Mustafa KOÇAL (BALIKESİR RÜZGARI)


İKTİDARIN AKLI BAŞINA YENİ GELDİ

İKTİDARIN AKLI BAŞINA YENİ GELDİ


Senelerdir söylüyoruz! Bu sorun devletin sorunudur diye. Fakat iktidar devlet sorunu olan bir meseleyi kendi partisinin sorunu gibi görerek kendi gurubunda bu sorunu çözmeye çalıştı. Biz yaparsak olur. Bu işleri biz biliriz. Siz bu işlerden anlamazsınız diyerek bu günlere geldik. Şimdi devlet sorunu olan bu Kürt meselesini, mecliste çözmeye karar verdiler. Bu çok geç kalınmış bir karardır. Tutturdular bir barış süreci diye. Nedir bu barış süreci? Diyenlere hiç itibar etmediler. Barış sürecinin ne olduğunu neler içerdiğini AKP´nin içerisinde dahi bilen çok az kişi vardı. Meclisin çözeceği sorunu 5-6 kişi ile çözmeye kalktılar. Onu da yüzlerine gözlerine bulaştırdılar. Çözümü çözümsüzlük durumuna getirdiler. Şayet barış süreci denen bu süreç meclise gelmiş olsaydı? İçeriği herkes tarafından bilinecekti. Ve sürecin içerikleri mecliste görüşülecekti. Çok biliyorum diyen. Her zaman en çok yanlış yapandır. Ne yazık ki iktidar bu hatayı yaptı. Süreç mecliste görüşülmüş olsaydı. Ne bu gün o kablolu bomba sistemleri döşenirdi. Ne de PKK şehirlere yerleşebilirdi. Çünkü meclis askerden operasyon yetkisinin alınmasını kabul etmezdi. Asker arama tarama işlemlerine devam ederdi. Asker PKK militanları köylere yerleşti. Şehir ve kazaların yakınlarında dolaşıyor. Emir verin bunları buralardan def edelim teklifinde bulunduğu halde. Sakın barış sürecine zarar verecek bir eylemde bulunmayın denildi. Bunlar bu meselenin mecliste görüşülmemesinden kaynaklandı. Böyle olunca da bu günkü bu elim olaylar başımıza geldi. Burada sorumlu kimdir? Bu sorunu kendi başına halletmeye çalışan iktidardır. Bu olayları incelemek için. Nereden başlarsanız başlayınız sizi getirdiği yer barış süreci oluyor. Böylelikle de çözümsüzlüğün yaratılmasını en önemli etkeni barış süreci oluyor.

Bu konunun çözüm yeri meclistir diye. Ben dahi bunu defalarca yazdım. Görünen köy kılavuz istemez derler. İktidar illaki ben halledeceğim diye tutturdu. Devlet yönetiminde ben yoktur. Meclis vardır. İktidar meclisi hiçbir zaman gale almadı. Bunun içinde yaptıkları kanunların çoğu anayasa tarafından iptal edildi. Çıkan kanunları CHP anayasa mahkemesine götürüyordu. Anayasa mahkemesi de iptal ediyordu. İktidar da CHP kanunları anayasa mahkemesine götürüyor diye kızıyordu. Böyle bir ülke yönetimi olur mu? Meclis varken ve meclis çalışmaları devam ederken. Şimdi iktidar kanun kuvvetinde kararnameler çıkarıyor. Bunu anlamak mümkün değil. Çünkü o kanun kuvvetinde kararnameleri meclise getirseler meclisten belki geçmeyecektir. Çözüm mecliste aranacağına göre. Şimdi terörün birden nasıl patlak verdiği ortaya çıkacaktır. Bu terör olaylarının başlamasının araştırılması için. Muhalefet mecliste araştırma komisyonu kurulması için. Meclis başkanlığına önerge verdi. Bu Önerge AKP´nin oyları ile ret edildi. Şimdi bu komisyon kurulabilinir. Barış sürecinin içerikleri meclise gelmesi gerekiyor. Çünkü ülke bu duruma barış sürecinden dolayı geldiği için mutlaka mecliste gündeme gelmesi gerekir. Bu görüşmelerde mecliste çok olaylar olur gibi geliyor.

Şimdi çözümü meclise getirmek demek, biz bu işi beceremedik demektir. Yapılan yanlışlıkları kabul etmektir. Yanlıştan dönmek erdemliktir. Fakat bu erdemlik ülkeye çok acıların çekilmesine sebep olmuştur. Hep biz biliriz denilmesinden buralara gelindi. Hatırlarsınız bir âlimler gurubu çıktı. Biz hükümet ile PKK arsında arabuluculuk yapacağız dediler. O dönemde başbakan Tayyip Erdoğan ile görüştüler. Diyarbakır´a gittiler. Orada kimlerle görüştülerse görüştüler Ankara ya döndüler. Başbakan Tayyip Erdoğan ile tekrar görüştüler. Bu görüşmeden sonra başbakan Tayyip Erdoğan ben Diyarbakır´a gideceğim dedi. Bitmeyen TOKİ evlerinin anahtar teslim töreni yapılarak anahtarları teslim edildi. Burada halka konuşan Tayyip Erdoğan şöyle dedi. ? Kürt sorunu benim sorunum. Bunu ben halledeceğim. Devlet hata yağmıştır? dedi.

Ta o zamandan Kürt sorununu kendisi halletmek için. Hiç kimseyi bu işin içerisine sokmadı. O zaman verdiği sözü yerine getirmeye çalıştı. Amma ters tepti. Ülke bu hele geldi. PKK ya şirin gözükülmeye çalışırken. Bu olayı alkışlayanlar vardı. Ayni kişiler şimdi yine alkışlıyor. Bunun ikisinden biri yanlış. Bunlar yanlışı da alkışlıyor. Doğruyu da alkışlıyor. Buna körü körüne bir şeyi kabullenmek denir. Biz o zaman yanlış diyorduk. Şimdi doğrusu yapılıyor diyoruz.

Bu olayın mecliste çözülmesi gerektiğini söylüyorduk. Amma o körü körüne kabul edenler. Bu durumu alkışlıyordu. Biz şimdi mecliste çözülmesinin gündeme gelmesini alkışlıyoruz. Öbürleri de alkışlıyor. Millet yanar döner oldu. İki tane doğru olmaz. Bir doğru vardır. Ülke ne kaybediyorsa bu yanardönerlerden yüzünden kaybediyor. Artık bu kadar yanlışlar oraya serilmişken. Her halde doğruyu bulacaklardır. İşte o zaman ülke selamete çıkacaktır saygılarımla.

NE MUTLU TÜRKÜM DİYENE! 06- 02- 2016 Mustafa KOÇAL

  • BIST 100

    9716,77%-0,05
  • DOLAR

    32,49% -0,15
  • EURO

    34,89% 0,27
  • GRAM ALTIN

    2437,17% 0,59
  • Ç. ALTIN

    3991,84% -0,04
  • Perşembe 21.3 ° / 10.9 ° Güneşli
  • Cuma 20.9 ° / 10.4 ° Güneşli
  • Cumartesi 22.1 ° / 9.9 ° Güneşli

Balıkesir

25.04.2024

  • İMSAK 04:37
  • GÜNEŞ 06:10
  • ÖĞLE 13:11
  • İKİNDİ 16:58
  • AKŞAM 20:03
  • YATSI 21:30