Kenan Benli


1 MAYIS

1 MAYIS


Şehirlilere tuhaf gelir; horoz sesi, kuş sesi, öküz böğürtüsü... Bize müzik notası gibiydi. Sabahları duymazsak köy çeşmesine yaklaşan koyunların melemesini işimiz rast gitmezdi. 

Yorulduğunu bilmezdim babamın, adamcağız maaşlı değildi. Garibim ne iş olsa yapar, nereye çağırılsa giderdi. Odun kırar, kömür çeker, amelelik ederdi. Arabamla bir yerlere giderken özellikle tarla kenarında birini görsem mutlaka yanıma alırım, bilirim ki babamda yonca biçtikten sonra yola çıkar, kendini ilçeye götürecek vasıta arardı. Para kazanınca da çiftlikten bir külek pekmez alır gelirdi. Utanmadık hiçbir zaman, yüksünmedik evdeki ekmek aşından, sabahların vazgeçilmezi tereyağlı çökelekten, çaysız kanttan. Hele o kuzinenin üzerindeki lavaşın kokusu varyaaa! Vay yavrum vay! 

On iki nüfuz olan bir evde ekmek baş mı gelinir? Bunların sekizi çocuk, dokuzuncu hala, onucu amca. Anam gece yarılarına kadar hamur yoğurur; üzerini de ekşisin diye sıkı sıkı örter, sabahın er saati uyanır, tandıra ateş atar, sonra kızları seslerdi. “Şükran, Türkan uyanın! Alaf geçiyor yavrum kuzum uyanın!” Peki, ekmek sonrası yanan tandır ateşi boşa geçer mi? Tabi ki hayır; başlardı gecenin geç saatlerine kadar banyo telaşesi. Kafamız kaynar su ile haşlanıp pürü pak olurduk. Geceleri tarladan eve dönerken kadıncağız kooperatife kadar gelir karşılardı bizi. Ne yapsın eksik etek korkardı canavardan, yırtıcıdan, çekinirdi zifiri sessizlikten...

Ayaz geceleri üşüyen ellerimizi soba ateşinde ısıtmanın verdiği hazzı, küle gömdüğümüz patatesleri toprağın kokusunu alarak yemeyi de, geceleri ay ışığında kuzuları otlatırken toplaşıp oynadığımız piti piti oyununu da iyi biliriz.

Memur olmalıydı oğlu “döölet” memuru. Gülmüştü, sevinmişti oğlu memur olunca. Anam gülerken gözlerini kısar, yanakları kızarır, göbeği oynardı. Sesli sesli gülmez köy kadınları, komşular duysaaa ayıp sayarladııı!  Bizde sözüm ona memur takımından olacak, başı sallayıp maaş alcaktık oysa ne zahmetler çekecektik onu da çok geç anladık. Meğer durum bambaşkaymış; öyle sallanıp alınacak maaş hiç olmamış. Bütün mesele ayağa alınacak naylon çorapmış. İki kapılı bir handa ise ömür dediğin bir günlükmüş, tussuz aş ağrısız başmış. 

Alıcı hortumun ardını ben taşıdım yaşım on, dereden su kaçırmamak için kürek sırtımda on bir, yabaya yetmez gücüm on iki, koyunları anam sağar, kızlar tutar yaşları on beş. Günler geçiyor ardı ardına yirmi beş, otuz beş, kırk beş...

Sonra diyorlar ki herkes 1 Mayıs kutlar mı? Kutlar hemi de bal gibi kutlar. Size belki bu yazdıklarım şaka gelebilir; bizde birçok kadın tarlada doğum yapar, üstelik az evvel orak biçmişti.

YAZARLAR

  • BIST 100

    9078,43%-1,59
  • DOLAR

    38,55% 0,30
  • EURO

    43,61% 0,20
  • GRAM ALTIN

    4033,21% 0,74
  • Ç. ALTIN

    6483,07% 0,00
  • Cuma 12.7 ° / 6.9 ° Bölgesel düzensiz yağmur yağışlı
  • Cumartesi 19.4 ° / 8.5 ° false
  • Pazar 23.6 ° / 6.4 ° Güneşli

Balıkesir

02.05.2025

  • İMSAK 04:25
  • GÜNEŞ 06:01
  • ÖĞLE 13:11
  • İKİNDİ 17:00
  • AKŞAM 20:10
  • YATSI 21:39