“Güney Marmara Doğal ve Kültürel Çevreyi Koruma Derneği (GÜMÇED) Bandırma Şubesi Başkanı Gültekin Mutlu, Bandırma’daki yetkilileri depreme karşı önlem almaya çağırdı.
Mutlu, düzenlediği basın toplantısında şunları söyledi:
6 Şubat’ta Kahraman Maraş’ta meydana gelen ve 10 ilimizi etkileyen depremde hayatını kaybeden binlerce yurttaşlarımıza yine sel felaketinde ölen yurttaşlarımıza Allah’tan rahmet, yaralılara acil şifa, yakınlarına da sabır dileriz.
Ulusumuzu derinden üzen bu felaketlerin bir daha yaşanmaması için gerekli önlemlerin alınması ve düzenlemelerin yapılmasının da bir zorunluluk olduğunu ifade ediyoruz. Bırakın binlerce insanı bir insanın yaşamının bile her şeyin üstünde ve değerli olduğunun da bilincindeyiz.
Bandırma Belediyesi Meclisinin 2 Mart tarihli toplantısının ana gündemi de depremdi. Toplantıda okunan Büyükşehir Belediyesinin 2016 yılına ait raporuna göre Bandırma’da aktif fay hattı olmadığı gibi Bandırma’daki mahallelerin birkaçı hariç çoğunluğunun zemin açısından da sağlam olduğu belirtildi.
Bunun yanında 1999 yılı öncesinde yapılan binaların depreme dayanıklı olmadığının altı çizilerek, ‘kentsel dönüşüm’ yapılmasının gerekli olduğu vurgulandı.
Bir anlamda toplantıda duyulması istenenler söylendi.
TEHLIKENİN FARKINDA MISINIZ?
Her şeyden önce toplantı sonrasında Bandırma’nın depreme hazır olmadığını gördüğümüz gibi deprem konusunda yeterli ve doğru bilgiye sahip olunmadığına da üzülerek tanık olduk. Gerçeğin üstünün örtülmeye ya da doğrunun gizlenmeye çalışıldığı bir durumla karşılaştık. O toplantıda söyleyemediğimiz gerçekleri ve doğruları sizlerin aracılığıyla kamuoyuyla paylaşmayı bir görev ve sorumluluk olarak gördüğümüz için bu basın açıklamasını yapmayı gerekli gördük.
Toplantıda ifade edildiğigibİ Bandırma’da aktif fay hattı bulunmadığısavı gerçeği yansıtmıyor. Doğru değil. Aksine MTA’nın Diri Fay Haritasına göre Bandırma’da 33 paftada “diri fay” hattıbulunuyor.
Bu pafta adları : G18 c1- G18 d1-G18 d2- H18 a2-H18 a3- H18 a4- H18b1- H18 b3- H18 c1- H18 c2- H18c3- H18c4- H18d1- H18d2- H18d3- H18d4- H19a3-H19a4- H19b2-H19b3- H19b4- H19c1-H19c3-H19c4-H19d1-H19d2- H19d3- H19d4- H20b3- H20b4- H20c2- H20c3-H20c4- H20d3- H20d4’tür.
Daha da kötüsü aktif fayların bulunduğu bu paftalarda mahallelerimizin çoğunluğu bulunuyor. Bu mahallelerimiz: Musakça, Şirinçavuş, Hıdır, Edincik, Yenimahalle, Ayyıldız, Paşakent, Paşakonak, Paşabayır, Sunullah, Dere, Bentbaşı,Haydarçavuş, Günaydın, Hacıyusuf, Levent, Çınarlı, İhsaniye, 17 Eylül,100.Yıl, Altıyüz Evler,Doğanpınar,Çinge, Bereketli, Külefli, Çepni, Beyköy, Bezirci ve Çarık’tır.
KısacasıBandırma fay üzerine inşa edilmiş bir kenttir. Bu binalarda oturan Bandırma halkıda büyük bir tehlikeyle karşı karşıyadır.
Burada bir de madalyonun öbür yüzüne zemine bakmak gerekir.Şöyleki, 28 Şubat- 1 Mart 2019 yılında Balıkesir Jeoloji Mühendisleri Odası’nın, Balıkesir’in Afet Durumu ve Çalıştayında her ilçeyi kapsayan araştırma alanı için “imar planına” esas Yerleşime Uygunluk Haritaları hazırlanmıştır.
Uygun Alanlar (UA), Önlemli Alanlar (ÖA), Yerleşime Uygun Olmayan Alanlar /UOA) olarak tanımlanmıştır.
Önlemli alanlar yine genelge doğrultusunda alt alanlara göre ayırt edilerek tanımlanmış, yerleşim yeri için risk tanımlamaları yapılmıştır.
Bu çalışma sonucunda Bandırma,Gönen, Manyas ve Susurluk İlçelerinde geniş yayılımı bulunan alüvyon alanlar ve Bayramiç Formasyonuna ait düşük eğilimli alanlar; şişme, oturma ve taşıma gücü yönünden önlemli alanlar olarak ayırt edilmiştir.
Buna göre Bandırma’nın yerleşime uygunluk alanlarının yüzdelik dağılımışu şekildedir;
UA-2 % 13 ( Kaya Ortamlar)
ÖA.2.1a %23 ( Deprem Tehlikesi Açısından Önlemli Alan)
ÖA.2.1b %1 ( Sıvılaşma Tehlikesi Açısından Önlemli Alan)
Ö.A.5.1 %57 (Şişme, oturma ve taşıma gücü açısından sorunlu Ö.A)
ÖA.5. % 6 ( Dolgu Alanlar)
UOA.2.3. %0,02
AMB %0,02
Yine eğimin yüzde yirmiden fazla olduğu kaya ve zemin ortamlarında kayma, düşme ve göçme tehlikeleri de vardır.
Sonuç olarak Bandırma’nın % 87’si Önlemli Alanlar, yani risk taşıyan alanlardır.
Diri fay hatları da göz önüne alındığında önlemli alanlardaki yapılaşmaylabirlikte büyük bir felakete hazırlıklı olmamız gerektiği çok açıktır.
Bunların yanında Bandırma’da üretim yapan Bagfaş, Eti Maden İşl. Sülfirik Asit Fabrikası, Eti Maden Borik Asit fabrikası ve Hidrojen Peroksit Fabrikalarından deprem nedeniyle oluşacak patlama, yangın ya da gaz sızıntısı,Lübnan Beyrut’ta ya da Hindistan’da olduğu gibi büyük bir çevre felaketine yol açabilir.ABD kökenli bir firmanın UnionCarbide’inHindistanBhopal’de kurduğu böcek ilacıüreten fabrikanın 40 ton metil isosiyanat gazının patlama sonucu havaya yayılmasıyla 18.000 kişi ölmüş, 150 binden fazla insan zehirlenmiştir.
Deprem öldürmese bile bu fabrikalardan yayılabilecek zehirli gazlar Bandırma’da binlerce insanın ölümüne yol açabilir. Bu nedenle ‘kentsel dönüşüm’denönce bu fabrikaların taşınmasıgündeme gelmeli, Bandırma ve Balıkesir Büyükşehir Belediyeleri, valilik ve ilgili bakanlıklar eş güdüm içinde çalışarak bu sorunu gidermeliler.
Ayrıca fay hattıüzerine, tarımsal alanlara ve ovalara ağır metal ve kimya fabrikaları kurmaktan vazgeçilmeli yine buralar imara açılmamalıdır.
Kentsel dönüşümün çok uzun bir sürede yapılacağı gerçeğinden hareketledepreme yakalanmadan bir an önce Bandırma halkının bu yöndeki isteğine uygun olarak binaların “depreme dayanıklılık” testleri yapılmalı ve binalar güçlendirilmelidir.
Bu bağlamda başta Bandırma Devlet Hastanesi olmak üzere, okullar, resmi ve özel yurtlar bütün kamu kurumlarına depreme dayanıklılık testleri yapılmalı, dayanıklı olmayan binalar hemen yıkılarak bu kurumlar geçici olarak uygun alanlarda tek katlı olarak inşa edilmelidir.
Bandırma Belediyesi, İstanbul Büyükşehir Belediyesinin yaptığı çalışmaları örnek almalı bu çalışmalar ivedilikle başlatılmalıdır. Hemen‘acil bir eylem planı’ hazırlanmalı, kamu kurumları, sivil toplum örgütleri ve halkla bu planın her aşaması titizlikle hayata geçirilmelidir.
Deprem sonrası ortaya çıkacak yıkıntıların ve ölümlerin‘ kader planı’ olmadığını çok iyi biliyor, buduygu ve düşüncelerle hepinize teşekkür ediyor, saygılarımızı sunuyoruz.”