Mustafa KOÇAL (BALIKESİR RÜZGARI)


ÖYLE BİR SÜREÇ YAŞIYORUZ Kİ

ÖYLE BİR SÜREÇ YAŞIYORUZ Kİ


Türküm, doğruyum, çalışkanım.

İlkem, küçüklerimi korumak, büyüklerimi saymak, yurdumu, milletimi özümden çok sevmektir.

Ülküm, yükselmek, ileri gitmektir. Ey büyük Atatürk! Açtığın yolda, gösterdiğin hedefe durmadan yürüyeceğime ant içerim.

Varlığım Türk varlığına armağan olsun.

Öyle bir süreç yaşıyoruz ki! Kimin neyi desteklediği belli değil. Düne gelene kadar, yargıyı savunan iktidar yargıya ateş püskürüyor. İktidara göre destan yazan ve kahraman olan. Bu kahraman olmanın ve destan yazmanın karşılığı olarak başbakan tarafından ödülle mükâfatlandırılan polisler teşkilatı. Birden bire çete olmakla suçlanmaya başlandı. Ve teşkilat deprem sarsıntısı geçirdi. Bu deprem halen durmuş değil.

Düne gelene kadar muhalefet tarafından eleştirilen yargı ve emniyet, geldiğimiz noktada muhalefet tarafından savunulur duruma geldi. İcraatları ile kimin suç işlediği belli değil. İkinci operasyonun yapılma emrini veren savcı kimilerine göre görevden alınması suç addediliyor. Bazıları da savcının görev yapması engellenmiştir diyor. Bir ülkenin başbakanı yaptığı mitingde millete savcıyı yuhalatıyor.

Türk siyasetinde şimdiye kadar böyle bir olay olmamıştı. Bu yuhalatmayı da iktidar partisi çıkardı. Ben bunu çok yadırgıyorum. Mecliste ayni çatı altında görev yapıyorsunuz. Bu meclise millet iradesi ile gelmiş bir partili milletvekilini veya genel başkanını yuhalattırıyorsunuz. Ben AKP dönemine kadar böyle bir olaya şahit olmadım. Kazaen bir mitingde böyle bir olay olsa genel başkan derhal müdahale ederdi. Hayır, arkadaşlar lütfen yuhalama yok derdi. Şimdi yuhalama başlayınca konuşmacı konuşmasını kesiyor milletin nasıl yuhaladığını seyrediyor.

Ülkede ileri demokrasiden bahsediliyor. Mitinglerde Allah mahfaza birisi konuşmacıya bir tek kelime söylesin. Korumalar ve polisler Anasından doğduğuna pişman ediyor. Akhisar’da AKP’nin mitinginde olan olay dehşet vericidir. Emekli bir Bayan Eline ayakkabı kutusunu almış balkondan başbakana doğru göstermiş. Keskin nişancılar hemen kadına namluları çevirmiş. Oğlu olayı görünce hemen eve koşmuş anne hemen içeri gir demiş. Biraz sonra güvenlik güçleri kapıya dayanmış. Kadını  karakola ifade almaya götürmüşler.

Biz mitinglerde başbakanlara sesini duyurmak için bağıranları çok gördük. Polis müdahale ettiğinde polislere bırakın onu getirin buraya deyip derdini dinleyen başbakanlar gördük. İşte zamanında ülkede demokrasi vardı. Amma şimdi ileri demokrasi var. Demokrasiden bahis açılmışken devam edelim. “Demokrasi bizim için amaç değil, araçtır. İstediğimiz istasyona geldiğimizde.

Demokrasi treninden ineriz” diyen bir liderden demokrasi beklenebilinir mi? Bir partide parti içi demokrasi olamazsa ülkeye demokrasi ile bir şey verilemez. Bu gün AKP’de parti içi demokrasi yoktur. Kongrede Barzani konuşturuyor. Fakat partiden liderden başkası konuşturulmuyor. AKP döneminde gurup toplantılarına yeni bir usul getirildi. Muhalefeti eleştirmek. Gurup toplantılarına taraftar getirip gurup toplantısını miting alanına çevirme alışkanlığı getirildi.  Bilhassa sıkıntıya girildiği anlarda bu daha sık yapılıyor. Senenin ilk gurup toplantısında AKP’nin gurup toplantısını mutlaka izleyin. Gurup toplantısını miting meydanına çevireceklerdir.

Şu anda ülkede olanları anlayabilmek o kadar zor ki. Kimin kimi desteklediğini anlamak mümkün değil. Emniyet ikiye ayrılmış durumda. İktidar karşıtları olarak tespit edilebilenlerin görev yerleri değiştiriliyor. Amir durumda olanlar daha pasif yerlere gönderiliyor. Yargıda ikiye bölünmüş durumda. İktidarın değiştirdiği yönetmeliği kabul etmeyen HSYK hükümetin hedefinde. Bazı yargı mensupları HSYK’yı protesto etmek için gösteri yaptılar. Ellerindeki pankartları HSYK önüne attılar. Bunların içersinde iktidara karşı pankart açanları yargılayanlarında olması insanı düşünceye sevk ediyor.

Pankart açanları yargılayacaksınız. Ondan sonrada pankartlarla eylem yapacaksınız. Ve taşıdığınız pankartları HSYK’nın önüne atacaksınız. Bunun anlamı yargı yargıya karşı olduğudur. Böyle parçalanmış yargıya vatandaş nasıl güven duyacak. Böyle olunca akla gelen ilk soru kim ve kimler kimlerle hesaplaşmaya çalışıyordur. Bu olaylardan bir an önce kurtulmak gerek. Çünkü bu durumdan ülke ve demokrasi zarar görüyor. İktidar yargının üzerinden elini çekmeli. Kimseyi tehdit etmeden, kırıp dökmeden bu işin normalleşmesini sağlamalıdır. Bir ülkenin başbakanı kamu görevi yapan birisine “seninle işim bitmedi” diye tehdit etmemelidir. Bunu örnek alıp başkaları da ayni işi yapabilirler. Kamu görevlerini korumak iktidarın görevidir. Anlaşılması çok zor bir süreç yaşıyoruz. Saygılarımla.

Yaşasın Türkiye Cumhuriyeti! Yaşasın Atatürk milliyetçiliği!  Yaşasın Türk milleti! Yaşasın Atatürk sevdalıları!

NE MUTLU TÜRKÜM DİYENE!

31- 12- 2013 Mustafa KOÇAL 

  • BIST 100

    9753,27%0,32
  • DOLAR

    32,54% 0,04
  • EURO

    34,98% 0,55
  • GRAM ALTIN

    2427,84% 0,21
  • Ç. ALTIN

    3994,55% 0,00
  • Perşembe 21.3 ° / 10.9 ° Güneşli
  • Cuma 20.9 ° / 10.4 ° Güneşli
  • Cumartesi 22.1 ° / 9.9 ° Güneşli

Balıkesir

25.04.2024

  • İMSAK 04:37
  • GÜNEŞ 06:10
  • ÖĞLE 13:11
  • İKİNDİ 16:58
  • AKŞAM 20:03
  • YATSI 21:30