Kartallar Kartallarla, Kargalar Kargalarla uçar. Kartal ile Karganın birlikte uçtuğunu gördünüz mü? Göremezsiniz!
Kişinin kalitesi neyse, çevresi de o kalitede olacaktır.
Hiç düşündünüz mü?
Radikal Dini Terör örgütlerinin (El-Kaide, El-Nusra, İhvan, IŞİD, HTŞ vs.) son 20 yılda, neden Türkiye’yi üs olarak tuttular?
Bunun elbette ki siyaset bilimi, güvenlik stratejileri, sosyolojik incelemeleri, dış politikadaki yanlışları, önünü görmekten aciz durgun zekalı siyasetçiler gibi çok nedenleri vardır.
Ama en önemli neden, AKP Genel Başkanının “Cumhuriyet Rejimi Düşmanlığı” ve bu örgütlere sempati duyması, bunları ve tarikat-cemaat- vakıf- dernekler gibi dini yapıları birer “Oy Deposu” olarak görmesidir.
“İt, itin ayağına basmaz” mantığına sahip örgütler de, hem ülkemizi silah deposu yaptılar, hem de basın dahil kendi yayın araçlarını kullanarak, her yere yayıldılar…
Yetti mi? Tabii ki yetmedi!
Türkiye’ye en büyük darbeyi, bir ülkenin namusu olan “Sınır Güvenliğini” kaldırarak vurdular.
Yetti mi? Yine yetmedi!
Hukuk Devleti yok edildi. Yargıyı aynen “Devlet Sopası” gibi kullanıldı.
Güvenlikle ilgili, Milli Savunma Bakanlığı/ İçişleri Bakanlığı/ Adalet Bakanlığı gibi çok önemli Bakanlıklara ve Milli Güvenlik Kurumlarımıza, Türk Milleti demekten utanan, dönemleri şaibelerle dolu, zayıf kişilikli ve mafya benzeri organize suç örgütleriyle ilişkili olan kişiler getirildi. Onlar da, Türk Milletinin güvenliğinin üstüne tüy diktiler!
Öyle İçişleri Bakanları atadılar ki, 7 yıl İçişleri Bakanlığı yapıp döneminde Türk Milletinin yetiştirdiği değerlerimizden ve yabancı aydınlarımızdan Muammer Aksoy-Çetin Emeç- Turan Dursun-Bahriye Üçok- Necip Hablemitoğlu- Rahip Santoro- Hırant Dink- Mustafa Yücel Özbilgin öldürülmüş!
Yine, resmen rüşvet almış, oğlu ile birlikte soyguncuların önüne yatmış,
AKP Genel Başkanı emriyle Yargılanmaktan kaçırılmış, yüzsüz Bakanlar!
Bu sapkın ve hırsız Bakanlar nedeniyle, ülkemiz her türlü Narko-Terör Örgütlerinin üssü haline gelmiştir. Değerlerimiz aydınlarımız öldürülmüş, çocuklarımız uyuşturucuya alıştırılmış, devletimiz soyulmuştur.
Bu yıl, bu tip Bakanları ve üst düzey hain devlet görevlilerini, Türk Milletinin
huzuruna “Vicdan Mahkemesine“ çıkaracağız.
Yeni yılın ilk gününde böyle tatsız bir konuda yazdığım için özür dilerim.
Ama mecburuz. Anadolu deyişiyle “Bağa dadanan ayıyı, pekmez çıkarıncaya kadar uzağa kovalamazsanız, yine gelir…”
2026 yılı yobazlardan, seccade şeytanlarından, devleti yıkmaya çalışan hainlerden, devleti ve milleti soyan hırsızlardan, demokratik yolla ve Anayasa çerçevesinde, kurtulacağımız yıl olsun…
Sağlık ve başarılar dilerim. 01. 01. 2026
Rifat Serdaroğlu
DOĞRU Parti Kurucu Genel Başkanı
