kazanç elde edenler, ve daha niceleri... Bu olaylara nasıl tepki veriyoruz? Hangisine tepki verdik? Hangisine şaşırdık? Neden bu olaylar oluyor diye kafa yorduk? Ya da bütün yaşananlar neden böyle sıradanlaştı? Neden artık şaşırmıyoruz? Neden tepki vermiyoruz? Yaşanan olaylar sıradan olaylarmış gibi bakıyoruz?

Bu olaylara verdiğimiz tepkilere en büyük cevap; ‘’verilen emirleri uyguladım.’’ oluyor. İnsan hertürlü yasanın iradesinde çalışabilir. Bizler neye izin verildiğini ve neyin yasaklandığını bilmeden yaşıyoruz.

Bu yaşanan olaylar tam bir şeytaniliktir.

Sorgulamadan ömür süren insanların düşünen bir beyinleri ve konuşan bir kalpleri yoktur.

Her geçen gün şeytanileşme yolunda emin adımlarla ilerleyen bu tip insanların elinden her türlü felaket gelir.

Bu felaketler karşısında şaşılacak bir şey de kalmıyor üstelik.

Şeytandan iyilik doğduğu görülmüş müdür? Gerçeklikten bu kadar uzak ve bu kadar fikirsiz olmak, belki de insanın bünyesinde bulunan bütün şeytani içgüdülerin vereceği zarardan daha büyük yıkıma yol açar. İşte bizim toplumumuzda şuanda bu yıkımı yaşamaktadır ve bu yıkımı sıradanlaşan insanlar eliyle oluyor. 

Sıradanlaşmak; sürüye katılmaktır. Sıradan insan hayret etmez, şaşırmaz, duyguları kendi ruhundan sökülüp atılmış gibidir.

Sıradan insanın tutunacak tek bir dalı vardır; ölmemek.

Ölmemek için her şeyi yapar. Düşünmemek, hissetmemek, itiraz etmemek, sorgulamamak, sıradan insanın vazgeçilmezidir.

Sıradan insan alışır her duruma, her şarta, her kılıfa uyar. Sıradan insan toplumda kötülük hakimse ona karşı durmaz, ona da uyum sağlar. Bu insanların iyilik ve kötülük kavramları yok olmuştur. 

Sebahattin Ali’nin dediği gibi; ‘’iyilik demek kimseye kötülüğü dokunmamak değil, kötülük yapacak cevheri içinde taşımamak demektir’’

İnsanın kötü olmaktan ve kötü eylemlerden kendini koruması çok büyük bir mesele. Herkes bir dostuna Nietzsche gibi “bana yaptığın kötülüğü bağışlıyorum; ancak kendine yaptığını, onu nasıl bağışlayabilirim ki?” diyemeyebilir. İnsan kendinde olmayan kötülüğü evvela kendine bulaştırarak kötüler arasına katılmaya başlar. Bu katılımla birlikte davranışları ve sözleri de kötüleşir. Dünyaya kötü gözle bakar. Kötü gözle bakmanın neticesinde her şeyde, her koşulda bir kötülük arar. İyi ve güzel kelimeleri onda gereksiz bir duygusallığı devreye sokacağından rahatsız olur. 

Kötülük insanoğlu var olduğundan beri mevcuttur ve asla son bulmayacaktır. Kötülüğe bulaşmamak da çok güçtür. 

Dünya bir saldırı sahasıdır. Her saldırı, insanın doğruluk aşkına doğru bir saldırıdır. Bu saldırının her biri insanı ruhsuzlaştırmak, yani kötüleştirmek için kurgulanmıştır.

Değerli okurlarım; yazımın başında bahsettiğim olaylar;

Bu yaşanan ahlaksızlık, adına her ne dersek diyelim kökeninde sıradan düşünceler yatar, basit ve küçük hesaplar. Birbirine benzemek için yarışanlar, konuşmak için konuşanlar, kendi sözünü hâkim kılmak isteyenler, duruşunu vücuduyla (cesediyle) belirleyenler, varlığının ve onun her zerresinden hayat bulan hayret duygusunun kıymetini keşfedemeyenler, dünyanın uğultusunda bukalemunları bile özendirecek genişlikte sürünenler kendilerine aslında hiç beklemedikleri bir barınak yapmışlardır. Adı: "kötülük" olan.

Kötülük ete batmış bir kıymıktan ziyade vicdana saplanmış bir hançerdir. Hançerin gücü öylesine büyüktür ki vicdanlardan vicdanlara sıçrar.

Kötülük sıradanlıktan doğar ve bulaşıcıdır. Alışmamak gerekir kötülüğe ve her işlenen kötülüğe şaşırmak, gerekir. İnsan hayatı için başka türlüsü asla mümkün değildir.

Kötülüğün sıradanlığından kurtulmak için:

Kötülüğü sıradanlaştırarak, kötülüğün kötülük olmadığına kendini inandırmaktan vazgeç.

Ümit peşinde koşarken, gelecekle zehirlenmiş bir halde kendini şimdiden ve gelecekten sorumlu hissederek kötülüğün hayatına girmesine izin verme.

Yaşamsal çıkarlar tehdit altında kalmadan ortaya çıkan her saldırının kötülük temelli olduğunu unutma.

Sorgulamadan, gerçeklikten uzak ömür süren, fikirsiz insanların, farkında olsalar da olmasalar da, her geçen gün kötülük yolunda emin adımlarla ilerlediklerini unutma.

Kötülüğün bulaşıcı olduğunun farkında ol ve kötülük bulaştıracak insanları yönetici seçmekten vazgeç. 

Kötülükten uzak güzel bir dünya dileğiyle. 

Sevgiyle kalın

Hoşça kalın

Eğitimci - yazar

Soner Atabek


Orjinal Köşe Yazısına Git
— KÖŞE YAZISI SONU —