Günün Fıkrası (Biraz Gülelim)

Tarih: 13.08.2013 10:52

Haremağasının İntikamı

Facebook Twitter Linked-in

Ahmed sarayın hizmetkarlarından biri.. Yıllardır Kraliçeyi görür ve onun göğüslerine hayran olurmuş.. Artık bir saplantı halini almış Kraliçenin göğüslerine dokunmak, öpmek.. Tüm cesaretini toplayıp haremağasına açılmış..


"Bana sultanın memelerini koklat.. Ömür boyu biriktirdiğim bin altın senin" demiş..

Harem ağasının aklı yatmış bu karlı işe..


Kenar mahallelerde tanıdığı bir simyacı, büyücü karşımı bir kadın varmış.. Ona gidip bir losyon hazırlatmış ve bu losyonu, sultanın o gün banyodan sonra giyeceği korsaya iyice sürmüş.. Sultan çıplak tenine korsayı takınca, losyon etkisini hemen göstermiş.

Memeleri yangın yeri gibi yanmaya başlamış.. Saray doktorları merhemlerle, ilaçlarla çare bulamamışlar.. Sultan acıdan, kaşıntıdan, yanmadan ölecek..

Harem ağası ortaya çıkmış ve padişaha "Saray hizmetkarlarından Ahmet, derdinize derman olabilir. Onun salyası, her şeye iyi geliyor. Tek çare, Ahmed`in dili..

Kraliçemizi ancak o kurtarır, eğer izin verirseniz" demiş..

Padişah çaresiz çağırmış Ahmed`i hareme.. Ahmed bir saate yakın sultanla yalnız kalıp muradına ermiş...

Ne var ki söz verdiği halde 1000 altını harem ağasına vermeye yanaşmamış..

"Bu olayı açıklarsan ikimizin de kellesi gider. Bunu göze alamazsın.. Hadi bakalım, çek arabanı" demiş, haremağasına..

Çok kızmış harem ağası.. Öyle kızmış ki.. Ertesi gün aynı yakıcı losyonu padişahın, banyodan sonra giyeceği donuna iki kat sürmüş.. 


Orjinal Köşe Yazısına Git
— KÖŞE YAZISI SONU —