Taylan Özgür KÖŞKER (Güne Özel Hikayeler)


RÜZGÂR KANATLI ATLILAR

RÜZGÂR KANATLI ATLILAR


 

Şimdi bir rüzgâr geçti buradan

Koştum ama yetişemedim.

Nerelerde gezmiş tozmuş

Öğrenemedim.

 

Besbelli denizden çıkıp

Kıyılar boyunca gitmiştir.

Tuz kokusu, katran kokusu, ter kokusu

Yüreğini allak bullak etmiştir.

 

Sonra başlamış tırmanmaya dağlara doğru

Bulutları koyun gibi gütmüştür,

Okşayıp otları yaylalarda

Büyütmüştür.

 

Köylere de uğradıysa eğer

Islak, karanlık odalarda beşik sallamıştır

Güneş altında çalışanlara

İmdat eylemiştir.

 

Sonra başlayıp alçalmaya ovalara doğru,

Haşhaş tarlalarında eflatun, pembe, beyaz,

Kıraçlarda mavi dikenler...

Toz toprak gözlerine gitmiştir.

 

Kentlere de uğramış ki yanımdan geçti,

Haşhaş çiçeğine benzer kızlar görmüştür.

Bir gülüş, bir tel saç, allık pudra

Alıp gitmiştir.

 

Şimdi bir rüzgâr geçti buradan

Koştum ama yetişemedim.

Soraydım söylerdi herhalde

Soramadım.

Cahit KÜLEBİ

Rüzgâr kanatlı atlılar gibi geçti hayat. Ozan dedenin dediği gibi… Hele ki Silivri olursa bu tam olarak böyledir. 

İlk geldiğim yıllarda sık sık başım ağrıyordu. Doktora gittim.

“Buranın rüzgârı bitmez,” dedi.     “O yüzden bere kullanmanızı öneririm.”

         O günden beridir her yıl kasım başlayınca beremi alırım başıma. Kaç kez bere aldım. Kaç kez yitirdim. Yine yeniden aldım. Nisan ayına dek kullanırım.

         Yeni günlerimde hep Kemalettin Tuğcu kitaplarını okuyordum. Bir de Peyami Safa’nın polisiye romanlarını… Evde dizi izleniyordu. Foks’ta Unutma Beni… Sonraları gece gelen ıslık gibi rüzgâr sesleri… Ben okuyordum, yazıyordum. Evde dizi izleniyordu. 

         Şimdi bir rüzgâr geçti buradan…

         Silivri denince aklıma ilk olarak rüzgâr geliyor. Ve sonra martılar… Martılardan sonra sonbaharda yani güz aylarında altın rengine bürünen güzelim çınar ağacının yaprakları…

         Bir de denizi… İstanbul’un denizine göre en azından daha temizdir. Az sayıda mavi kalabilmiş deniz… İstanbul’un külrengi denizine inat masmavi kalabilmiş…

         Bir de martılar… 

         Martılar ki sokak çocuklarıdır denizin diyordu Can Baba… İşte o martılar… 

         Martılar, denizde ve tarlalarda olur burada. Çöplüklerde olur bir de… Hatta her yerde görebilirsiniz. Yüzlerce binlerce kanat kanada uçarlar.

         Leylekler mayıs haziranda gelir. İki ay tatil yaparlar Silivri’de. Aynı yazlıkçılar gibi ağustos sonu giderler. Onlar giderken gökyüzü leyleğe keser. Ucu bucağı görünmeyen leylek sürüsü gökyüzünde seyir zevki yüksek görüntü oluşturur. Masmavi gökyüzünde upuzun leylek sürüsü…

         Deniz, kayıklarıyla, gece ışıl ışıl gemileriyle görünür. Kışın, yazın, güzün, ilkyazda bambaşkadır. Denizin de bir kişiliği vardır ama… Sonsuz, özgür, uçsuz bucaksızdır. İnsanı her zaman masmavi sularla sarıp sarmalayacak gibidir.

         Rüzgâr uğulduyor hala…

         Kış geliyor demektir bu.

         Ya yağmur yağacak, ya hava büsbütün soğuyacaktır. 

         Burada her şey rüzgâr demektir. Buranın bir adı da Rüzgâr olmalıydı. Rüzgârlı gökyüzü… Rüzgârlı deniz, rüzgârlı yaşam, rüzgâr masalı, rüzgâr öyküsü… Rüzgârın oğlu, rüzgârın kızı… Rüzgârın çocukları… Rüzgâr insanları… Sonsuz Rüzgâr, Rüzgârlı Vadi, Rüzgârlı Deniz…

         Atlılar atlılar kızıl atlılar,

         Atları rüzgâr kanatlılar,

         Atları rüzgâr kanat,

         Atları rüzgar…

         Atları…

         At…

         Rüzgâr kanatlı atlılar gibi geçti hayat…

  • BIST 100

    9915,62%2,05
  • DOLAR

    32,42% -0,15
  • EURO

    34,65% -0,66
  • GRAM ALTIN

    2439,28% 0,14
  • Ç. ALTIN

    3999,24% 0,19
  • Cumartesi 22.1 ° / 9.9 ° Güneşli
  • Pazar 15.6 ° / 9.6 ° Bölgesel düzensiz yağmur yağışlı
  • Pazartesi 14.7 ° / 10.1 ° Bölgesel düzensiz yağmur yağışlı

Balıkesir

27.04.2024

  • İMSAK 04:23
  • GÜNEŞ 06:00
  • ÖĞLE 13:07
  • İKİNDİ 16:56
  • AKŞAM 20:03
  • YATSI 21:34