1 Kasım seçimlerinde iktidar istikrarı bozmayın. Ülkenin istikrara kavuşması için. Bizim iktidar olmamız gerekir çağrısına uyarak. İstikrar için verdiğiniz oyların nelere mal olduğunu gördünüz mü? Her gün 3-5 şehit gelmesinden dolayı vicdanen müsterih olmadığınız kanısındayım. Çünkü sizler istikrar sağlansın diye oy verdiniz. Fakat iktidar bu istikrarı sağlayamadı. AKP 2002 senesinde iktidara geldiğinde 7 şehit verilmiş idi. Seneler geçtikçe şehit sayımız önce iki haneli rakamlara çıktı. Sonra üç haneli rakamlara çıktı. Sonra PKK ile anlaşarak eylemsizlik dönemi başlatıldı. Sonra PKK ile yapılan o anlaşma bozuldu. Sonra tekrar anlaşma neticesinde barış süreci başlatıldı. 7 Haziran seçiminden sonra verdiğimiz şehit sayısı 260´şı geçti. Geldiğimiz aşamada günde 5 şehit verdiğimiz günler oluyor. Bu nasıl istikrar sağlamaktır. Cumhurbaşkanı ?ülke kan gölüne döndü. Bu ancak başkanlıkla halledilir? diyor. Yani başkanlık olmazsa bu olaylar durmaz demektir. Bir yerde başkanlık işin oy avcılığı yapılıyor.
Şimdi daha ilçelerde hâkimiyet sağlanmamış olmasına rağmen. Başbakan ?sur ilçesini İspanyanın bir kenti olan teloda gibi yapacağız? diyor. Sanki oralardaki ilçeler de devlet güvenliği sağlamış da yaraları sarmaya sıra gelmiş gibi konuşuyor. Silopi ye ilk defa giriliyor diyor. Daha önce hiç Silopi ye girilmemiş gibi söylüyor. Silopi, Cizre, Nusaybin, sur gibi ilçelere barış süreci döneminde. Hendekler açıldı! Barikatlar kuruldu! Menfezlere ve yerleşim birimlerine kablolu bomba sistemleri döşendi. Evden eve tüneller barış süreci döneminde yapıldı. Askere ve polise hiçbir şeye karışmayın dendi. Silopi ye ilk defa giriliyor demekle ne kast ediliyor. Yani bizden önceki dönemlerde bunlar yapıldı. Denilmek mi isteniyor. Barış sürecine karşı çıkanlar hain ilan edildi. Şimdi karşı çıkanların haklılığı ortaya çıkmıştır.
Tekrar şu istikrar meselesine dönelim. Ne denildi? Koalisyonlarla bu ülke yönetilmez. İstikrarın sağlanması için tek partinin yani bizim iktidarda olmamız gerekir denilmedi mi? Vatandaş istikrar ile kandırıldı mı? Kandırılmadı demek mümkün değil. Vatandaş iyi niyetle istikrar bozulmasın diye oy vermedi mi? İktidar PKK´nın itirafçılarını gizli tanık yapamadı mı? Bu gizli tanıkların ifadelerine dayanılarak, yüzlerce kişi yargılanıp, cezaya çarptırılmadı mı? Sonra onların gizil tanık olduğu mahkeme çökmedi mi? Ceza alanların hepsi berat ettirilmedi mi? O gizli tanıklar kimi kandırdılar? İktidar onları gizli tanık yaptığına göre. İktidar kandırılmış olmadı mı? Cemaat ile araları bozulmadan önce. Can ciğer kuzu sarması değiller miydi? Ne istediniz de vermedik? Denilmedi mi? Araları bozulunca cemaat için bizi kandırdılar denilmedi mi? Yapılan anlaşmaya göre PKK sınır dışına çıkacaktı. Sonra çıkmadığı anlaşıldı. PKK bizi kandırdı denilmedi mi? Sonra başbakan kendisi bunu itiraf etmedi mi? ? PKK´nın çıkmadığını biliyorduk. Millette infial uyandırmasın diye söylemedik? demedi mi? Şimdi toparlayacak olursak. PKK itirafçıları iktidarı kandırdı! Cemaat kandırdı! PKK kandırdı! Herkes iktidarı kandırdı. İktidarda milleti kandırdı. Ve kandırmaya da devam ediyorlar. İstikrar bozulmasın! Biz olmazsak istikrar sağlanamaz diye milleti kandırmadılar mı? Buyrun şimdi yine başka bir malzeme ile yine kandırmaya çalışıyorlar.
Ülke kan gölüne döndü. Bunu ancak başkan halledebilir diyerek. Milleti yine kandırmaya çalışıyorlar. Şayet ülke başkanlık sistemine geçmez ise kaos olurmuş. Bunu iktidarın yandaş medyası söylüyor. Cumhurbaşkanının söylemi de bunu ifade ediyor. Ülke kan gölüne döndü. Bu ancak başkanla aşılabilinir demek. Ayni kapıya çıkmıyor mu? Cumhurbaşkanı güney Amerika ülkelerine gitti. Buralarda uygulanan başkanlık sistemi ile yönetilen ülkeleri ziyaret edecek. Başkanlık sistemi hakkında bilgi edinecektir. Fakat oralardan aldığı bilgilerin hiç birisini Türkiye de uygulanacak başkanlık sisteminde uygulanmayacaktır. Kendi kafalarında nasıl bir başkanlık sistemi hayal ediyorlarsa ona göre başkanlık sistemi yapılacaktır. Zaten bunu açıkça söylediler. Türkiye ye özgü bir başkanlık sistemi olacağını ifade ettiler. Anayasa yerli ve milli olacağına göre. Başkanlık sistemi de yerli ve milli bir başkanlık sistemi olacaktır.
Bu gün ne yazık ki yine 5 şehit haberi geldi. Allah´ım bize şehit haberleri gelmeyen günleri görmeyi nasip etsin. Şehitlerimize Allahtan rahmet, ailelerine sevenlerine ve milletimize sabırlar vesin. Ülkemizin başı sağ olsun. Şu ülkenin haline bakın PKK bizim özel hareketçilerimizi şehit etmek için. Sırp keskin nişancılar ithal ediyor. Bunlar bu ülkeye nasıl giriyor. Buda gösteriyor ki sınırlarımız delik deşik olmuş. Benim askerimi polisimi acımadan şehit eden şerefsizlere ben acımam ne gerekiyorsa yapılmalıdır. Siviller oralardan çıkarılmalı. Ondan sonra oralar yerle bir edilmesi için bombalanmalıdır. Bize acımayana biz denen acıyalım. Nasıl olsa harabeye dönen o yerleri öylede olsa. Böylede olsa devlet inşa edecek. Hiç değilse askerimizi polisimizi kurtarmış oluruz. Hiç kimse onların mesleklerinin fıtratında bunlar var demesin. Önce biz elimizdeki bütün imkânları kullanalım. Önce siviller tahliye edilsin. Ondan sonra havadan bombalansın. Bu imkânımız vardır. Ne bu ya her gün şehitlerimizle birlikte bizler de ölüyoruz. Bu kadar alçaklın namussuzluk olmaz. Dışarıdan keskin nişancı getirmek ne demek oluyor? Allah güvenlik güçlerimizi kazadan beladan korusun. Rabbim güç kuvvet versin. Ana babayı evlatsız. Çocukları babasız kadınlarımızı eşsiz bırakan bu şerefsizlerin Allah bin türlü belasını versin. Saygılarımla.
NE MUTLU TÜRKÜM DİYENE! 02 ? 02 ? 2016 Mustafa KOÇAL
