Çobanın birisi, kurtlara karşı kahramanlık gösteren köpeğine bir koyun bağışlamış. Olacak ya, birkaç ay sonra köpek ölmüş, fakat çoban sözünden dönmemiş. Köpeğe adadığı koyun ise doğurmuş da doğurmuş, olmuş ayrı bir sürü. Çoban bunları ne yapacağını bilememiş. En sonunda şehrin kadısına gitmiş, bu köpeğin mîrasının kime kalacağını sormuş.
Kadı allem etmiş, kallem etmiş, kitapları karıştırmış; sonra da mîrasın kendisine kalacağını söylemiş. Büyük bir yükten kurtulan çoban derin bir nefes alıp ferahlamış, ?hemen sabahleyin köpeğin koyunlarını sizin eve getireceğim? demiş ve kapıya yönelmiş. Yönelmiş yönelmesine ama aklına bir şey takılmış, geriye dönerek kadıya sormuş:
?Kadı Efendi, ben bu sürüyü size getireceğim getirmesine de, aklıma takıldı; sen bizim köpeğin nesi oluyorsun??
