Mustafa KOÇAL (BALIKESİR RÜZGARI)


ERMENİ AÇILIMI 2

ERMENİ AÇILIMI 2


Türküm, doğruyum, çalışkanım.

İlkem, küçüklerimi korumak, büyüklerimi saymak, yurdumu, milletimi özümden çok sevmektir.

Ülküm, yükselmek, ileri gitmektir. Ey büyük Atatürk! Açtığın yolda, gösterdiğin hedefe durmadan yürüyeceğime ant içerim.

Varlığım Türk varlığına armağan olsun.

Ermeni terör örgütü asala 40’a yakın diplomatımızı şehit ettikten sonra. Yerini PKK’ya bırakarak, terör faaliyetine son verdi. Terör faaliyetine son verdi, amma. Siyasi faaliyete başladı. 1915 soykırımı safsatasını ülkelere kabul ettirme faaliyetine başladı. Birçok ülkeye bunu kabul ettirdi. Amaç, Türkiye den tazminat almaktır. ABD bu soykırımı her sene gündeme getirir. Kabul edilecek, edilmeyecek diye Türkiye’ye şantaj unsuru olarak kullanır. Böylelikle de Türkiye’ye istediklerini yaptırır. Şayet ABD bu soykırım hikâyesini kabul ederse diğer ülkelerinde kabul edeceği aşikârdır. İşte o zaman Lahey adalet divanına dava açacaklar. Bu dava tazminat davası olacaktır. Tazminatı almaları halinde, “biz şu illerde soykırıma uğradık. Bu iller bizimdir diyerek” toprak talebin için dava açacaklar.

Bizim milletimiz bir türlü bunu göremiyor. 1915 soykırımı için özür dilemeye hazırız diye. İmza kampanyası başlatırlar. Bunun ne anlama geldiğini bilmeden de imza atarlar. Ermenilerin ne kadar Türk düşmanı olduğunu bilmeden hareket ederler. Bir karar veriyorsan bunun ne anlama geldiğini bilmeden körü körüne imza atılmaz. Başbakan 23 Nisanda “ o günün şartlarında hayatlarını kaybedenlere Allahtan rahmet. Torunlarına taziye” dilerim. Diyerek yaklaşım göstermiş olmasına rağmen. Ertesi gün Ermenistan da yapılan protesto gösterilerinde Türk bayrağı yakılıyor. Tazminat istiyoruz sloganları atılıyor. Bizim vatandaşımızda özür dilemeye hazır olduklarını göstermek için imza kampanyasına katılıyor. Özür dilemek suçu kabullenmek demektir. Olmayan bir soykırımı bize dayatmaya çalışıyorlar. Bizim milletimizde bunu kabul ediyor.

Ermenilerin Karadağ Hocalıda yaptıkları soykırımdır. Soykırımda sivil asker, erkek, kadın, çocuk gözetilmeden katledilir. Sosyal medyada bir video paylaşımı yapıldı. Bu videoda ermeni bir doktorun bir Türk çocuğunun nasıl derisini yüzdüğü anlatılıyor. Bu vahşeti yapan birisinin katliamlarda neler yapacağını düşüne biliyor musunuz?

Hocalı katliamında 613 sivil katledilmiştir. Şimdi sizlere tarih sayfasından bir alıntıyı getireceğim. Bu katliamdan kurtulmuş iki kişinin anlattıkları. Solmaz Hasnaliyeva “ o gün yaşadıklarımı bugün olmuş gibi hatırlıyorum. Babam ve abim çeşitli işkencelerle öldürüldü.  Annem, abimin hanımı ve iki küçük yeğenim Ermenilere esir düştüler. Akrabalarımın ölümünü gözlerimle gördüm. Gecenin karanlığından yararlanarak yalın ayak kaçtım ve kurtulmayı başardım. Ermeniler bize hiç acımadı. Büyükleri bırakın küçük çocuklara bile acımadılar. Anne karnındaki çocukları bile süngü ile öldürdüler. Ben kaçarak Ağdama geldim. Camiye bir kamyon ceset getirdiler. Cesetlerin gözleri çıkarılmış, uzuvları kesilmişti”

73 yaşındaki Kaan Hacıyev  “mermim bitene kadar Ermenilerle çatıştım. Hocalıdan kaçmaya çalışanları nehirden geçmelerine yardımcı oldum. Beraberimdekilerle bir gece ormanda saklandıktan sonra Ağdama doğru gittik. Ermenilerin yaşadığı bir köyden geçerken; “bizim sivillerle işimiz yok. Gelin size dokunmayacağız” dedikleri halde makineli tüfek ateşi ile karşılaştık. Çok kişi hayatını kaybetti. Teslim olmak zorunda kaldık. Üniformalı 14 Türk gözlerimizin önünde kurşuna dizildi. Bizi 9 gün çok soğuk, deme çatma bir yerde tutular. Her gün dayak atıyorlardı, su dahi vermiyorlardı. Susuzlukta ölecek duruma geldik. Sonra Hankendi polis bölgesine götürdüler. 2 ay boyunca burada dayak attılar, her türlü işkence yaptılar. Neden böyle yapıyorsunuz? Diye sorduğumuzda Türk olduğunuz için. Cevabını verdiler. Sonunda beni ve bazı esirleri ermeni esirlerle değiştireceklerin söylediler. Belirlenen yere getirdiler. Değişim yapıldı. Biz yürüyemediğimiz için kucaklayarak değişime götürdüler. Fakat onların esirleri yürüyerek gittiler. Ermeni esirlerin kaldığı yeri görünce iyice şaşırdım. Sıcak, yastık, battaniye, yiyecek peksimet vardı. Bize ise 5 kişiye bir bardak su. İki günde bir 3 lokma ekmek veriyorlardı”. Bu röportaj 26- 02 – 2013 tarihinde yapılmış.

Bu Ermenilerde insanlık diye bir şeyin olmadığı. Ve Türklere karşı ne kadar düşman ve kindar olduklarını gösteriyor. Bunlardan mı özür dileyeceğiz? Bunlara selam bile verilmez. Bunlarla mı? Dostluk kuracağız? Allah bunlarla bizi bir araya getirmeyi nasip etmesin. Saygılarımla.

Yaşasın Türkiye Cumhuriyeti! Yaşasın Atatürk milliyetçiliği!  Yaşsın Türk milleti! Yaşasın Atatürk’ün askerleri! Yaşasın Atatürk sevdalıları!

NE MUTLU TÜRKÜM DİYENE!

29- 04 – 2014 Mustafa KOÇAL

 

 

  • BIST 100

    9645,02%-0,50
  • DOLAR

    32,54% 0,13
  • EURO

    34,87% 0,67
  • GRAM ALTIN

    2434,65% 0,09
  • Ç. ALTIN

    4017,93% -1,36
  • Çarşamba 26.4 ° / 14.4 ° Güneşli
  • Perşembe 21.3 ° / 10.9 ° Güneşli
  • Cuma 20.9 ° / 10.4 ° Güneşli

Balıkesir

24.04.2024

  • İMSAK 04:39
  • GÜNEŞ 06:11
  • ÖĞLE 13:12
  • İKİNDİ 16:58
  • AKŞAM 20:02
  • YATSI 21:29