Mustafa KOÇAL (BALIKESİR RÜZGARI)


MANİDAR

MANİDAR


Türküm, doğruyum, çalışkanım.

İlkem, küçüklerimi korumak, büyüklerimi saymak, yurdumu, milletimi özümden çok sevmektir.

Ülküm, yükselmek, ileri gitmektir. Ey büyük Atatürk! Açtığın yolda, gösterdiğin hedefe durmadan yürüyeceğime ant içerim.

Varlığım Türk varlığına armağan olsun.

Son günlerde manidar kelimesi çok sık kullanılıyor. Manidar kelimesinin manası anlamlı, anlamlı bakış manasına geliyor. Yapılan operasyonların seçim arifesinde yapılması manidarmış. Bu yolsuzluk operasyonu her türlü sıfatlarla değerlendirildi. İktidara göre bu operasyonların bu dönemde yapılması manidar olabilir. Amma bu operasyonlara darbe denilmesi de bizlere manidar geliyor. Yolsuzluk ve rüşvetin ortaya çıkarılması için yapılan operasyonları darbe ile bağdaştırılması yanlıştır. Yolsuzluk ve rüşvet olaylarının ortaya çıkarılması hem ülke, hem millet, hem de demokrasi için önemlidir. Ayrıca inançlı bir toplum içinde önem arz etmekte dedir.

İktidar için normal olanlar vatandaş için manidardır. Yolsuzluk ve rüşvet olaylarının ortaya çıkarılması millet için normaldir. İktidar için manidarmış. Operasyonu yaptıran savcının görevden alınması millet için manidardır. İktidar için normal olabilir. Yolsuzluk olaylarının üzerini örtmek için yalan söylemek vatandaş için manidardır. Para sayma makinesini, para kasalarını ve parları başkaları koydu demek ve bunu inatla savunmak. Bu olayların faili olanların beyanlarını dahi kabul etmemek manidardır. Oğlum iş yerlerini kapattı. O kasalar oradan gelen kasalar. Para ise oğlum villasını sattı. Onun parası demesine rağmen. Bu komplodur onları oraya dış güçler koydu. Demek millete bu söylemler manidar geliyor. Amma söyleyenler için normal sayılıyor.  

Bu yolsuzluk ve rüşvet operasyonundan sonra yapılanların demokrasi ile uzaktan yakından alakası kalmamıştır. Olmayan demokrasi tamamen rafa kaldırılmıştır. Adalet çökertilmiştir. Hala yargı ile uğraşılıyor. Onların “topu tüfeği varsa. Bizim Allah’ımız var. Allah bize yeter” demekle olmuyor bu işler. O zaman Allahın emirlerine uymak gerekir. Müslümanlıkta yolsuzluk var mıdır? Adaletsizlik var mıdır? Komşuyu komşuya düşman etmek var mıdır? Rüşvet almak helal midir? Müslümanların adalette örnek alacakları adalet hazreti Ömer’in (r.a) adaletidir. Çalışırken devletin mumunu, kendi işini yaparken kendi mumunu kullanması örnek alınacak bir olaydır. Hazreti Ömer vali tayin etmek için bir adamı davet eder. Adamla konuşurken içeriye bir çocuk girer. Hazreti Ömer bu çocuğu öper. Adam “ya Ömer sen bu çocuğu öptün” Hz Ömer “evet öptüm” der. Adam “benim üç çocuğum var. Şimdiye kadar hiç birisini bir defa öpmedim” der. “Hükmü altındakilere merhamet ve şefkati olmayanın, başkasına karşı merhameti ve şefkati olmaz” diyerek. Vali atamak için davet ettiği adamı vali atamaktan vazgeçer. İşte örnek alınacak bir davranış. Bizde böyle bir olay olabilir mi? Hâlbuki İslamiyet’i yaşayan kişilerin bu gibi olayları örnek alması gerekir. Bazı kişiler var. Şeriat istiyoruz diyorlar. Ülkede şeriat uygulanmaya başlandı diyelim. Hırsızlık yapanın şeriat kanunlarına göre eli kesilir. Yolsuzlukta bir nevi hırsızlıktır. Bu yapılan yolsuzluk olaylarındaki kişilerin eli kesilir. Bu bakan çocuğu diye buna mani olunacak mıydı?

Şimdi anayasanın 138. Maddesi ihlal ediliyor. Hiçbir organ, makam, merci veya kişi yargı yetkisinin kullanılmasında, mahkemelere ve hâkimlere emir ve talimat veremez. Genelge gönderemez, tavsiye ve telkinde bulunamaz. Denilmekte dedir. İktidar HSYK’nın yapısını değiştiriyor. Bu değişikliğin anayasaya aykırı olduğunu bilerek bu değişikliği yapmaya çalışıyor. Muhalefetin anayasa mahkemesine gideceğini ve anayasa mahkemesinde bu değişikliğin iptal edeceğini bile bile bu değişikliği yapıyorlar. Çünkü anaysa mahkemesinin iptal etmesi geriye dönük işlemeyeceğini biliyorlar. Anayasa mahkemesinin bu değişikliği incelemesi ayları bulur. Çünkü değişikliği hemen yürürlüğe sokarlar. Böylece de atı alan Üsküdar’ı çoktan geçmiş olur. Bu değişiklikte millete manidar geliyor. Yapılan bu yolsuzluk ve rüşvet operasyonları darbe ise. HSYK’nin adalet bakanlığı emrine alınması da yargıda bir darbedir. Bu işin daha kolay tarafı var. Kaldırın bütün mahkemeleri hepsini olsun. İleri demokrasiler böyle oluyor herhalde. Bir işi bilmeden yapmak makul karşılanır. Fakat bilerek. Arkadan dolaşarak yapılması af edilemez. Demokrasilerde böyle milleti oyuna getirmek yoktur. Amma burası Türkiye iktidar için her yol mubahtır. İktidarın manidar gördüğü olaylar. Millet tarafından normaldir. Milletin manidar gördüğü olaylarda iktidar tarafından normal sayılıyor. Böyle anormal bir karmaşa yaşanıyor ülkede. Bindik alamete gidiyoruz kıyamete Allah sonumuzu hayır eyleye. Saygılarımla.

Yaşasın Türkiye Cumhuriyeti! Yalasın Atatürk milliyetçiliği! Yaşasın Türk milleti! Yaşasın Atatürk sevdalıları!

   NE MUTLU TÜRKÜM DİYENE !   

14 – 01 – 2014 Mustafa KOÇAL

  • BIST 100

    9548,09%-1,36
  • DOLAR

    32,51% 0,30
  • EURO

    34,56% 0,25
  • GRAM ALTIN

    2496,03% 0,53
  • Ç. ALTIN

    4153,32% 1,65
  • Çarşamba 25.8 ° / 13.4 ° false
  • Perşembe 23.1 ° / 11.9 ° Bölgesel düzensiz yağmur yağışlı
  • Cuma 23 ° / 11.1 ° Bölgesel düzensiz yağmur yağışlı

Balıkesir

17.04.2024

  • İMSAK 04:51
  • GÜNEŞ 06:21
  • ÖĞLE 13:13
  • İKİNDİ 16:56
  • AKŞAM 19:55
  • YATSI 21:19