8 Nisan Pazar günü, Ankara Tabip Odası seçimleri, Cumhuriyetin Tıp Fakültesinin tarihi binasında sessiz sedasız yapıldı. Seçimlere üç grup katıldı. Çağdaş Hekimler, Hekimiz Biz ve Türk Hekimleri Birliği?
Ankara´da 13 bin doktorun üyesi olduğu Ankara Tabip Odası seçimlerine sadece 2458 hekim katılım sağlayıp oy kullandı. Bunlardan 1542 oy alan Çağdaş Hekimler Grubu, listelerinde bulunan tüm hekimlerin Tabip Odası Yönetimi, Onur Kurulu ve Delege olarak seçilmesini sağlayarak yola devam dedi. Dr. Gülümser Heper ve arkadaşlarının öncülüğündeki Hekimiz Biz ile Milliyetçi Muhafazakar hekimler kaybettiler.
15 Nisan Pazar günü Ankara dışında kalan illerde seçim yapılacak. İstanbul´da yaklaşık 35 bin üyeden bakalım kaçı oy kullanacak? Benzer bir durum diğer illerde de söz konusu.
İyi de hekimler neden kendi meslek örgütlerinin seçimlerine kayıtsız kalıyor?
En önemli neden Türk Tabipleri Birliğinin bir meslek örgütü olarak işlevlerini yerine getirmeden siyaset yapmaya çalışması.
Ne demek bu?
Türk Tabipleri Birliği, Anayasa´nın 135. Maddesi´ne dayanılarak 6023 sayılı Türk Tabipleri Birliği Kanunu uyarınca kurulmuş bir meslek örgütüdür. Umumi Hıfzıssıhha Kanununun, Tıbbi Deontoloji Tüzüğünün uygulanması dışında, 6023 sayılı Kanun çerçevesinde verilen görevleri bulunmaktadır.
Örneğin, üyelerinin refah seviyesini koruyacak önlemleri almak, üyelerine iş alanı bulmak, üyelerinin iş alanlarının paylaşımını ve dağılımını adilce yapmak gibi bir görevi vardır. Bu görev 6023 sayılı yasanın 4. Maddesinin ?c? fıkrasında açıkça tanımlanmıştır.
Yasa açıkça ?üyelerine sahip çık, onlar arasında haksız ve gereksiz rekabete engel ol? demektedir.
Pekiyi TTB ve bünyesindeki Tabip Odaları ne yapmaktadır?
Hiçbir şey!
Oysa, 6023 sayılı Yasanın 59. Maddesinin ?e? fıkrası, TTB Merkez Konseyine, odaların iç işleyişleriyle ve gerek görülen diğer işlerle ilgili düzenleme ve talimatları Büyük Kongrenin onayına sunma görevi verirken, Büyük Kongreye de aynı yasanın 62. Maddesinin 4üncü, 9uncu ve11inci maddelerinde bu düzenleme ile talimatları inceleme ve tartışma görevi vermektedir.
Yani; TTB, hekimlik mesleğini uygulayanların iş alanları ile ilgili düzenleme yapma görev ve yetkisine sahiptir.
Oysa bugün en basit örneği ile hiçbir kamu kurumuyla ilişkisi olmadan özel muayenehanesinde Tıp Fakültesi diplomasıyla hekimlik mesleğini yapmak isteyen birinin hangi standartlarda bir mekanda, hangi araç gereçleri kullanarak çalışacağını belirleyen yönetmelik Sağlık Bakanlığına aittir ve ilgili Sağlık Müdürlüğü tarafından denetimleri yapılır. Tabip Odaları bu işe hiç karışmaz. Oysa bu konuda düzenleme çağdaş batılı demokrasilerde ve bizim gibi piyasa ekonomilerinde meslek örgütlerinin işidir.
Bir başka örnek vermek gerekirse; cebinde yeterli parası olan biri sağlık alanıyla ilgili hiçbir eğitim, bilgi veya deneyimi olmasa da dilediği büyüklükte bir sağlık işletmesi, hastane, görüntüleme merkezi veya tıbbi laboratuvar açabilir. Burada Sağlık Bakanlığının uygun ve gerekli gördüğü uzman hekimleri istihdam edebilir. Atacağı her adımda Sağlık Bakanlığınca verilecek ruhsatlara gereksinim duyar. Daha proje aşamasında Mimarlar Odası, İnşaat Mühendisleri Odası, Elektrik Mühendisleri Odası, Makine Mühendisleri Odası gibi meslek odalarına başvurusunu yapar ve projesini inceletip onaylatır. Tabip Odasına ise sadece işe aldığı hekimlerin Tabip Odası üyesi olup olmadığını gösteren bir belge düzenlenmesi için başvurur.
Bütün bunlara da Türk Tabipleri Birliği Merkez Konseyi ve Tabip Odaları sessiz kalır. Bu arada haksız ve gereksiz rekabet oluşur, hekim ve sağlık tesisi dağılımı kamuda olduğu gibi özel sağlık sektöründe de ülke genelinde dengesiz bir dağılım sergiler. Kimsenin umurunda değil?
Hani üyelerinin iş alanlarıyla ilgili düzenleme?
Hani Türk Tabipleri Birliğinin yasası?
Hani Umumi Hıfzıssıhha Kanunu?
Hani Deontoloji Tüzüğü?
Tık yok!
Bu arada ne olur biliyor musunuz?
Hekimler düzeyli bir şekilde birbirini yer? Televizyonlarda boy göstermek için özel hastanelerin hekimleri birbiriyle yarışır. Özel hastanelerin yüksek teknolojili, başka hastanelerde hele hele Devlet hastanelerinde hiç bulunmayan tetkik ve tedavi olanakları gururla anlatılır? Yetmez, internet siteleri açılır. İnternette her hastalık hakkında en mahrem mesleki bilgiler paylaşılır? Hastalar da gördükleri, duydukları ve okuduklarının beklentileriyle doktorun karşısına ?ama ben internette gördüm MR çekilmesi lazımmış? diye çıkar! Hekime ve sağlık çalışanlarına şiddet de alır başını gider!
TTB´yi yöneten zihniyet ise ?Sağlık Bakanlığının Odası Değil! Tabip Odası!? sloganıyla seçimleri kazanır sanki muhalefetin ana unsuruymuş gibi böbürlenerek bunu meslektaşlarıyla paylaşır!..
Tabip Odası mı kaldı ki; Türk Tabipleri Birliği kendi egemenlik alanını zaten tamamen Sağlık Bakanlığına terk etmiş? Sağlık Bakanlığının Odası olmanın ötesine geçmiş her türlü hakkından vaz geçmiş!
?Yeter artık? diye itiraz eden hekimlerin sessiz çığlıkları da bu kargaşada kaynar gider?
İşte tam o sırada, TTB Merkez Konseyi, insanların akıllarıyla değil de duygularıyla okuyacağı özenle kaleme alınmış bir basın açıklaması yapar? Toplum ayağa kalkar, hekimlere akla hayale gelmedik ithamlar, hakaretler yağdırılır? Garibim Ana Muhalefet Partisi, binbir zorluklarla toplamaya çalıştığı oyları, ikna etmenin eşiğine getirdiği vatandaşların desteğini, iktidara muhalefet ediyor gibi yapan ?yetmez ama evetçi? TTB´ye destek verebilmek adına kaybetmenin eşiğine gelir?
İşte tablo tam olarak budur?
Hekimler Türk Tabipleri Birliğini yöneten muhalif anlayışın bencil ve örtülü emelleri olan tutumu nedeniyle yalnız bırakılmıştır.
Hekimler, hekimleri sadece Türk Tabipleri Birliğini yöneten muhalif anlayıştan ibaret sanarak TTB´ye destek olanlar tarafından yalnız bırakılmıştır.
Hekimler, yalnız olduğunu düşünen hekimler tarafından yalnız bırakılmıştır.
İşte bu yüzden 13 bin üyenin sadece 2458´i Ankara Tabip Odası seçimlerinde oy kullanmıştır
Yeter artık! Duyun hekimlerin sessiz çığlığını! Muhalif olana muhalif olan ve çok daha güçlü muhalefet yapacak hekimler de var Türkiye´de!.. Biz varız ve hep olacağız! Doğrunun daha doğrusu olduğunu söyleye söyleye geliyoruz!
Duyun sesimiz ve yol açın, çünkü biz buradayız ve Ankara´ya TTB´yi değiştirmeye geliyoruz!
Dr. Birgi TUNA
birgituna@gmail.com
Balıkesir Tabip Odası
