16 Nisanda yapılan anayasa değişikliği referandumunun Faturası başkanlara kesilmiştir. Neden başkanlara kesilmiştir? İllerinizde evet çıkaramadınız diyedir. Ben bunu daha ilk günden yazdım.
Bakın yanılmadığım nasıl doğrulanıyor. Recep Tayyip Erdoğan ilçe başkanları ve belediye başkanları ile yaptığı toplantı da geçen konuşmalar. Belediye başkanları itibarsızlaştırıldıklarını ve her an görevden alınabileceklerinin olgusu oluştuğunu. Bu yüzden iş yapamadıklarını, belediye çalışanlarının dahi sözlerine itibar etmediklerini dile getirerek. Halk arsında da itibarlarının kalamadığını bunun partiye zarar verdiğini dile getirmişler.
Tayyip Erdoğan´ın bunlar cevabın çok sert olduğu toplantıya katılan bir üye tarafında sızdırılmıştır. ?Biz İstanbul sayesinde iktidar olduk. Referandum da İstanbul´un geldiği nokta ortada, bunun sorumlusu sizsiniz. Görevini tam yapmadığına kanaat getirdiğimiz her belediye başkanını görevden alabiliriz. İstifa etmeyeni de içişleri bakanlığı vasıtası ile görevden alırız? şeklinde cevap vermiş. Bunun anlamı referandumun faturasının başkanlara kesildiğidir. Ben bundan şunu çıkarıyorum. Referandumda %51 evet çıkrığına kendileri de inanmıyor. Yüksek seçim kurulunun skandal olarak verdiği kararın kendileri için.
Yüksek seçim kurulunun bir lütfü olduğuna inanmış oldukları kanaatindeyim. Nasıl olsa amacınıza ulaşmışsınız? Amma nasıl ulaşıldığını kendileri de bildikleri için. Ve hayır ollarının beklenilenin çok üzerinde olduğu kanaati hâsıl olduğu için. Gelecek seçimler için şimdiden tedbir alma yolları arıyorlar. Benim kanaatime göre. Söke söke % 51 almış olsalardı. Biraz daha gayret gösterelim bu % 51´ri yukarı çekelim diye çalışma başlatırlardı. Neden uzun seneler Ankara da belediye başkanlığı yapış bir başkanı görevden alsınlar? Keza İstanbul öyle bursa öyle şayet bunların çalışmalarından memnun olmamışlarsa?
Bu başkanların onurunu kırmadan gelecek seçimde aday gösterilmezdi bu iş de kimsenin onuru ile oynanmadan halledilirdi. Demek oluyor ki? Gerçek referandum sonuçları iktidarı gelecek için endişeye düşürmüş olmalı ki? Bu yol tercih edilmiştir. Bu tabana verilmek istenen bir mesajdır. Hani muhalefet ve Milet diyor ya? FETÖ örgütünün siyasi ayağı nerede? Bakın biz FETÖ örgütü ile ilişiği olanları hiç gözümüzü dahi kırpmadan görevden aldık mesajıdır. İyi güzelde bu belediye başkanlarının görevden alınmalarının nedenini bilmek hakları değil mi? Bunlara oy veren seçmenin bunun nedenini bilmek hakkı değil mi?
Önümüzde seçimler var. Hem de mahalli seçilmede var. Ya iktidar mensuplarına benim oy verdiğim kişiyi hiçbir sebep göstermeden görevden aldınız. Şimdi oy vereceğim kişiyi de görevden almayacağınıza ben nasıl inanayım? Derse ne cevap verilecek? Seçimlerde iktidar bu sorulara hazırlıklı olsun. Mutlaka bu olayı soracaklardır. Ve sormaları da gerekir. Çünkü millet iradesi hiçe sayılmıştır. İktidar kendisi savunmuyor muydu? Seçimle gelen seçimle gider diye. Ayni zamanda seçmen iradesi nasıl tecelli ederse o iradeye saygı gösterilmelidir diyen?
Kendileri değil miydi? Nerede kaldı demokrasi? Nerede kaldı millet iradesi? Bunların hepsi rafa kalmıştır. Çünkü tek adam rejiminde bunların hiç biri geçerli değildir. Parlamenter sistemlerde bunlara yer yoktur. Bu belediye başkanlarının görevden alınması referandumun eseridir. Çünkü referandum ile yetki tek kişiye verilmiştir. Şimdi referandumda evet verenler söyleyecek hiçbir sözünüz yoktur. Başkana ben görevden alınsın diye oy vermedim. Bu nasıl bir iş deme hakkınız yoktur. Çünkü siz kendiniz bu sistemin gelmesini istediniz. Pişman ola bilirsiniz. Fakat son pişmanlık para etmiyor. Ha bu olaylardan ders alıp gelecek seçimde böyle olaylara sebebiyet vermemek için. Oyunuzu ona göre kullanma şansınız doğacaktır. Ancak pişmanlığını o zaman gösterebilirsiniz. Şimdi ne söyleseniz boştur. Seçimlerde aday olacaklarda buna göre aday olsunlar. Seçildiğiniz takdirde hiçbir sebep gösterilmeden görevden alınabileceğinizi unutmayacaksınız. Çünkü tek adam rejiminde görev yapmak bir yana önce biat edeceksiniz. Bu biat işi herkese göre değildir. B
en Allahtan başkasına kulluk etmem diyorsanız. Aday olmak için hiç ortaya çıkmayın. Çünkü adama ya bu deveyi güdeceksin ya da bu diyardan gideceksin deyiverirler. Artık tek adam rejimine alışmamız gerekiyor. Bundan sonra ülkenin nelere gebe olacağını bilmek kâhin işidir. Yoksa hiç kimse geleceğinden emin değildir. Hele kamu görevi yapanlar devamlı tedirginlik içerisinde olacaklardır. Bu referandumun faturası daha kimlere yüklenecek ileriki günlerde göreceğiz. Saygılarımla.
Türkiye laiktir, laik kalacaktır. Ne mutlu Atatürkçüyüm diyenlere! Ne mutlu cumhuriyetçiyim diyenlere! Ne mutlu laikim diyenlere! Ne mutlu Türk milliyetçisiyim diyenlere!
NE MUTLU TÜRKÜM DİYENE! 24 10- 2017 Mustafa KOÇAL
