Ülkelerin asla unutulmayacak günleri vardır. Ülkemiz için asla unutulmayacak önemli iki zafer vardır. Birisi Çanakkale zaferidir. Şayet İngilizler ve Fransızlar Çanakkale´yi geçip İstanbul´a ulaşmayı başarabilseydiler. Anadolu toprakları üzerinde başkaları olurdu. İkinci önemli günlerden biriside işkâl altındaki olan topraklarımızın düşmanlardan temizlenmesidir. Polatlı yakınlarına kadar ilerleyen Yunanlılara karşı kazanılan Dumlupınar zaferidir. Bu Dumlupınar zaferi yunanlıların yerleşke yerlerinden sökülmesini sağlamıştır. Yerleştiği yerlerden harekete geçip batıya doğru çekilmeye başlaması ile taarruz başlamıştır. Bu taarruzun sonunda yunan ordusu İzmir de denize dökülmüştür. Bu günkü bu varlığımızı bu iki önemli zafere borçluyuz. Bu zaferler Türkiye cumhuriyeti tarihinde unutulmayacak zaferlerdir. Hiçbir zafer bunlar kadar önemli olamaz. Ve başka zaferlerle mukayese dahi edilemez. Hiçbir zaferde bu zaferlerin önüne geçemez. Dumlupınar zaferinden sonra 30 Ağustosun zafer bayramı olarak kutlanması kararlaştırılmıştır. Senelerce bu zafer bayram olarak coşku ile kutlandı. Bu sene bakan beyler 30 Ağustos zafer bayramının kutlanmasına gerek yok dedi. 45 gün önce 15 Temmuz kalkışmasının yıl dönümü kutlandı. Bu 15 Temmuz kalkışmasının kutlanması için iktidar seferber oldu. Kutlanmasına büyük önem verildi. Kutlanmasına karış falanda değilim. Elbette kutlanacaktır. Çünkü ülkeyi ele geçirmeye çalışan hainler karşı kazanılmış bir zaferdir. Fakat 30 Ağustos zafer bayramına neden ayni ihtimam gösterilmiyor. Bu iki kutlamayı bir karşılaştıralım. 15 Temmuzun yeri ayrıdır. 30 ağustos zafer bayramının yeri ayrıdır. İkisinin de kutlamasına tarafım. Önce bunu belirteyim de bana 15 Temmuza karşı yakıştırması yapılmasın. Hangisinin daha önemli olduğunu ortaya çıkarmak için karşılaştırmayı yapıyorum. Önce 15 Temmuz kalkışmasından başlayalım. Bu 15 Temmuzu kalkışmasını kim yaptı? Ve ne için yaptı? Buna bakalım! Bu kalkışmayı gülen taraftarları yaptı. Açık seçik ortadadır. Ne için yaptıkları? Kesin olarak belli değildir. İktidarı ele geçirmek için olsaydı? Siyasetçileri rehin alırlardı. Fakat aksine siyasetçileri değil. Askerler askerleri rehin aldı. Bunun anlamı ordu yönetimini komple ele geçirmektir. Bu kalkışmayı yapanları bu mevkilere kim getirdi? Senelerce birlikte hareket ettikleri süre içersinde iktidar bunları bu mevkilere getirmedi mi? Ergenekon ve balyoz davalarını hatırlayın. Bu davaları cemaatin adamı olan ve savcı görevi yapan kişi başlatmadı mı? Bu ülkenin milli ordusuna kurulmuş bir kumpas değil miydi? Amaç ne idi? Önemli yerlere deki Atatürkçü ve cumhuriyetçi olan kişileri bu makamlardan almak değil miydi? İktidar bu yapılanlara destek verdi mi? Atatürk ve cumhuriyetçiler bu mahkemelerde tasfiye edilmedi mi? Bu tasfiye edilenlerin yerlerine cemaatin adamlarını iktidar atamadı mı? O zaman beraber yürüdük biz bu yollarda. Beraber ıslandık yağan yağmurda demiyorlar mıydı? İktidarın kendi hatasından dolayı bu 15 Temmuz olmadı mı? Bu kalkışmayı yapanlar iktidarın atadığı kişiler değil miydi? Bu kalkışmada başrollerde olan dişlinin kardeşi AKP milletvekili değil mi? Bu milletvekili şimdi cumhurbaşkanının danışmanı değil mi? Böyle bir kalkışmayı önleyen yine ordunun içerisindeki Atatürkçü ve cumhuriyetçiler değil miydi? Hattı zatında bu kalkışma bu ülkenin yüzkarasıdır. Böyle bir kalkışmanın mili bayram olarak kutlaması mı daha önemlidir. Yoksa 30 Ağustos zafer bayramının kutlanması mı daha önemlidir? Şimdi birde Dumlupınar zaferine bakalım. Ülkenin toprakları yabancılar tarafından istila edilmiş. Millet düşmanların zulmüne maruz kalmış. Topraklarımızın üzerinde düşman çizmelerinin izleri kalmış. Böyle bir zulüm altındaki milletin dirilişi ile istiklal savaşı başlatılmış. Bu savaşların zaferle neticelenmesi sayesinde bu günkü varlığımıza kavuşmuşuz. Ülke düşmanlardan bu zaferler sayesinde kurtulmuştur. Bu savaşlar zaferle bitmemiş olsaydı. Bu gün orta Anadolu da küçük bir kolanı devleti durumda olurduk. Allah bu zaferleri kazananlardan razı olsun. Bu vesile ile bütün şehitlerimizin ruhları şad mekânları cennet olsun. Şimdi sizlere soruyorum. Bu 30 Ağustos zafer bayramını kutlamak mı daha önemli? Yoksa 15 Temmuz kalkışmasının kutlanması mı daha önemli? Birisi hainlerin kalkışmasıdır. Birisi ise yabancı devletler tarafında topraklarımızın istilasıdır. Onun için her ikisi de kutlansın. 30 Ağustos zafer bayramını kutlamaya gerek yok denilmesini asla kabul etmiyorum. Ben değil Türk milleti olarak kabul etmiyoruz. İktidar kutlamak istemiyor ise. Bize gölge etmesinler başka ihsan istemiyoruz. Saygılarımla.
Türkiye laiktir, laik kalacaktır. Ne mutlu Atatürkçüyüm diyenlere! Ne mutlu cumhuriyetçiyim diyenlere! Ne mutlu laikim diyenlere! Ne mutlu Türk milliyetçisiyim diyenlere! Ne mutlu 30 Ağustos zafer bayramını kutlayanlara!
NE MUTLU TÜRKÜM DİYENE! 04- 09 ? 2017 Mustafa KOÇAL
