Asırlara Uzanan Bir Hafıza: “Rumeli’de Osmanlı İzleri”

Asırlara Uzanan Bir Hafıza: “Rumeli’de Osmanlı İzleri”

Sergi, Tophane-i Âmire Kültür ve Sanat Merkezi Tek Kubbe Salonu’nda 25 Aralık’a kadar ziyaret edilebilecek.

Kuveyt Türk’ün katkılarıyla hazırlanan “Rumeli’de Osmanlı İzleri” sergisi, Balkan coğrafyasına yayılan Osmanlı kültür mirasını minyatür sanatı aracılığıyla yeniden görünür kılıyor. 

Türkiye’nin öncü katılım finans kuruluşu Kuveyt Türk, “Değerlerimizle büyüyoruz” anlayışıyla hareket ederek kültürel mirası gelecek nesillere aktarmaya devam ediyor. Bu kapsamda kıymetli minyatür sanatçısı Gülçin Anmaç’ın Balkan coğrafyasında yer alan Osmanlı eserlerini tarihî kaynaklar doğrultusunda yeniden yorumladığı “Rumeli’de Osmanlı İzleri” sergisi 35 minyatürden oluşan seçkin bir koleksiyon sunuyor. Camilerden köprülere, medreselerden çarşılara kadar pek çok dini ve sivil mimari örneği Osmanlı eserini minyatür sanatının incelikli üslubuyla yeniden görünür kılan sergi, Tophane-i Âmire Kültür ve Sanat Merkezi Tek Kubbe Salonu’nda 25 Aralık 2025 Perşembe gününe kadar ziyaret edilebiliyor.

Bir Sergiden Fazlası

Rumeli coğrafyasında yüzyıllar boyunca şekillenen Osmanlı şehir kültürü; camilerden köprülere, çarşılardan saat kulelerine uzanan mimarî bir hafıza olarak yaşıyor. Kuveyt Türk’ün ev sahipliğinde sanatseverlerle buluşan “Rumeli’de Osmanlı İzleri” sergisi, bu çok katmanlı mirası 11 ülke ve 29 şehirden seçilen eserlerle bir araya getiriyor. Minyatür sanatçısı Gülçin Anmaç imzasını taşıyan sergide; Balkanlar’ın farklı noktalarında yer alan Osmanlı eserleri, yalnızca mimarî birer yapı olarak değil, şehirlerin ruhunu ve hafızasını taşıyan anlatılar olarak ele alınıyor. Sergi, izleyiciyi geçmişle bugün arasında sessiz ama güçlü bir yolculuğa davet ediyor. “Rumeli’de Osmanlı İzleri”, yalnızca geçmişin yapılarını belgeleyen bir sergi değil; şehir hafızasını, kültürel sürekliliği ve ortak mirası görünür kılan bir anlatı sunuyor. Minyatürler aracılığıyla izleyici, taşın, kubbenin ve köprünün ardındaki insan hikâyeleriyle buluşuyor.

Minyatürlerde Öne Çıkan Hikâyeler

Sergide yer alan minyatür eserler, Rumeli şehirlerinin Osmanlı dönemindeki sosyal, ticari ve kültürel dokusunu kısa ama çarpıcı anlatılarla aktarıyor:

Alaca Camii: Renklerin ve İnancın Buluştuğu Bir Osmanlı Mührü

Serginin öne çıkan eserlerinden biri olan Kuzey Makedonya’da yer alan Kalkandelen Alaca Camii, Rumeli’de Osmanlı sanat anlayışının en zarif örneklerinden biri olarak dikkat çekiyor. 1438 yılında Hurşide ve Mensure adlı iki kız kardeşin bağışlarıyla inşa edilen cami, iç ve dış cephelerini süsleyen zengin bezemeleri nedeniyle “Alaca” adını alıyor. Barok Osmanlı üslubunun izlerini taşıyan yapı, mimarî estetiği ve kadın vakıf geleneğini bir araya getiren nadir örneklerden biri olarak sergide özel bir yer tutuyor.

Bulgaristan, Filibe /Ulu Cami, Osmanlı Konakları 

Osmanlı hâkimiyeti döneminde Balkanlar’daki önemli şehirler arasında yer alan Filibe, Türk Osmanlı sivil mimarisinden önemli izler aşıyor. Sultan II. Murad tarafından 1425 civarında inşa edilen Ulucami veya Cumaya (Cuma) Camii, XV. yüzyıl boyunca altı kubbeli bir bedesten, bir hamam ve diğer kubbeli camiler ile şehri fizikî bakımdan büyütmesinde önemli rol oynuyor.  Bunun yanı sıra Filibe’de Osmanlı Türk kültürünü yansıtan tarihi Osmanlı devri evleri19. yüzyıl Osmanlı egemenliğinin son dönemine ev sahipliği yapıyor. 

Kuzey Makedonya / Manastır, Saat Kulesi, Yeni Camii

Osmanlı döneminden izler taşıyan Kuzey Makedonya’da günümüze ulaşan eserlerin başında 33 metre uzunluğundaki Manastır Saat Kulesi geliyor. 1664 yılında "Mahmut Bey" tarafından yaptırılan saat kulesi, çeşitli sebeplerle harap olması nedeniyle 1830'da yeniden yaptırılıyor. Kanuni Sultan Süleyman döneminde 1562 yılında Kadı Haydar Efendi tarafından yaptırılan Yeni Cami ise bölgede önemli bir döneme ev sahipliği yapıyor

Kosova, Priştine / Fatih Camii ve Saat Kulesi

Yıldırım Bayezid’in Kosova savaşından sonra topraklarını bıraktığı Priştine, Fâtih Sultan Mehmed tarafından 1455 yılında tekrar Osmanlı topraklarına katıldı. Kitâbesine göre 1461 yılında yaptırıldığı düşünülen Fatih Camii kesme taştan yapılan minaresi, ince ve uzun gövdeli yapısıyla dikkat çekiyor. 1840’lı yıllarda Yaşar Paşa tarafından inşa edilen Saat Kulesi ise 26 metre yüksekliğindeki altıgen formu ile dönemin önemli eserlerinden birini oluşturuyor.

Bosna Hersek – Mostar/ Mostar Köprüsü

Türk-İslâm kültürü bakımından Bosna-Hersek’in Sarajevo’dan sonra ikinci önemli şehri olan Mostar’ı Osmanlılar fethettiğinde, burada tahtadan bir köprü mevcuttu. Arşiv belgelerinde Mimar Sinan’ın öğrencilerinden Hayreddin olduğu bilinen mimar, Mostar Köprüsü’nü şehrin en önemi simgelerinden biri olarak inşa etti. Asırlar boyu tarihî eser olarak korunan köprü, Bosna Savaşı sırasında 1993’te tamamen yıkıldı. 2004’te ise orijinaline sadık kalınarak yeniden inşa edildi.

Bosna Hersek- SarayBosna / Başçarşı, Sebil, Bedesten, Ferhad Bey Camii, Gazi Hüsrev Camii 

Bosna-Hersek'in başkenti Saraybosna'nın merkezinde yer alan bir Osmanlı Çarşısı olan Başçarşı, 1462 yılında İsa Bey İsakoviç'in birçok dükkânına ek olarak İsakoviç Hanı’nı inşa etmesiyle oluştu. Saraybosna'daki en bilinen yapılarından biri olan Gazi Hüsrev Bey Camii ise bölgenin önemli bir mirası olarak Başçarşı'nın yakınında yer alıyor ve sebil, hamam, bedesten, kütüphane, medreseden oluşuyor.  Gazi Hüsrev Bey, 1530'da camiyle birlikte medrese, kütüphane, han, hamamı ve bezistandan müteşekkil külliyesini Başçarşı’da inşa ettirdi. Günümüze ulaşan bu yapılar hala kullanılıyor.

Bosna Hersek- Poçitel / Kale, Şişman İbrahim Paşa Camii ve Şehir Dokusu 

Mostar’ın güneyinde bulunan Poçitel, Osmanlı şehircilik anlayışının en mükemmel temsilcisi konumunda. Küçük bir kale olan Poçitel Kalesi, Osmanlı hakimiyetine geçtikten sonra büyütüldü ve kalenin altına bir şehir inşa edildi. 15. yüzyılın sonlarına doğru Osmanlılar tarafından kontrol altına alınan Poçitel, Osmanlı döneminde pek çok cami, medrese, türbe, han ve hamam gibi yapılarla donatıldı. Bölgede bol bulunan dayanıklı sert taşlarla inşa edilmiş olan Poçitel Kalesi’nin yanı sıra  (1383), Şişman İbrahim Paşa Camii (1563), Şişman İbrahim Paşa Medresesi (1563), Şişman İbrahim Paşa Hamamı (1664), Şişman İbrahim Paşa Hanı (1664), Gavran Kaptan Konağı (18.yüzyıl) ve Saat Kulesi (1664) bölgenin en önemi mirasları arasında yer alıyor.

Kuveyt Türk Hakkında

Kuveyt Türk, 1989 yılında kurulmuştur. Seçkin finansal ürün ve hizmetlerini etkin şekilde tasarruf sahipleri ve yatırımcılarla buluşturan Kuveyt Türk, müşteri odaklı yaklaşımı, teknoloji-inovasyon çalışmaları ve dijital dönüşüm yolunda attığı adımlarla sektöründeki öncü konumunu sürdürmektedir. Altın bankacılığı alanında adım atan ilk katılım finans kuruluşu olan Kuveyt Türk, ayrıca dünyada ve Türkiye’de ilk sürdürülebilir sukuk işlemini gerçekleştirmiştir. Altı yıl üst üste Türkiye’nin En İyi İşvereni ödülüne layık görülen Kuveyt Türk, 2021’de de ilk sırada Avrupa’nın En İyi İşvereni seçildi. Bugün itibarıyla Türkiye genelinde 453 şube ve dijital kanallarıyla müşterilerine hizmet veren Kuveyt Türk’ün merkezinde yer aldığı Kuveyt Türk Finans Grubu çatısı altında Neova Katılım Sigorta, Architecht, Kuveyt Türk Portföy, Kuveyt Türk Yatırım, Körfez GYO, Katılım Emeklilik, Sağlam Finansal Teknolojiler, KT Sağlam Gayrimenkul ile Almanya’daki KT Bank AG yer alıyor. Operasyonel çalışmalarının yanı sıra toplumsal değerleri temel alarak ve kültürel varlıklara sahip çıkarak önemli sosyal sorumluluk projelerine imza atan Kuveyt Türk, “Değerlerimizle büyüyoruz” yaklaşımı doğrultusunda birçok restorasyon projesi üstlenmiş, insani yardım kampanyalarına destekte bulunmuş, kitap ve belgesel gibi kalıcı eserler ortaya koymuştur.



  • Cuma 11.5 ° / 3.2 ° false
  • Cumartesi 11.6 ° / 5 ° false
  • Pazar 12.4 ° / 6.3 ° false