Gerçekte bilene- öğrenmeye açık olana-görebilene her şey o kadar net ki!
Ama, bilmek için önce soruşturmak ve fark etmek gerekir.
Arkası çorap söküğü gibi gelir.
Bir ülkede, adaletin en büyük düşmanları, fark etmedikleri ve bilmedikleri için kendi halinden memnun olan zavallılardır. Orada insanlar sürü misali birbirine benzer! Zaten bir yerde, herkes birbirine benziyorsa, orada kimse yok demektir.
Örnek AKP!
AKP’de Saray ne düşünürse, anında herkes aynı şeyi düşünür ve savunur.
Biat etmek, şartsız itaat etmek bunu gerektirir. Dikkat edin AKP’de herkes birbirine benzer, tipleri konuşmaları davranışları aynıdır. Aykırı tek ses duyamazsınız. Bir an için AKP Genel Başkanının sağlık nedeniyle devre dışı kaldığını düşünün, orada kimse kalmaz!
İhvan yani Arapça adıyla İhvan-ı Müslimin!
1928 yılında, Masonik bir yapıda gizli bir örgüt olarak kurulan İhvan’ın asıl amacı, İslam dünyasına Hilafeti yeniden getirmektir.
Büyük Atatürk’ün 1924 yılında Hilafeti kaldırması üzerine, İngiltere tarafından kurduruldu bu İhvan denen illet. Emperyalistlerin kullanmaları için ideal bir yapı! Tıpkı FETÖ gibi! (Bu yüzden AKP ve FETÖ aynı menzile yürüyorlar!)
İhvan’a göre “Cumhuriyet ve Demokrasi” şeytan işidir. Gücün halka verilmesi kabul edilemez! “Hakimiyet Allah’ındır.” Yeryüzündeki kullanıcısı da Halife olmalıdır! Hilafet projesinde, lidere koşulsuz biat, dava yolunda ölümü kutsayan bir anlayış vardır. (AKP’de olduğu gibi)
Büyük Ortadoğu Projesi adıyla başlatılan Arap Baharları operasyonlarının başrolünde İhvan vardı.
Mursi ile Mısır (Mursi İhvan yöneticisi idi), El-Beşir ile Sudan (El Beşir İhvan yöneticisiydi), Erdoğan ile Türkiye (Erdoğan, hala BOP Eşbaşkanı), BOP’un önemli aktörleridir.
Bilmem hatırlar mısınız?
1985 yılında, 35 yıl önce Türkiye’ye gelen Gülbettin Hikmetyar’ın dizinin dibinde yerde oturan Erdoğan fotoğrafı yayınlanmıştı!
İşte o Hikmetyar, Afganistan Kabil’de İhvan’ın şubesini kurdu. Daha sonra CIA ile ortak olarak eroin işine girdi. Pakistan gizli örgütü ISI ile de ortak laboratuvar kurup, çuvalla dolar kazandı.
Hikmetyar, daha sonra El-Kaide terör örgütünün ikinci adamı oldu!
ABD’nin ve dostlarının (!) Suriye’deki planı şu idi; Beşar Esad devrilecek yerine İhvan iktidarı gelecekti! (Bu hesaba göre, bir haftada Şam Muaviye camisinde namaz kılınacaktı ama plan tutmadı!)
Değerli Okurlar;
Sizlerden ricam şudur. Lütfen bu yazılanların doğruluğunu araştırın ve bu bilgilerin ışığında, Assam denen kuruluşu, SADAT denen yılan yuvasını, ibadete zaten açık olan Ayasofya’nın bir fetih benzetmesiyle yeniden ibadete açılmasını, İhvan fedaisi Ali Erbaş’ın kılıçla vermek istediği mesajı, Erdoğan’ın ve adamlarının sürekli olarak Atatürk’e hakaret etmelerini, Komutanların resmi üniforma ile camiye gitmelerini, Yargıtay Başsavcılığının suskunluğunu, lütfen yeniden değerlendirin.
Benim yıllardır yazdığım gibi, yorumum şudur;
AKP Genel Başkanı süratle İran tipi bir Federe İslam Devletine gitmektedir.
Son darbe vurulmak üzeredir. Bu gidişte oynanan oyun, Osmanlı’nın çok uluslu hilafet modeline geçiş sırasında, lidere sorgulanamaz ve süresiz bir otorite sağlamak ve Türk Milletine korku salmaktır…
Türkiye, Cumhuriyet Tarihi boyunca böylesine ağır ve ciddi bir iç-dış tehditle karşı karşıya kalmadı. Muhalefet partilerinin bu durumda dahi, Türk Milletine umut vermekten çok uzak olmaları, insanda “sanki bunlar da gizli ortaklarmış” gibi (İnce) bir düşünce uyandırmıyor mu? Sizce?
Bizler, Çoban Ateşi Hareketi Gönüllüleri olarak bu oyunu bozacağız, bozarız.
Lütfen biraz sabır. Siyasette en önemli faktör zamanlamadır. Bizi sıkıştırıp yanlış adım attırmayınız. Bu beladan beraberce, birlik içinde, Kuvayı Milli ruhu ile ülkeyi çekip çıkaracağız.
Sağlık ve başarı dileklerimle 05 Ağustos 2020
Rifat Serdaroğlu
