Sayın Cumhurbaşkanı Erdoğan ve Ortağı Dewlet Bahçeli!
Hasta, moralsiz ve ekonomik olarak bizleri iyice batık duruma getirmek için gece-gündüz uğraştığınız bir anda, sizleri rahatsız ettiğimiz için özür dileriz. Evet, sizler tepedeki yöneticilerimizsiniz. Tamam da bizler de “Altta kalanın canı çıksın” deyişindeki köleler değiliz! Bizler de insanız ve korkuyoruz. Neden mi korkuyoruz?
Sizler Saraylarınızda, sığınaklarınızda rahatsınız. Yiyecek, içecek, geçim, çoluk-çocuk derdiniz yok. Ne elektrik, ne su, ne kira, ne telefon ödeme gibi bir sıkıntınız da yok. Her gün yaptığınız zamlar size değmiyor bile! Ya biz ne yapalım? Cep delik, cepken delik! Tabii ki korkuyoruz! Önümüzü göremediğimiz gibi, arkamızı da kaybetmek üzereyiz!
Komşumuz İran, hem İsrail hem ABD orduları tarafından sivil-asker ayrımı yapılmaksızın dünyanın en güçlü silahlarıyla vuruluyor. Biz ne durumdayız?
Sıranın Türkiye’ye geldiği söyleniyor! Bizi ya bilgilendirin ya da yanınıza alın! Suriyeli, Afganlı sığınmacılar rahatlar. Hiç olmazsa onların gidecek yerleri var. Ya biz? Bizim bu son vatanımızdan başka gidecek yerimiz yok ki?
Haydi, alın kağıdı kalemi elinize, şu sorulara yanıt verin, lütfen…
-İran’a yönelik hava saldırılarında, Awacs’lar-Tanker Uçakları-Füzeler bizim hava sahamızı kullanıyorlar mı?
-Kürecik Radar, Hava Üssünde neler oluyor?
-İncirlik Hava üssü İran’a karşı kullanıyor mu?
-Tek Millet İki Devlet dediğimiz Azerbaycan-Nahcivan’daki üste ne oluyor?
-Bize bir saldırı olursa, “Hava Savunma Sistemimiz var mı ve ne durumda?”
-6 sene önce “Ruslarla ortak Hava Savunma Sistemi kuracağız” demiştiniz.
Ne oldu? S-400 gibi o da depoya mı kalktı?
-CB Erdoğan; “Orta ve Uzun Menzilli füze stoklarımızı son gelişmeler ışığında caydırıcılık düzeyine getirilecek ÜRETİM PLANLAMALARI yapıyoruz” dedi! Bu planlamalar ne zaman GERÇEĞE dönüşecek? Bu da mı yalan?
-Üç Genel Seçimdir, tüm ülkedeki ilan tahtalarında, “Yerli ve Milli Uçağımız Havada”, diye renkli afişler görüyoruz. Kafamız hep havada ama Damadın Dronlarından başka bir şey göremiyoruz!
-Altay Tankları bitti dediniz. Nerede bizim tanklarımız, Helikopterlerimiz?
Trump’ın çok yakın dostu Erdoğan ve Öcalan’ın sevdiği Bahçeli;
-Bizim başımıza bir bomba düşerse, saklanacağımız sığınaklarımız var mı, varsa nerede?
-Sivil Savunma Örgütümüz ne oldu? Ülkemiz işgal edilirse, milletçe direnmek için organize edilen “Sivil Kuvvetlerin planları” Kozmik Oda Soygunu ile mi kayboldu? Bizler vatanımızı sapan taşı ile mi savunacağınız?
-2002 Yılından önce, ülkemizin hemen her şehrinde Toprak Mahsulleri Ofisi Ajansları ve buralardaki silolarda (Savaş-Kıtlık-Afet) anlarında kullanılmak üzere, hububat depolanmış silolar vardı! Bunlardaki ürünler ne oldu?
Bir savaş anında, Türk Milletini besleyecek, hububatımız var mı?
-Ordumuzun morali nasıl? Mustafa Kemalin Askeri olduğunu söyleyen Subaylar ordudan atılınca, TSK’da birlik sağlandı mı?
Yoksa bazı Ordu merkezlerinde hala Atatürk’ün resimleri asılı mı?
-Savaşta Mehmetçiklerin yardımına koşacak “ASKERİ DOKTOR” kaldı mı?
-Erdoğan, Askeri bir birliği ziyaret ederken Subayların silahları neden alınıyor? Yoksa Başkomutan, ordusuna güvenmiyor mu?
Sayın Trumpsever Erdoğan ve Öcalansever Bahçeli;
Lafı dolandırıp duruyorsunuz. Sizin (Türk-Arap-Kürt Kurucu Ortaklığına) dayalı bir Anayasa yapmak istediğinizi, eh bu arada, görev sürenizi de sonsuza dek uzatmak için yanıp tutuştuğunuzu hepimiz biliyoruz. Bunun için TÜRKLÜĞÜ yok edip, ÜST KİMLİK olarak MÜSLÜMANLIĞI kabul etmemizi istiyorsunuz!
Bunu yapamayacaksınız, size bunu yaptırmayacağız. Bu dediğimin doğruluğunu, sizin gözlerine bakıp tekrar ettiğimizde anlayacaksınız!
Siz Bahçeli;
“Darbeler Anayasası yok edilmeli, Milli İradeye dayalı, Siyasi Partilerin hepsinin düşüncesi alınarak bir KURUCU MECLİS anlayışı içinde YENİ ANAYASA yapılmasını” istiyorsunuz!
Siz daha Asli Kurucu Meclisin ne olduğunu bilmiyorsunuz! Anlatalım;
“ASLİ KURUCU MECLİS, daha önceden konmuş hiçbir hukuk kuralı ile bağlı ve kayıtlı olmaksızın, bir DEVLETİ KURAN, ona HUKUKİ/SİYASİ statüsünü ve Anayasasını İLK KEZ ve YENİDEN yapan meclistir!”
Mevcut 28. Dönem Meclisi, bu Anayasayı korumak için yemin etmiş bir meclistir. Bu Meclis YENİ BİR ANAYASA YAPAMAZ. Yapmaya kalkışırsa, hepsi
“Ömür Boyu Ağırlaştırılmış Hapis” cezası ile mahkum edilirler…
Haydi şimdi çalışın bakalım! Türk Milletine yanıt verin…
Sağlık ve başarı dileklerimle 24 Haziran 2025
Rifat Serdaroğlu
DOĞRU Parti Kurucu Genel Başkanı