Herkesin ayrı telden çaldığı bir iktidar gördünüz mü? Meclis çalışmalarına bir tane bakan katılmıyor. Herkes kendi sevdasının peşine düşmüş. Ülkenin sorunu varmış kimsenin umurunda değil. Zannedersem herkes düşük profilli başbakan olma sevdasında. Düne gelinceye kadar bıyıksız olan adalet bakanı birden badem bıyıklı oluverdi. Davutoğlunun koltuğuna oturmak için. Yarışa başlamışlar gibi görünüyor. Başkanlık sistemi diye tutturdular. Her halde başkanlık sistemin olmasının zor olduğunu gördüler. Şimdi birisi kalkıyor. Partili cumhurbaşkanı olsun diyor. Zaten durum öyle değil mi? Anayasada cumhurbaşkanının tarafsız olması var. Buna uyan mı var?
Cumhurbaşkanı seçimlerde miting yapıyor. AKP´ye oy istiyor. Konuşmalarında başbakan gibi konuşuyor. Bunun anlamı partili cumhurbaşkanı değil midir? Birisi bunu söylüyor da. Başka birisi tam başkanlık sistemini anayasa ile birlikte meclise göndereceğiz diyor. Bunlar şaşkınlıktan mıdır? Yoksa AKP içersinde fikir ayrılıklarımı var? Yoksa siz ne derseniz deyin. Biz bunlardan birisini gerçekleştireceğiz mi diyorlar? Şu ülkenin halini görüyor musunuz? Her gün 3-4 şehir veriyoruz. Kilis halkı yetişin ölüyoruz diye feryat ediyor. Çünkü ne zaman ve nereye gökten roket düşeceği belli değil. Roketleri atan belli olmasına bellide birileri atmıyor da. Roket gökyüzüne gezmeye çıkmış. Kilisin üzerinden geçerken kazaen düşüveriyor. Şunu IŞİD roket atıyor deseniz ya. Kilise roket düşmüş diyorsunuz. Ülkede her gün gözyaşı var. Anaların. Babaların, eşlerin, çocukları, hatta bütün milletin feryatları var.
Ülke kan ağlıyor. İstikrarı bozmayın diye. Bu ağlayanlardan oy istediniz. Onlarda istikrar bozulmasın diye oy verdiler. İstikrarın bedelini 500´ze yakın şehit ile ödüyorlar. Buna istikrar diyorsanız. Yerin dibine batsın böyle istikrar. İktidar ülke bu durumda iken hala kendi ikballeri için çalışıyorlar. Yazıklar olsun demeyelim de ne diyelim? Meclis deki çalışmalara katılmazlar. Ülkenin sorunlarına eğilmezler. Sizi bu millet bizim ve ülkenin sorunlarına çare bulsun diye seçmedi mi? Kendinizi düşünmekten başkan ne yaptınız? Cumhurbaşkanın ?başkanlık yeni bir şey değil. Bizim geleneğimizde başkanlık var? diyor. Şimdiye kadar cumhuriyet döneminde başkanlık oldu da biz mi bilmiyoruz? Bizim geleneğimizde göreneğimizde başkanlık diye bir sistem olduğunu ben hatırlamıyorum. Hatırlayan varsa söylesin. Başkanlık anacak Osmanlıda vardı. Başkanlık iyi bir sistem idiydi de Osmanlı neden yıkıldı? Osmanlı döneminin nesine hevesleniyorsunuz? Söylemlerden anlaşılana bakılırsa padişahlığı özeniliyor demektir. Çünkü padişahlık babadan oğla geçiyor. Fakat şunu da unutmayın kardeş kardeşi öldürtüyordu. Ne için? Saltanat için değil miydi? Onun için bizim geleneğimizde başkanlık sistemi diye bir şey olmadı. Bazı kişilerin Osmanlı özentisinin neden olduğu anlaşılmıştır. Milletin başkanlık sistemini benimsemediğini anlamış olmalılar ki. Şimdide partili cumhurbaşkanı istemeye başladılar. Şayet partili cumhurbaşkanı sistemine geçilir ise. Budan sonraki seçimlerde. Muhalefet hem cumhurbaşkanı olan kişi ile ayni zamanda. Parti başkanı kimliği taşıyan iktidarın başı olan kişi ile mücadele etmek durumunda kalacaktır. Şimdi diyorlar ya başkanlık sistemine geçilmiştir diye. Fiilen de başkanlık sistemi uygulanıyor.
Cumhurbaşkanının başbakana görevi bıraktırmasının adı başkanlık sistemidir. Parlamenter sistemlerde böyle bir şey olmaz. Başbakanı cumhurbaşkanı görevden alamaz. Ancak mecliste güven oylamasına gider. Güvenoyu alamadığı takdirde görevini bırakır. Parlamenter sistemin bu şekildeki uygulaması demokratiktir. Cumhurbaşkanı tarafından görev bıraktırması demokratik sisteme de ters düşmektedir. Şimdi anayasadan cumhurbaşkanı tarafsız olur. Parti ile ilişiği kesilir. Maddesini değiştirmek için meclise getirecekler. Bunun meclisten geçmesi mümkün değil. Çünkü 376´yı bulmaları mümkün değil. HDP ile anlaştıkları takdirde iki partinin toplamı 376 oluyor. Fakat meclis başkanı oy kullanamadığı için 375 de kalıyor. Şayet anlaşırlarsa diğer partilerden bir oy almaları gerekir. Fakat bu saatten sonra HDP ile anlaşabileceklerini tahmin etmiyorum. CHP´nin böyle bir anlaşmaya yanaşacağını tahmin etmiyorum. Geriye bir MHP kalıyor. MHP ile anlaşma yaparlarsa meclisten çıkaramazlar çünkü rakamı tutturamıyorlar. Amma referanduma götürmeyi garantiliyorlar.
Çünkü cumhurbaşkanı halka soracağız diyor. Buda referandum olduğuna göre. Acaba bahçeli ile bir anlaşma mı yapıldı? Şayet böyle gizili bir anlaşma yapıldı ise. MHP´nin aklıselim milletvekillerinin çoğunun bu sisteme evet diyeceklerini zannetmiyorum. Bu duruma bakıldığında, önümüzde sıkıntılı günlerin bizi beklediğidir. Şimdilik ülke kimsenin umurunda değil. Ancak kendilerini düşünüyorlar. Artık milletin aklını başına toplaması gerekir. Kişisel menfaatlerden kurtulup, ülke ve millet menfaatini gözetmeleri gerekir. Şayet AKP şu istediği partili cumhurbaşkanı veya başkanlığı ele geçirirse bu ülke çok sıkıntılı günler geçirmeye gebedir. Onun için milletin olacakları düşünmesi zamanı gelmiştir de geçmiştir bile. Artık istikrarmış şu imiş bu imiş hiçbir şeye inanmamalıdır. Ülkenin geleceğini düşünerek oylarını vermelidirler. Yoksa sonra keşke demenin bir anlamı kalmayacaktır. Saygılarımla.
Türkiye laiktir, laik kalacaktır. Ne mutlu Atatürkçüyüm, cumhuriyetçiyim, laikim diyenlere!
NE MUTLU TÜRKÜM DİYENE! 12? 05 - 2016 Mustafa KOÇAL
