Bu ülkeyi 14 senedir kim yönetiyor? Ve hangi anayasa ile yönetiyor? Ve AKP iktidara geldiğinden beri anayasadan şikâyet eder. Bu anayasadan kurtulmalıyız. Sivil bir anayasa yapılmalıdır derler. Anayasanın maddelerinin nerede ise yarısını değiştirirler. Fakat ciddi bir şekilde yeni anayasa yapma girişiminde bulunmazlar. 2011 senesinde yapılan seçimlerde vatandaşa anayasadan dert yanarak oy istediler. Bu anaysa ile olmuyor bu anayasayı değiştireceğiz dediler. Seçimlerden sonra anayasa uzlaşma komisyonu kurdular. Bu komisyonu AKP´li üyeler çalıştırmadı. Komisyon çalışmalarına ara verdi. Meclis başkanı devreye girdi. Komisyon tekrar çalışmaya başladı. Bu sefer komisyondan çekildiler. Anayasa konusunda ciddi bir çalışma yapmadılar. Çünkü anayasanın kendilerinin yapacağı işleri engelleyen maddelerini değiştirmişlerdi. Bu güne geldiğimizde ülke yönetilemez hale geldi? Neden? Anayasa yüzünden. Pekiyi 14 senedir bu ülkeyi yöneten AKP değil mi? AKP trenine sonradan binen ve başbakan yardımcısı olan Numan Kurtulmuş. ?Türkiye artık 12 Eylül Anayasası´nın ülkeye vermiş olduğu bu ortamda yürütülemez, yönetilemez bir ülkedir? diyor. İktidarın aczi yetini ortaya koymuş oluyor. Numan Kurtulmuş sözlerine açıklık getiriyor. ? 12 Eylül sistemini değiştirmek, 12 Eylülün ortaya koyduğu o askeri cunta mantığı içersinde hazırlanmış anayasayı değiştirmek bu parlamentonun vazifesidir. Türkiye´nin yönetilemez olmaktan çıkarılmasıdır? diyor. Ve ağzındaki baklayı çıkarıyor. ?Bunun yollarından birisi de etkin bir yürütmenin sağlanmasıdır. Etkin yürütmenin sağlanmasının en önemli araçlarından birisi bireysel başkanlık sistemidir?. Diyor. Şimdiye kadar yönetilebilinen bir ülke idiydi de şimdimi yönetilemeyen ülke oldu? Lafı evelemeden gevelemeden başkanlık sistemine getirmiyor. Yönetilemez olasının sebebini anayasada arayarak. Hem anayasayı kötülüyor. Hem de başkanlık sistemini övmüş oluyor. Zaten uzun zamandır başkanlık sistemi ile yatıyoruz. Başkanlık sistemi ile kalkıyoruz. Neye rağmen? Doğudan her gün üç dört şehidin gelmesine rağmen, başkanlık sistemi ile uğraşıyoruz. Doğuda olan olayları hiç düşünen yok. İllaki de başkanlık deniyor. Başka bir şey denilmiyor. Başkanlık sistemini öyle bir duruma getirdiler ki. Millet aman başkanlık sistemi olsunda bu olaylardan kurtulalım durumuna getirdiler. Başkanlık sistemi gelince ortalık süt limon olacakmış havası yaratılmaya çalışılıyor. 1 Kasım seçimlerinde de ayni hava estirildi. Ne oldu? 1 Kasımdan sonra 50´nin üzerinde şehit verdik. Artık milletin hisleri ile oynayarak bir yere varılamayacağı anlaşılmıştır. İzlenen politikanın değişmesi gerekiyor. Terör örgütü ile ve terör örgütünün uzantıları ile bu kadar yüzgöz olunduktan sonra izlenen bu politika ile bir yere varılamaz. Onun için mutlaka izlenecek politikanın değişmesi gerekir.
Başkanlık sisteminde örnek Amerikan başkanlık sisteminin alınacağı söyleniyor. Bu kabul edileceği ileri sürülen ABD başkanlık sistemindeki en önemli maddeleri değiştirilerek uygulanacağı açıkça ortadadır.
1- ABD de federal yapı var. Türkiye de üniter yapı olacak.
2- ABD de bir senato ve temsilciler meclisi var. Türkiye de tek meclis olacak.
3- ABD de Başkanın kongre´yi fesih etme yetkisi yok. AKP´nin öngördüğü sistemde ise başkanın meclisi fesih etme yetkisi var.
4- Ancak bu durumda başkanın da görev süresi sona erecek.
5- Başkan 5 yıl için seçilecek. En fazla iki dönem başkanlık yapabilecek.
6- Parlamento, başkanı soru önergeleri ile denetleyemeyecek.
7- Yüksek yargı mensuplarını başkan ve parlamento birlikte seçecek. Parlamentonun görevi ise başkanın ihtiyaç duyduğu kanunları çıkarmak olacak.
Böyle bir başkanlık sistemi Türkiye ye özgü bir başkanlık sistemi olacak demektir. Benim bildiği kanunlar başkanın ihtiyaç duyduğu değil toplumun ihtiyaç duyduğu kanunları yapmaktır. Başkan düşünecek taşınacak aklına bir kanun gelecek. Bu kanunu çıkarın diyecek. Parlamento da o kanunu çıkaracak. Yani kukla bir parlamento olacak. Diyelim ki başkan ülkede yapılan yolsuzlukların araştırılması yapılamayacak diye bir kanun çıkarın dedi. Parlamento bu kanunu çıkaracak mı? Parlamento biz böyle bir kanun çıkaramayız dedi? Ne olacak? Başkanın parlamentoyu fesih etmeye yetkisi var. O zaman başkan parlamentoyu fesih mi edecek? Bu ülkeyi parlamentosuz yönetmek demektir. Başkan soru önergeleri ile denetlenemeyecek. Başkanı kim denetleyecek? Denetimsiz bir yönetimin olması demek ülkeyi tek kişinin yönetmesi demektir. Başkanın her istediğini yapması demektir. Tamda bizim ülkemize uyan bir başkanlık sistemi olacak. Çünkü AKP hiçbir makam tarafından denetlenmesini istemiyor. Hiçbir olay için başka bir kuruma ve kuruluşa fikir danışmayı istemiyor. Şimdiye kadar. Biz biliriz! Siz bilmezsiniz! Mantığı ile bu günlere gelindi. Biz yaparsak olur! Örnek terör konusun da. Mecliste hiçbir fikir alışverişi olmamıştır. Hâlbuki bu ülkenin sorunudur. Barış süreci mecliste tartışıldı mı? Tartışılmadı! Tartışılmış olsaydı. Barış sürecinde PKK´ya bu kadar iyimser davranılmazdı. Hiç değilse barış süreci bir ekip tarafından takip edilirdi. Ne oldu? Biz yaparsak olur düşüncesi ülkeyi ne hale getirdi. Bu iktidar yaptıklarından sorgulanmamak için başkanlık sistemi üzerinde bu kadar duruyor. Yine şehitlerimiz var. Şehitlerimize Allahtan rahmet ailelerine sevenlerine milletimize sabırlar, yarlı olanlara da acil şifalar diliyorum. Saygılarımla.
NE MUTLU TÜRKÜMDİYENE! 11- 01- 2016 Mustafa KOÇAL
