Kova dolu gibi görünse de, Dibindeki delik kaçınılmaz sonun başlanğıcıdır.
Bandırma Fenerbahçeliler derneği en şaşahalı günlerinde henüs inşaatı tamamlanmayan Değirmen Cafe`nin arka bölümüne ruhsat alarak ilk lokalini açmıştı.
Derneğin üye sayısı 380 dolayında, Lokali kullanmak isteyen Fenerlilerin sayısı ise binleri buluyordu.
Heyecanlı başlangıçta Sarı Lacivert`li camianın birlik ve bütünlüğü adına taşın altına elini koymak isteyenler o kadar çoktu ki, Sahiplenme noktasındaki kimliklerin yakın markajına rağmen camia adına ortaya yüreklerini koymaktan hiç birisi yüksünmedi.
Zaman akıp giderken sevgi çemberini oluşturan halka da, Dolu kova`nın küçük deliğinden damla damla aktı, gitti.
Hem Şoför mahalli,hemde cam boyu isteyenler bile gün geldi, Bu performansa ayak uyduramadı ve Sarılacivert`li derneğin otobüs yolcuları bir bir döküldü.
Önce lokal Eken otel`e alındı..
Alındı alınmasına da, Ön masalar yine ayni isimlere tahsis edilince, Yeni gelen ürkek sempatizmanlar bu kamaraya pek alışamadı.
Az olduk biz olduk !..
Çok geçmedi televizyon başında alınan mağlubiyetlerin faturasını garsonlara çıkarttık!..
Sırça saraya gelemeyen sarısını kaybetmiş lacivertli kardeşler, Alınan derbiler sonrası coşkusunu Cumhuriyet alanında doyuma ulaştıramayıp, Aralarında görmedikleri Dernek yönetimine seslerini duyurmak için otelin önüne kadar yürüdükleri günleri gördük.
Olmadı kötü neticeleri pzitif`e çevirmek için bu kez lokali Marina ya taşıdık !...
ve evrim...
Yönetim kurullarında üye silme ile beklentileri örtüşmeyen kimlikler, Bulundukları mevkilerini bir bir kaybederken onlarında arkasında kimsenin olmadığını anlamış olmaları bile gerçeği değiştirmeye yetmedi.
Ve uçurumun önüne gelindiğinde, Düşmemek için pareşötlü birisine ihtiyaç olduğu anlaşıldı.
Bu cankurtaran Mert Eken`den başkası değildi.
Mert Eken aldığı görevi layıkı ile yerine getirme adına gerçekten çok fedakarlık yaptı.
129 üyesi bulunan Fenerbahçelilerin bu günkü kogresine sadece % 15 i bulan 22 kişinin katılması, Geçmişte dibi delinen kova da suyun kalmadığını göstergesi oldu.
Dr.Cihan Avaroğlu, Selçuk Kaban, Hakkı Alp, Eşref Alp gibi isiml yoktu.
Başkan Mert Eken faaliyet raporunda açıkladığı rakamlarla çok sevdiği renklerin aşkına taşın altına elini değilde vücuduğu koyduğunu gösterdi.
Yeterli mi !...
Elbette değil eksik olan en önemli şey S E V G İ yoktu, Ortam soğuk söylevler samimi değildi.
Gerçeğe tek parmak basan muhaseci Remzi Poyraz oldu.
``Bir lokalimiz olmaz sa, Fazla değil 5 yıl içersinde biter gideriz !...``
Doğru söze ne demeli..
Çözüm;
Bandırma`da Güneşte kalmış kar gibi hergeçen gün biraz daha eriyerek bitmesi kaçınılmaz spor kulüpleri taraftar dernekleri için tek çözüm, Camia içersinden işletmeciliği üstlenecek bir gönüllü`nün lokal fonksiyonunu hayata geçirmesidir.
Lokal olamadığı takdirde birlik ve bütünlüğü sağlamak mümkün değildir, Bir farafta konğre delegesi olarak İstanbuldaki karşılaşmalar Kombine izlenirken, Olayın Bandırma ekseninde yüzlerce taraftar kendi kaderi ile baş başa bırakılmaktadır.
Taraftarlık ruhu önüne düşecek lider beklentisi içersindedir, Bandırma üç büyükten sonra Trabzon olarak ta artık zaferlerini Cumhuriyet alanında kutlamaya başlamıştır.
Fenerbahçeli kardeşlerim son haftalarda elde edilen başarılı skorlar sonrası geldikleri Cumhuriyet alanında sahipsizliğin girdabında kaybolmaktan kahrolmaktadır.
Renkdaşlık omuz omuza, gönül gönüle dayanışmakla büyür, Bu sevgi kalkası daha fazla yok olmadan tüm Bandırma`daki renkdaşları kucaklayacak teknolejik donanımlı altyapı tahsis edilerek, Cumhuriyet alanında renklerin coşkusunu yaşatacak projeler üretilmelidir.
Yoksa yarın çok geç olur...
