Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, “Sosyal medya tam bir çöplük” diyor. Son derece haklı.
Sosyal medyada çoğu kişi kendini gazeteci olarak görüyor. Hiçbir araştırmaya dayanmadan yapılan haberler çoğu kez gerçek dışı veya eksik, ya da hayali. İşin garibi, bu yazılanlar, internette kalıyor ve dolaşmaya devam ediyor. Bazı kişiler ise bilinçli olarak “algı operasyonları”na yönelerek, kişileri karalamaya çalışıyor. Bu kişilerin çoğunluğu, gerçek isimleriyle değil, takma isimlerle yazıyorlar.
Sosyal medyada bu nedenlerle fazla gözükmemeye özen gösteriyorum. Sadece bazı paylaşımlara, beğeniyle yaklaşıyorum, o kadar. Asla ve asla kimseyle karşılıklı polemiğe, gereksiz tartışmalara girmiyorum.
Yıllardır gazetecilik yapıyorum. Bu süre içinde, aynı işi yerine getirdiklerini söyleyenlerle de hiç polemiğe girmemeye dikkat ettim. Hatta içlerinde, böyle bir polemik yapmak için özel bir çaba harcayarak, “Sen de bana yaz. Karşılıklı polemik olur ve ilgi çeker” bile diyenler vardı. Ancak bu çeşit düşünce tartışmasından uzak, düzeysiz polemiklerin kimseye yararı olmadığını iyi biliyorum.
Hakaret, karalama veya tehditlerle karşılaştığımda ise tek davranışım, şu oluyor: Yüce yargı!
Çünkü savcılarımıza ve yargıçlarımıza güveniyorum. Nitekim hukuk ve yargı, görevini tam anlamıyla yerine getirerek, yasa ve yönetmeliklere uymayanlara gerekli cezaları veriyor. Bunun son bir örneğini de geçtiğimiz günlerde yaşadım ve yargıya inancımı bir kez daha tazeledim.
Dosta, düşmana bir kez daha duyurayım. Bu tutumum bundan sonra da aynı çizgide sürecek.
Ne zulüm, ne merhamet. Yalnızca adalet!
