16 yıl önce yaşanan ve yüzyılın felaketi olarak adlandırılan 17 Ağustos 1999 depreminin ardından çok şeyler söylenmiş, yazılmıştı. Toplum olarak 17 Ağustos felaketinin farkında olmadığımız ortaya çıkmıştı fakat yaşanan o acıların ardından bir daha böyle büyük bir doğal felakete hazırlıksız yakalanmayacağımızı düşünmeye başlamıştık. Ancak maalesef o tarihten bu yana olası bir depreme hazırlık adına çok az şey yapıldı, verilen sözlerin çoğu unutuldu. 17 Ağustos 1999 Kocaeli Depremi´ nin yıl dönümleri depremde ölenleri anma, kayıplar için mevlit okuma törenlerine dönüştü.
Deprem gibi doğal felaketlerde insanoğlunun yapabileceği şeyler zaten çok kısıtlı. Depremin olması önlenemeyeceğine göre depreme karşı tedbir almaktan başka bir çaremiz kalmıyor. Bu tedbirler de gerektiği gibi alınmayınca Allah´ a sığınmaktan başka yapılacak bir şey kalmıyor. Bir sonraki olası deprem felaketinde yine aynı yıkımlar olacak, benzer acılar yaşanacak. Bu konuda artık daha fazla söylenebilecek bir şey yok.
Bu yüzden bir sonraki yıkıcı depremi meydana gelmeden önce yakalamak zorundayız. Yıkımın önüne geçemeyiz ama belki de depremi önceden tahmin ederek olası can kayıplarını bir miktar azaltabiliriz. Bu yüzden eldeki teknik verilerden yola çıkarak olası depremin tarihini hesaplamalı, deprem öncesi meydana gelen deprem belirtilerini çok iyi gözlemleyerek depremi gelmeden önce kestirmeliyiz.
1509 Yılında meydana gelen İstanbul Depremi büyük bir olasılıkla 7,9 magnitüdlü devasa bir depremdi. Bu deprem tarihte Kıyamet-i Sugra ( Küçük Kıyamet ) olarak anılmaktadır. Kuzey Anadolu Fayı´ nın ( KAF) Bolu´ dan Saroz Körfezine kadar olan çok geniş bir kısmı yaklaşık 350 km. lik uzun bir kesimi 1509 tarihinde tek bir deprem ile kırılmış.
1509 depreminden 210 yıl sonra 1719 yılında İzmit merkezli bir deprem yaşanmış. 1719 İzmit Depreminde Sapanca Segmenti, Gölcük Segmenti ve Yalova Segmentinin birlikte kırılması 1719 depreminin 17 Ağustos 1999 Kocaeli Depremi ile büyük bir benzerlik gösterdiğine işaret ediyor.
1719 İzmit Depremi´ n den 35 yıl sonra 1754 yılında Adalar Fay Segmentinde 7 magnitüdlü bir deprem meydana gelmiş.
Adalar Segmentinin kırılmasından 12 yıl geçtikten sonra Marmara Denizi´ nde 1766 yılının 22 Mayıs ve 5 Ağustos tarihlerinde 3 ay ara ile iki adet 7,6 büyüklüğünde deprem meydana gelmiş.
1509 depremi çok büyük bir deprem olduğu ve tek bir kırılma yaşandığı için Kuzey Anadolu Fayı´ nın ( KAF) Bolu´ dan Saroz Körfezine kadar olan kesimindeki fay segmentlerinin üzerindeki gerilimlerin pratikte sıfırlandığını ( tüm stresin boşaldığı ) söyleyebiliriz.
Son 250 yıl içinde Afrika ve Avrasya levhalarının hareketlerinde büyük bir değişim yaşanmadığı ve Helen Yayı üzerindeki dalma-batma hızının değişmediği düşünülürse Kuzey Anadolu Fayı üzerindeki stres biriktirme hızının değişmediği sonucuna ulaşırız.
Kuzey Anadolu Fayı´ nın batıda Marmara´ daki işleyişinin aynı kalması durumunda 17 Ağustos 1999 Kocaeli Depremi´ n den bir sonraki depremin 1999+35=2034 yılında meydana gelmesini bekleyebiliriz.
Tabi ki ulaşılan bu tarih istatiksel bir sonuçtur. Doğal olaylar ise istatistiklere pek uymaz.
