Günün Fıkrası (Biraz Gülelim)

Tarih: 03.10.2013 10:25

İddia

Facebook Twitter Linked-in

Nasreddin Hoca, bir gün eşeğiyle odun getirir. Hava da çok sıcak olduğundan hem kendisi hem eşeği kan ter içinde kalırlar. Hoca odunları indirir, yerleştirir. Karısına:
- Hatun, eşek çok yoruldu, onu bir yemleyiver, diye seslenir.
Karısı da o gün yorgun olduğundan:
- Efendi, benim işim var, sen yemleyiver, der.


Hoca sıcaktan iyice bunalmış vaziyette kendini minderin üzerine atar.
- Olmaz! Hiç halim yok, veremem, sen ver der.


Eşeğin yemini sen vereceksin ben vereceğim derken iş kızışır. Epeyce tartışırlar. En sonunda Hoca:
- Pekala! Öyleyse aramızda bahse tutuşalım. Kim önce konuşursa eşeğe o yem versin. Anlaştık mı? der.


Karısı teklifi kabul eder. İkisi de birer köşeye çekilirler. Az sonra kadın, el işini alarak komşuya gider. Hoca birşey diyemez. Aradan biraz zaman geçer. Eve bir hırsız girer. Hoca`yı görünce kaçacak olur. Ama Hoca`dan hiç ses ve tepki gelmediğini anlayınca kaçmaktan vazgeçer.

Ortalıkta ne var ne yoksa koca bir çuvala doldurur. Hoca`nın gözleri önünde çuvalı yüklenerek evden çıkar. Karısı epey zaman sonra eve girip evin halini görür.

Eşyaların yerinde yeller esmektedir. Telaşla:
- Bu ne hal? Efendi! diye çiğlik atar.
Hoca yattığı yerden doğrularak:
- Haydi bakalım Hatun, bahsi kaybettin. Eşeğin yemini sen vereceksin! der. 


Orjinal Köşe Yazısına Git
— KÖŞE YAZISI SONU —