Uzmanlar, sanayileşme, bilinçsiz yapılan tarımsal faaliyetler gibi farklı baskı unsurlarıyla tehdit altında olan Manyas Gölü´nünhızla bataklığa dönüştüğüne dikkat çekti.
Bandırma Onyedi Eylül Üniversitesi ev sahipliğinde gerçekleştirilen 2. Uluslararası Bandırma ve Çevresi Sempozyumu(UBS´19)´nun Coğrafya ve Çevre konulu oturumunda Manyas Gölü´nü bekleyen hazin son masaya yatırıldı. Balıkesir Üniversitesi Fen Edebiyat Fakültesi Öğretim Üyesi Prof.Dr.Kemal Çelik, ?Manyas Gölü Plankton Ekolojisi´ konulu sunumunda, dünyaca ünlü Kuş Cenneti´nin içinde yer aldığı Manyas Gölü´nün, bataklıktan bir önceki aşama olan hipertrofik konumunda olduğunu söyledi.Prof.Dr.Çelik, ?Gerekli önlemlerin alınmaması durumunda, mikroskobik bitkiler ve alglerin aşırı derece çoğalarak, göl tabanına ve kıyılara birikmesi sonucu göl bataklığa dönüşmeye başlayacaktır? dedi.
?IŞIK GEÇİRGENLİĞİ ÇOK KÖTÜ DURUMDA?
Işık geçirgenliğinin, en önemli göstergelerden biri olduğunun altını çizen Prof.Dr.Çelik, ?Dünyadaki bazı göllerde ışık geçirgenliğinin 20-30 metrelerle ölçülürken, Manyas Gölü´nde bu oran 5 ? 60 santimetre arasında değişkenlik gösteriyor. Özellikle yaz dönemlerindeki ışık geçirgenliği 5 ? 10 santimetrelere kadar düşüyor? diye konuştu.
BAKANLIK RAPORLARI DA TEHLİKEYİ DOĞRULUYOR
T.C. Orman ve Su İşleri Bakanlığı Su Yönetimi Genel Müdürlüğü tarafından hazırlanan Manyas Gölü Alt Havzası Su Kalitesi Eylem Planında da aynı tehlikeye vurgu yapıldı. Siyanotoks(Yerüstü Sularında Siyonobakteriler ile Mücadele ve Müdahale Yöntemlerinin Geliştirilmesi) Projesi kapsamında pilot bölge olarak seçilen altı doğal gölden biri olan Manyas Gölü için hazırlanan raporda, hiportrofik olarak konumlandırıldı. Ayrıca bölgedeki hızlı nüfus artışı, endüstrileşme, bilinçsiz yapılan tarımsal faaliyetler, gölde kirliliğin giderek artmasına, tür çeşitliliğinin azalmasına neden olduğu kaydedildi.
BÜYÜKŞEHİR, İLÇE BELEDİYELERİ ve SANAYİCİLERİN SORUMLULUĞU BÜYÜK
Bakanlık tarafından hazırlanan Eylem Planı´nda, evsel atıksuların arıtılması ve katı atıkların yönetilmesi konularında başta Balıkesir Büyükşehir Belediyesi olmak üzere Bandırma ve Manyas Belediyelerine büyük görev düşerken, ileri arıtma sistemlerinin kurulması, tavukçuluk tesislerindeki atıksu arıtma kapasitelerinin arttırılması ile Eti Maden Bor ve Asit Fabrikası Atıksu Deşarjının kontrolü konusunda sanayicilere büyük iş düşüyor. Raporda ayrıca gölün kirlilik seviyesinin düşürülmesi için tarımsal kirliliğin önlenmesi, maden sahalarının rehabilitasyonu, ağaçlandırma ve erozyonla mücadele, göldeki taban çamuru yönetimi, uzun devreli gelişme planı ve sulak alan yönetim planı uygulamalarının takibi, su kalitesinin izlenmesi, su dengesinin korunması faaliyetlerine yer verildi.