Efendiydi.
Çelebiydi.
Kızdı mı ağız dolusu küfrü basardı.
Hayvanı, doğayı, insanı severdi. Hele insan olana tapardı.
Kitabı severdi.
Ama kitapsızlara bayılırdı.
Bilgi yüklüydü bilinci.
Sanata vurgundu.
Hele tiyatroya.
Okur, soru sorar, soru sorar okur, tekrar okur yine soru sorardı.
Şakacıydı.
Ortalığı çınlatırdı kahkahası.
Hayatı taşımayı sevmezdi, yük etmezdi hayatı kendisine.
Basar küfrü geçerdi.
Hiç parası olmadı.
Her şeyi taksitti.
Hayatı gibi.
Hiçbir şeyi yoktu, tapu nedir bilmezdi.
Bir bahçeydi düşü, küçük bir bahçe, ortasında da bir kiraz ağacı?
Ak çiçekler altında toprak masada bir duble rakı.
Olmadı.
Her kötü, çirkin, alçak, namussuz, pısırık, hırsız insanın düşmanıydı.
Sosyalistti.
Çalışan ve üretene saygı duyardı.
Adı emekçi olanı severdi.
Bir ağlamayı sevmezdi bir de ağlatanı.
Yaşamaktı derdi
İnsan gibi yaşamak ve bir de yaşatmak insan gibi.
?Değişim? derdi de başka bir şey demezdi.
Devrimi severdi.
Ama anarşiye bayılırdı.
Biri´ydi.