Rahmetli babam Eczacı Kemal Serdaroğlu Askeri Tıbbiyede okurken, Beşiktaş (BJK) Boks Takımında görev yapmış. Çocukları doğduktan sonra teker-teker hepimize Beşiktaş'ı sevdirdi.
Doğruları yüksek sesle söylememiz, eşkıyadan, diktatörlerden, darbelerden korkmamamız, özgürlüğümüzden ve demokrasiden gram ödün vermeyişimizin bir sebebi de bundandır. Çarşı bizim içimizde yaşar. Nerede yanlış-yamuk-namussuzluk-hırsızlık varsa biz karşısındayız.
Onlarla gurur duyduğumuz iki oğlumuz da sıkı Beşiktaşlıdırlar!
Fenerbahçe'ye olan sempatim, Fenerbahçe camiasının Aziz Yıldırım'a ve Fenerbahçe'ye, AKP-Cemaat birlikteliğiyle kurulan alçakça kumpası görmeleri ve hem Başkanlarına hem de takımlarına birlik içinde sahip çıkmalarıyla daha da artmıştır. Bu yüzden Fenerbahçe Takım Otobüsüne yapılan saldırıyı, haykırarak nefret ve şiddetle kınıyorum.
Tabii ki böyle çirkin bir olayı kınayacağız, tabii ki beraberce karşı koyacağız.
Bunu anlıyor ve saygıyla karşılıyorum. Fakat Gazete ve Televizyonların bu olay sebebiyle gösterdikleri Aşırı Tepkiyi anlamakta zorluk çekiyorum
Çok eski zamanlarda yaşanmış bir olayı, içindeki çirkinlikler sebebiyle sizlerden özür dileyerek anlatıp, bazı sorular sormak istiyorum!
Çok varlıklı bir kervan sahibi, haramilerden ve kervanının soyulmasından bıkmış. Kendine yiğit bir muhafız aramaya başlamış. Onlarca adayın arasından biri varmış ki, gören korkarmış!
İki metreden fazla boy, pala bıyıkları, ayı gibi kuvveti, kocaman bir kılıcı varmış.
Kervan sahibi adama istediği parayı verip, işe almış.
Kervan yola revan olmuş. Günler sonra Kırk Haramiler, kervanı basmış. Kervan sahibi, muhafıza; Haydi yiğidim, koru bizi diye bağırmış! Haramilerin Reisi; Bu mu sizi koruyacak? Yıkın bunu yere ve hepiniz üstünden geçin bunun diye adamlarına emir vermiş.
Haramiler, Reislerinin dediklerini yapmışlar, muhafızdan tık yok! Kervan sahibi saçını başını yolmaya başlamış! Kırkıncı Harami işini bitirdikten sonra, muhafızın entarisiyle temizlenince, muhafız bir bağırmış, adeta yer titremiş!
Bre densiz sen benim entarime nasıl silersin diye kılıcını kaptığı gibi
kırk haramiyi ve Reislerini kılıçtan geçirmiş!
Kervan gideceği yere varınca, Kervan sahibi muhafızı çağırmış, parasını ödemiş ve defol git demiş. Muhafız; Ama işimi yapmadım mı? Haramileri öldürüp, kervanı korumadım mı? deyince,
Kervan Sahibi; Yahu, seni kızdıracak kırk haramiyi de, entarine silinecek haramiyi de ben her zaman bulamam ki! De haydi git yoluna diyerek adamı kovmuş
Gelelim yanıt bekleyen sorulara;
-Lâik Cumhuriyetin damarlarını göstere-göstere kestiler, sustunuz!
-Hukuk Devletini gözünüzün önünde katlettiler, sustunuz!
-Türk Bayrağını indirip yaktılar, Atatürk Büstlerini parçaladılar, sustunuz!
-Ne Mutlu Türküm Diyene, yazılarını Görüntü Kirliliği diye kaldırıp attılar, sustunuz!
-Türk Bayrağının yerine PKK paçavralarını astılar, sustunuz!
-Eğitimin Milli vasfını yok edip yerine Şer'i başlığını koydular, sustunuz!
-Sıkmabaş'ı okul öncesi eğitimdeki bebelere kadar indirdiler, sustunuz!
-Öğretmenlerimizi Cemaatçiler-Tarikatçılar tehdit ettiler, sahip çıkmayıp sustunuz!
-Her okulu İmam-Hatip yapıp, kız-erkek ayrı eğitime geçtiler, sustunuz!
-Sizi soydular, çalıyorlar ama çalışıyorlar dediniz, sustunuz!
-Devleti soydular, çaldılar, peşkeş çektiler, kul hakkı yediler, sustunuz!
-Hırsızlık paralarıyla gazete-televizyon sahibi oldular, sustunuz!
-Bunlarda Biat Kültürü vardır, bunlar demokrat olamaz dedik, sustunuz!
-Sizi boğazınıza kadar borca soktular, iliğinizi emdiler, sustunuz!
-Genelkurmay Başkanını Terör Örgütü Başkanı, terör örgütü başını
TC Devletinin muhatabı yaptılar, kılınız kıpırdamadı, sustunuz!
-Gencecik çocuklar polis tarafından öldürüldü, gözleri çıkarıldı, sustunuz!
-2014 yılında, toplam nüfusun %40'ı MUHTAÇ durumuna düşürüldü, sustunuz!
Sustunuz, korktunuz, sindiniz, yanlışa, suça, günaha ortak oldunuz ama bir meczubun Fenerbahçe Futbol Takımımızın otobüsüne yaptığı alçakça saldırıyı, suçlarınızı bastırmak için kullanmaya kalktınız.
Nasıl gazetecilersiniz, nasıl televizyoncularsınız sizler?
Sizi ayağa kaldırmak için her zaman kurşunlanacak bir futbolcu otobüsü nasıl bulacağız biz yahu?
De haydi, defolun gidin! 7 Haziran'da, Türk Milleti olarak kendi işimizi kendimiz hallederiz, evvelallah!
Not: Şehit Savcı'mızın başına silah dayalı resmini kullandıkları için Sosyal Medyaya yine yasak getirildi! Fiili olarak hiçbir geçerliliği olmayan bu saçma yasak yüzünden, dünyaya bir defa daha rezil olduk.
Kendi milletine, milletinin onuruna ve saygınlığına böylesine düşman bir iktidar
görmedik. Bu kadar karanlık ve baskı altında özgür, dürüst ve adil bir seçim
yapılmasını mümkün görmüyorum. Sonunda Türk Milletini sokağa dökecekler
Sağlık ve başarı dileklerimle 07 Nisan 2015
Rifat Serdaroğlu
