Türküm, doğruyum, çalışkanım.
İlkem, küçüklerimi korumak, büyüklerimi saymak, yurdumu, milletimi özümden çok sevmektir.
Ülküm, yükselmek, ileri gitmektir. Ey büyük Atatürk! Açtığın yolda, gösterdiğin hedefe durmadan yürüyeceğime ant içerim.
Varlığım Türk varlığıma armağan olsun.
2014-2015 eğitim yılının başlaması nedeni ile okullar açıldı. Bu eğitim yılının öğretmenlere ve öğrencilere hayırlı olmasını diliyorum. Başarılı bir eğitim yılı olması temennim. Veliler bu eğitim yılına sıkılı başlıyorlar. Bilhassa çocuklarının okullara yerleştirilmesi konusundan sıkıntılılar. Oğlumun Bursa da ikamet eden arkadaşının çocuğunu Kemalpaşa’ya vermişler. Sebebi ise çok basit çocuğu cemaatin dershanelerinde kursa gitmiş olması. İnsan öğrenmek için hangi dershaneye giderse gitsin. Yeter ki öğrensin cahil kalmasın. Birde çocuğunu kursa gönderenler işin maddi yönüne bakmak zorundalar. Kendi maddi durumlarına göre hareket etme durumundalar. Çocuğu cemaatin dershanesine kursa gitti diye. Aileyi cezalandırmak hangi demokrasilerde vardır. Cemaatin dershanesi gâvur dershanesi mi? Bu çocuğun cemaatin dershanesine gittiğini nereden biliyorlar? İnsanın aklına ilk gelen fişlenmiş olmasıdır. Bu fişleme işi okullara kadar geldi ise vay halimize. Tercihini yapamayanlar imam hatiplere verilmiş.
İnsanların öğrenim özgürlüğüne ambargo konamaz. Aileler çocuklarına Allahın emir ve yasaklarını öğretmek mecburiyetindedir. Ve çocuklarına dinini öğretmesi Allahın emridir. Çocuklarına Allahın emir ve yasaklarını öğretmeyen aileler bunun sorumlusudur. Hesabını aile verecektir. Benim bir tanıdığım astsubay vardı. Ailesi zorla imam hatibe göndermiş. Çocuk ayyaşın teki oldu. Zorlamaklar bir yere varılamaz. Özendirmek ve sevdirmekle olur böyle şeyler.
Eskiden kazalarda ortaokul ve lise yoktu. Ben çocuğumu çok seviyorum diyen aileler. Çocuklarını illerdeki okullara göndermiyordu. Çocuk bu yüzden cahil kalıyordu. Tabii birde maddi durum vardı. Hem çocuğunun hasretine dayanamayacaklarını söylerlerdi. Hem de çocuğun masrafını karşılayamayacakların söylerlerdi. Allaha şükürler olsun şimdi kazalarda dahi fakülteler var.
Çocuğunu başka bir yere gönderip de tahsilini yaptıramayacak aileler var. İkamet ettiği yerde çocuğunu okula gönderebilir. İlde ikamet eden birisinin çocuğu bir ilçeye verilirse bu aileyi sıkıntıya sokar. Masrafını karşılayamayacak aileler çocuklarını ikamet ettiği yerin haricinde bir yere göndermeye bilirler. Böylelikle çocuğun okuması ihtiraslar yüzünde engellenmiş olur. Bununda sorumlusu bu eğitim sistemini bu hale getirenlerdir. Ve benden olmayanların çocukları cahil kalsın demektir.
İktidarın cemaatle kavgası nerelere geldi. Cemaati bitireceğiz diye. Ayrımcılık yapılmaya başlandı. Cemaatçi olanlar başka yerlere tayin edilerek cezalandırılıyor. Çocuklar cemaatin dershanelerine gitti diye cezalandırmak çok yanlış bir tavırdır. Artık ayrımcılık okullara kadar indi. Okullar ilim ve irfan yuvasıdır. Okula, kışlaya ve camiye siyaset sokulmamalıdır. Hiçbir iktidar döneminde milli eğitimle bu kadar oynanmamıştır. Devamlı eğitim sistemi ile oynanırsa eğitimde kalite düşer. Öğrencilerdeki başarı oranı düşer. Çocuklara arzuladıkları okullarda okuma imkânı sağlanmalıdır. Bir insan sevmediği bir yemeği nasıl iştahla yemez ve yemeğin tadını dahi fark edemezse. İş hayatı ve öğrenin hayatı da aynidir. Öğrenciler sevdikleri derslerde devamlı başarılı olur. Fakat sevmediği derslerde başarılı olamaz. Çocuklar sevdikleri meslek derslerine yönlendirilmesi gerekirken. Sevmedikleri meslek derslerine yönlendirilmemelidir. Bu eğitimde seviyenin düşmesini ve yükselmesini etkileyen en önemli faktördür.
Bu 2014- 2015 eğitim yılının ülkemize hayırlara vesile olması dileğimdir. Öğretmenlerimize ve öğrencilerimize başarılar getirmesi. Her türlü kötülüklerin eğitim camiamızdan uzak olasını temenni ederim. Doğudaki okulları yakanlar. Hem kendi geleceklerini hem de geriden gelen nesillerin geleceklerini düşünmeye vatan hainleridir. Saygılarımla.
Yaşasın Türkiye Cumhuriyeti!
Yaşasın Atatürk milliyetçiliği!
Yaşasın Türk milleti!
Yaşasın Atatürk’ün askerleri!
Yaşasın Atatürk sevdalıları!
NE MUTLU TÜRKÜM DİYENE! 15 – 09 – 2014 Mustafa KOÇAL
