Ülkemizde saygı, sevgi, ananevi gelenekler, görenekler diye bir şey kalmadı. Ramazan ayındayız. Oruç farz olan bir ibadettir. Farz olan ibadetler insanların buluğ çağına erdikten sonra üzerine farzdır. Buluğ dediğimiz olay çocukluk çağından gençlik çağına geçiş dönemidir. Bu dönemden sonra farz ibadetleri yapılmaya başlanır. Arık farz olan ibadetler yapılmadığında borç hanesine yazılır.
Oruç İslami´n 5 şartından birisidir. Oruç yalnız Allah rızası için tutulur. Allah´la kul arasında olan bir ibadettir. Kimseden yardım alamazsın, kimseye de yardım edemezsin. Orucun sevabı ne kadardır? Bunu yalnız Allah tayin eder. Oruç tutmanın şartları vardır. 1- sağlıklı olmak. 2- özgür olmak. Esirler oruç tutamaz. Bazı durumlarda oruç zorluyorsa mesela yolculuk tutulmaya bilinir. Fakat o günkü oruç kaza olarak tutulur. Memurun ve işçinin amiri oruç tutmasına izin vermiyor ise. Sorumluluk izin vermeyene aittir.
Nerede eski ramazanlar? Eskiden oruç tutana saygı gösterilirdi. Daha doğrusu oruca saygı gösterilirdi. Şimdi size bir anımdan bahsedeceğim. İstanbul da çalışırken ramazanda Balıkesir´e geliyordum. İftar zamanına yakın Yalova da otobüs iftar molası verdi. Arabada 8-10 yabancı vardı. Lokantaya girdik iftar saatini bekliyoruz. O yabancılar da bizimle birlikte lokantaya girdi. Masaya oturdular. İftar zamanı gelinceye kadar hiçbir şey yemediler. Çat pat İngilizcemler onlara neden biz beklediklerini sordum. Onlardan biriside benim gibi Türkçe biliyormuş.
Sizin tuttuğunuz oruca saygımızdan dolayı sizi bekledik diye cevap verdi. Bunu günümüzde hiçbir Müslüman kolay kolay yapmaz. Burada oruca başkalarının nasıl saygı gösterdiğini anlattım. Eski ramazanlar nerede dedim. Merzifon da 4 sene kaldım ramazan ayı böyle yaz aylarında idi. Teravi namazından sonra sokaklara kilimler serilirdi. Sohbet edilirdi geç saatler kadar. Komşular sahur için hazırladıklarından birbirlerine ikram ederlerdi. Gündüz lokantalar kapalı olurdu. Açık olanlar camlarını kâğıtla kapatırlardı.
Gelelim günümüze. Ramazanın ilk 4-5 günü sokaklarda sigara içenler ortalık da fazla gözükmüyor. Ondan sonra ramazan mı? Yoksa normal bir gün müdür fark etmek dahi zor oluyor. Mazeretiniz olur oruç tutmaya bilirsiniz. O Allah la sizin aranızda olan bir meseledir. Hiç kimseye neden oruç tutmuyorsun deme hakkımız yok. Fakat oruç tutana saygı göstermek gerekir.
Bu gösterilen saygı kişiye değildir. Kişinin tuttuğu oruca saygıdır. Nerede ise oruç tutanlar tutmayanlar saygı gösterecek duruma gelindi. Şahsen ben kendim oruç tutmayanları görmezlikten geliyorum. Kafamı çevirip geçiyorum. Sigara içeceksen bir kenarda iç kardeşim. Caddeye oturup önünden yüzlerce kişinin geçtiği yerde içmede oruca saygı göster. Oruç tutan kişinin senin saygına ihtiyacı yok. Saygı kişiye değil oruca yapılır. Çünkü orucun Allah indinde ayrı bir yeri vardır. Tutulan oruçlar ile borçlu olmaktan kurtuluyoruz. Tutulmayan oruçların hesabını Allah´tan başka kimse soramaz. Kulun bunu sorgulamaya hakkı yok.
Günümüzde günün modası olan hastalıklar çoğaldı. Onun için hiç kimseye neden oruç tutmuyorsun diye sorulamaz ve horlanamaz. Tutulmayan oruçlar borç hanesine yazılır. Birde bazı kişiler var. Günler uzun ve sıcak olduğu için. Orucunu ramazanda tutmuyor. Günlerin kısa ve sıcak olmadığı aylarda oruç tutuyor. Böyle tutulan oruçla ancak borç ödenir. Fakat sevabından faydalanılamaz. Oruç bir yerde dini perhizdir. İnsanın organları dinlenir.
Bir milletin düzgün olması için. Önce bireysel olarak kişiler kendini düzgünleştirecek. Örf ve adetlerine saygılı olacak. Kişiler düzgün olursa topluma sirayet eder. Toplum düzgün olursa millete sirayet eder. Toplumun düzgün olması milletin düzgün olması demektir. Bizler önce kendimizi düzetmeliyiz ki millet düzgün olsun. Saygılı bir toplum eşittir saygılı bir millettir. Saygılarımla.
Türkiye laiktir, laik kalacaktır. Ne mutlu Atatürkçüyüm diyenlere! Ne mutlu cumhuriyetçiyim diyenlere! Ne mutlu laikim diyenlere! Ne mutlu Türk milliyetçisiyim diyenlere!
NE MUTLU TÜRKÜM DİYENE! 08-06-2017 Mustafa KOÇAL
