Taylan Özgür KÖŞKER (Güne Özel Hikayeler)


ÖĞRETMENLERİMİZ

ÖĞRETMENLERİMİZ


    Ortaokuldayken en çok sevdiğim öğretmenim (eğer yaşıyorsa buradan ona saygılarımı iletiyorum) Umut Yıldırım´dı. Hoşgörülü, aydın, her zaman gülümseyen yüzüyle unutulmaz bir iz bırakmıştır bende. Bizler herhangi bir konuda söz alıp konuşurken saygıyla, gülümseyerek dinlerdi.  Yıllar geçtikçe hep anımsayacaktım. Umut Yıldırım, ne zaman derse girse elinde bir Sait Faik kitabı olurdu. O zamanlar Sait Faik´i tanımıyordum. Sonraları "Semaver" adlı öyküsünü okuya okuya neredeyse ezberleyecektim. Özellikle de şu cümlelerini:

"Kızarmış ekmek kokan odada semaver ne güzel kaynardı. Ali semaveri, içinde ne ıstırap, ne grev, ne de patron olan bir fabrikaya benzetirdi. Onda yalnız koku, buhar ve sabahın saadeti istihsal edilirdi."

Bir de şu cümleler:

"Kış, Haliç etrafında İstanbul´dakinden daha sert, daha sisli olur. Bozuk kaldırımların üzerinde buz tutmuş çamur parçalarını kırarak erkenden işe gidenler; mektep hocaları, celepler ve kasaplar fabrikanın önünde bir müddet dinlenirler, kocaman bir duvara sırtlarını vererek üstüne zencefil ve tarçın serpilmiş salep içerlerdi."

       Bu yazarla ilk tanışmam onun sayesinde olmuştur. Çünkü o bir öğretmendir. Davranışlarıyla, duruşuyla her zaman senin için örnektir. Çok sevdiğin öğretmeninin elinde Sait Faik kitabı görürsen, bir de yazarların adlarını araştırmaya meraklıysan ona ulaşırsın ve kitaplarını bir bir okursun.

Bir de ortaokuldaki Türkçe derslerinin ne denli etkili olduğunu da şimdikilerle karşılaştırınca daha iyi anlayabiliyorum. O zaman seçilen örnekler daha iyiydi sanki. Cahit Külebi´nin yıllar geçse de unutamadığım "Sivas Yollarında" şiiri:

 

        SIVAS YOLLARINDA

Sivas yollarında geceleri

Katar katar kağnılar gider

Tekerleri meşeden.

Ağız dil vermeyen köylüler

Odun mu, tuz mu, hasta mı götürürler?

Ağır ağır kağnılar gider

Sivas yollarında geceleri.

 

Ne, yıldızlar kaynaşır gökyüzünde,

ne sevdayla dolar taşar gönüller

Bir rüzgâr eser ki, bıçak gibi

El ayak şişer.

Sivas yollarında geceleri

Ağır ağır kağnılar gider.

 

Kamyonlar gelir geçer, kamyonlar gider

Toz duman içinde,

Şavkı vurur yollara,

Arabalar dağılır şoförler söver,

Sivas yollarında geceleri

Katar katar kağnılar gider...

 

                Sonraları lisedeki Edebiyat Öğretmenim Mustafa Oba,  derste bize Orhan Kemal´in bir öyküsünü okumuştu. Çok etkilenmiştik. Öyküde zor koşullarda yaşayan,  yoksul bir aile anlatılıyordu. Her zaman dikkati dağınık olan bizlerin, bu öyküyü dinlerken soluğumuzun kesildiğini, dikkatle dinlediğimizi anımsıyorum.

                 Lisede Fen derslerine gelen hocam Bülent Aslan´ın elimde Steinbeck´in "Gazap Üzümleri" romanını görünce, "İşte böyle kitaplar okuyun." dediğini,

                Bir gün derste çok fazla gürültü yapan bir öğrenciye , " Kronik asit!" deyişini, şımarık, haylaz bir öğrenciye de  "Çamoka!" demesini...

                Yine lisedeki Felsefe hocamızın, "Hepimiz, bu hayatta rol yapıyoruz. Evde çocuk, okulda öğrenci rolünü oynuyoruz." demesini anımsıyorum. Babamızın dışarıda başka bir rolde olduğunu, evdeyse "Baba" rolüne büründüğünü, kendisinin okulda öğretmen, evde baba rolünü oynadığını söylediğinde hayretler içinde dinlemiştim. Felsefe dersinden önce kalmıştım, sonra o dersi yeniden alınca çok çok sevmiştim. Sonra şimdi anımsayamadığım yıllarca yaşanılan birçok acı, tatlı anılar...

                Herkesin hüzünle söz ettiği, yaz aylarının bittiği, leyleklerin göç ettiği, serin rüzgârların esmeye başladığı bu Eylül ayında okulların yeni açıldığı bu günlerde tüm öğretmenlerimize sevgiyle, saygıyla...

  • BIST 100

    9691,16%0,48
  • DOLAR

    32,51% -0,09
  • EURO

    34,81% -0,14
  • GRAM ALTIN

    2426,25% -0,14
  • Ç. ALTIN

    3994,88% -0,57
  • Çarşamba 26.4 ° / 14.4 ° Güneşli
  • Perşembe 21.3 ° / 10.9 ° Güneşli
  • Cuma 20.9 ° / 10.4 ° Güneşli

Balıkesir

24.04.2024

  • İMSAK 04:39
  • GÜNEŞ 06:11
  • ÖĞLE 13:12
  • İKİNDİ 16:58
  • AKŞAM 20:02
  • YATSI 21:29