Türk siyaset tarihinde böyle siyaset görülmüş değildir. Cumhurbaşkanlığı sözcüsü Mahir Ünal tamam diyenler FEFÖ´cü ve PKK´lı diyor. Cumhurbaşkanı münafıklık diyor. Başbakan vatan hainliği ve k?? Diyor. İkinci kelimeyi yazmaya elim varmadı. Bunlar bunları kimlere söylüyor dersiniz? Milletin ittifakını oluşturanlara söylüyorlar. Kendileri ittifak kuruyor? Hem de ittifaklarını yerli ve milli ilan ediyorlar. Karşılarında kurulan ittifakı gayri yerli ve gayri milli oldukları söylüyorlar. Tamam diyenler FETÖ´cü ve PKK´lı olduklarını söylüyorlar. Ne demek istiyor? Milletin ittifakında olanları böyle itham ediyorlar.
Bu söylemi şiddetle ret ediyorum. Biz ne FETÖ´cüyüz nede PKK´lıyız. Mahir bey önce anaya baksın. Güleni ziyaret edip hatıra olsun diye resim çektirenlerin kim olduğu meydandadır. Bunlar şimdi yine milletvekili adayıdırlar. FETÖ´cü birisine selam verdi diye hapse atılıyor. Güleni ziyaret edip hatıra fotoğrafı çektirenler milletvekili oluyor. Bu nasıl FETÖ ile mücadele etmektir. Dere ve akvaryum balıkları hapse atılıyor. Balina balıkları sizin etrafınızda dolanıyor. Biz milletin ittifakında olanlara FETÖ´cü demeye hakkınız yok.
Bizler FETO´nun resimlerini basında görenlerdeniz. Fakat iktidar senelerce FETO ile birlikte idiler. Orduya kumpası bile birlikte gerçekleştirdiler. Onun için milletin ittifakına çamur atmayın. Bu attığınız çamur size sıvaşır. PKK´lı hiç değiliz! Habur da PKK militanlarını biz karılamadık. Diyarbakır da şovu biz yapmadık. Barzani ye Türkiye seninle gurur duyuyor sloganını biz atmadık. Oslo da PKK´nın üst düzey yöneticileri ile biz masaya oturmadı. Dolma bahçede mutabakatı biz imzalamadık. Gördünüz mü kim PKK ile işli dışlı imiş?
Cumhurbaşkanı münafıklıkla itham ediyor. Hani cumhurbaşkanı milletin adamı idi. Milletin adamı böyle olunmaz. Milleti ayrıştırmadan herkesi kucaklamakla olur. Milletin yarıdan fazlasını münafık olmakla itham etmek bir devlet başkanına yakışmaz. Milletin adamı milleti birleştirici olur.
Başbakan Binali Yıldırım ise hainlikle itham ediyor. Bu çok ağır bir ithamdır. Başbakana yakışmayan bir ithamdır. Bunlar daha öncede taraf olan bertaraf olur demdiler mi? Bu ülke demokrasi ile yönetilen bir ülkedir. Demokrasilerde muhalefet demokrasinin olmazsa olmazıdır. Demokrasilerde tek adamlık yoktur. Demokrasilerde çoğulculuk vardır. Herkesin görüşüne, fikrine, düşüncesine saygı vardır. Yöneticilerin düşündüğü gibi düşünmek mecburiyeti krallık rejiminde vardır. Demokrasilerde biat etmek yoktur. Ancak krallık rejiminde biat etmek vardır. Herkesin hay Hitler deme mecburiyeti yoktur. Fakat saygıda kusur edilmez. Buda biat etmek değildir.
Cumhur ittifakının içerisinde olan iki parti hem Türklüğü ve milliyetçiliği savunurlar. Ayrıca Atatürkçü ve cumhuriyetçi oldukların söylerler. Bize kimse Türkçülükle gelmesin. Biz her tür milliyetçiliği ayaklarımızın altına almış bir parti diyenlerle ayni safta yer alırlar. Nerede kaldı sizin Türklüğünüz ve milliyetçiliğiniz? Atatürk´ü ve cumhuriyeti savunurlar. Atatürk´ü ve cumhuriyeti tarihten silmeye çalışanlarla birlikte olurlar. Nerede kaldı sizin Atatürkçülüğünüz ve cumhuriyetçiliğiniz? Türk kelimesini anayasadan çıkarmak istenmedi mi? TC´ler kaldırılmadı mı? Türk ırkı diye bir ırk yoktur diyen AKP´liler değil miydi?
AKP sayesinde Türk olmaktan kurtulduk diye. Eski AKP İstanbul il başkanı değil miydi? Olmayan Türklüğü canlandırmaya çalışıyorlar diye AKP´nin milli eğitim bakanı değil miydi? Cumhuriyet dönemine reklam arası diyen AKP milletvekili değil miydi? 1919 tarihini ret ediyorum diye AKP´nin lideri değil miydi? Bunun anlamını anlayamadı iseniz? O mecliste oturmayın. Bu kadar olumsuzluğun içerisinde olan bir parti ile ittifak yapan kişiler. Ne milliyetçi olabilir! Ne Türkçü olabilir! Ne Atatürkçü olabilir! Nede cumhuriyetçi olabilir! Olsa olsa bu ittifak menfaat ittifakı olur. Saygılarımla.
Türkiye laiktir, laik kalacaktır. Ne mutlu Atatürkçüyüm diyenlere! Ne mutlu cumhuriyetçiyim diyenlere! Ne mutlu laikim diyenlere! Ne mutlu Türk milliyetçisiyim diyenlere!
NE MUTLU TÜRKÜM DİYENE! 29-05 -2018 Mustafa KOÇAL