Küçük insanın kafasında kırk tilki vardır.
Ama kuyrukları birbirine dolanır.
Küçük insan sorgulamaz.
Dilinde soru edatı yoktur.
Ne, neden, niçin, nasıl, ne zaman? soruları küçük adamın dilinde dolaşmaz.
Küçük insan, söyleneni dinler, istenileni yapar.
Küçük insan, gülmesini ve ağlamasını iyi bilir.
Hemen güler, hemen ağlar.
İyi bir tiyatro oyuncusudur.
Küçük insan, hep korkar.
Sözden, yasadan, güçten?
Küçük insan, hep büyük insanın koltuğuna sığınır.
Bulamazsa başka yerine sığınır.
Küçük insan, büyük olduğunu ve kendi koltuğu olduğunu bilmez.
Küçük insanın, büyük sözlere ve büyük düşlere ihtiyacı yoktur.
Küçük insan, cennete gideceğine inanır.
Oysa cennet, çoktan ele geçirilmiştir, büyüklerce.
Küçük insanın yükü ağırdır.
Büyük insanda olmayan kutsallar, küçük insanlara yüklenir.
Vatan, millet, din, devlet, bayrak gibi?
Küçük insan, tutsaklığını bilmez.
Küçük insan, tehlikeli insandır.
İnandığı şey için ölüme de gider, öldürür de.
Ben, küçük insandan korkarım.