Zeki KARADENİZ (NETLİ-YORUM)

Tarih: 09.04.2020 18:23

İyilik hareketi

Facebook Twitter Linked-in

Zor günlerden geçtiğimiz gerçek, bu günleri aşmanın reçetesi ise birlik ve dayanışmadan geçtiği malum.

Birlik ve dayanışmanın şekilleri sosyal paylaşım sayfalarında gündemimize geliyor. Basın dünyası haber oluşturma noktasında kısır bir süreçten geçmesi haklı olarak yardım kampanyalarını gündeme taşıyor.

Bizde öyle yaptık.  Cumhurbaşkanlığı tarafından hayata geçirilen #açıkkapı#, #vefa grubu# yardımlaşmasına ek olarak yerel belediyeler, bazı muhtarlıklar ve kendisini yardım etmekle mükellef gören vatandaşların bireysel katkıları zor günlerde muhtaç ailelerin evinde sıcak aş oluyor.

Bizim gündeme taşımak istediğimiz Bandırma'da bireysel programları ile kendi gündemini yaratan Bandırma Muhtarlar derneği Başkanı ve Haydar Çavuş Mahallesi Muhtarı Nur Demir Hancıoğlu.

Hancıoğlu, 35 yıllık Haydarçavuş Mahallesi Muhtarı Hayrettin Karacan'ın saltanatına son verirken hiçbir zaman "Rakibim" demedi.

"Hayrettin amca görevini yaptı, şimdi Mahallenin beklentileri ile birlikte ona da sahip çıkma zamanıdır." diyerek çıktığı mücadelede gerek 2014 gerekse 2019 yerel seçimlerinde mahalle sakinlerinin teveccühü ile Muhtarlık müessesesini kurumsallaştırdı.

35 yıllık efsane Haydarçavuş mahallesi Muhtarı Hayrettin Karacan 18 Kasım 2019 tarihinde vefat etti. Muhtarlığı kaybettiği Nur Hancıoğlu'na 5 yıl mahalle sakinliği yaptı. Muhtarlık onun yaşam biçimiydi ve her geldiğinde o makamda itibar gördü.

Efsane Muhtar Hayrettin Karacan'da 2014 te seçim kaybettiği Nur Hancıoğlu için "Nur benim kızım, koltuğumda onun oturmasından büyük mutluluk duyuyorum. Gözün arkada değil" diyerek hakkın rahmetine kavuştu.

"Mahalleye Nur yağacak" sloganı ile 2 seçim kazanan Nur Demir Hancıoğlu yapı olarak zoru seven kişiliği ile hep gündemde oldu.

2014'ten günümüze hiç ama hiç durmadı, bir biri ardına yaşama kattığı sosyal projeler vatandaşta karşılık bulurken, aynı kulvarda hizmet veren arkadaşlarının gıpta ve kıskançlıklarına muhatap oldu.

Tüm bu olumsuzluklar onun için sorun değildi. Ne yapmak istediğini bildiği noktada emin adımlarla hayata geçirdiği projeleri vatandaş katında hep karşılık buldu.

Ramazanlarda iftar yemekleri, okullar açıldığında ihtiyaç sahibi çocukların giydirilmesi, evinden çıkamayan yaşlıların ihtiyaçları, soyal yardımlaşma vakfı aracılığı ile kayıtlı fakirlere dağıtılan kömür kamyonunun üzerine kendi bindi, yetmedi yardım sevenlerin kendisi üzerinden bağış talebinde bulunduğu kömürleri mahalle sınırlarını aşarak başka meslekdaşlarının mahallelerine kadar uzanan katkı sağladı.

Bir deyim vardır, "Zenginin parası, fakirin çenesini yorar." diye öylede oldu. Sosyal paylaşım sayfalarında övgü aldığı yorumlara antipati duyarlar eleştiri yapmaktan geri kalmadı.

"Cebinden mi veriyor", "Başkasının Mahallesine ne karışıyor" gibi esen gürleyen de az olmadı. Muhtar Nur Demir Hancıoğlu, göreve seçildiği ilk yıl kadın seçilmişlerin sayısını arttırmak amacı ile "Ulusal kadın muhtarlar Akademisi" düzenledi. Türkiye'nin dört bir köşesinden Bandırma'ya gelip Akademide mesleki karıyerlerini öne çıkartan muhtarlar, görev yaptıkları Mahalle sınırlarını aşıp ülkenin her hangi bir coğrafyasında görev yapan hemcinslerini tanıma, onların yaşam ve görev anlayışını paylaşma olanağı buldu.

Bu projeyi iç işleri bakanlığı teknik-teknolojik ve mali olarak destekledi. Yaklaşık 200 kadın muhtar her nerede görev yaparlarsa yapsınlar artık kendilerine bir telefon kadar yakın oldular, Balıkesir Valiliği ve Bandırma Kaymakamlığı bu projeyi destekledi.

Hancıoğlu, mühür basmak, ikametgah vermekten öte geçmeyen kronikleşmiş Muhtarlık çizgisinin ötesine geçmesi bunlarla sınırlı kalmadı. Geçtiğimiz Mart ayında baş gösteren KORONAVİRÜS mücadelesi, tüm dünya ile birlikte ülkemizde de ulusal pandomi mücadelesini üst noktaya taşıdı.

Mücadele kapsamı genişledikçe böyle bir beklentisi olmayan ve ekmeğini günlük çabası ile karşılayan birçok kimde boşta yakalandı.

Cumhurbaşkanlığınca açıklanan program ve destekler ne yetti, nede ülkemizin sosyal ekonomik yapısı ile örtüştü.

Arada kalan onlarca kişi bir ayı geride kalan zorunlu ikamet ile açlıkla mücadeleye başladı. Muhtar Nur Hancıoğlu "İyilik hareketi" ile bir kez daha gündemi belirledi.

"İyilik hareketi"nin mahalle ile sınırlı olmadığını, ihtiyacı olan herkesin kendisine başvuruda bulunabileceğini duyurdu. Bazı meslektaşları bu çağrıyı yadırgasa da, Hancıoğlu kapısına gelen kimseyi geri çevirmedi.

Bir paket makarna, bir ekmek ile başlayan "İyilik hareketi" bir anda büyüdü.

Hancıoğlu'nun "İyilik hareketi" ne destek vermek isteyen vatandaşlar fırına gitti ekmek sipariş etti, kimi kasap'a gitti et-kıyma hazırlattı. Kimi markete gitti. alış veriş kartı aldı. Muhatara teslim etti. Kimi evinden zeytin, kimi marketten çay-şeker....

Bizler toplum üzerinde etkisi olan iyilik hareketini kamu oyuna yansıtırken oldukça zorlandık. Neden diyecek olursanız toplumsal yapının yayınlanmasına pek itibar etmediği davranışın, "Bir elin verdiğini, diğer elin bilmemesi" inancı ayrıntıları tüm açıklığı ile yazmamızı hep engelledi.

Gördük tanık olduk, Hancıoğlu'nun göreve geldiği günden itibaren yaşama kattığı bir çok projenin ardında itimat vardı.

İnsanların yaşadığı yerde kanaat önderi olarak öne çıkması, özgüvene dayalı kendisinin yapamadığı paylaşımı, güvenilir kimseler aracılığı ile yapmak istemesi en doğal hakkı, bu noktada isim açıklamak elbette söz konusu değil. 

Haydarçavuş Mahallesi Muhtarı Nur Demir Hancıoğlu "İyilik hareketi" devam ediyor, Muhtarın sıkıntısı böyle bir ulvi paylaşıma katkı sağlayan isimleri tek tek dile getirip örnek davranışları nedeni ile toplum nezdinde kendilerine teşekkür etmek, ama bilinen geleneklerden dolayı bu mümkün değil, öyle olunca da toplum katında karşılığı olan böylesine ulvi davranışları insanlık hizmetine sunan yardım sevenleri de, o yardımları hak sahiplerine ulaştıranları da yazmak, teşekkür etmek, dünyanın bu insanların yüzü-suyu hürmetine belalardan uzaklaştığını hatırlatıp hepsine binlerce teşekkür etmek istiyorum

İyi ki varsınız...


Orjinal Köşe Yazısına Git
— KÖŞE YAZISI SONU —