Korona virüsü denen bu lanet virüs ülkenin ekonomisine darbe vuracak faktörlerin oluşmasına sebep olacak. Vatandaşlar kendilerini koruma tedbiri olarak evden dışarı çıkmıyor. Toplu taşıma araçları kullanılmamaya başlandı. Toplu taşıma araçları yolcu kapasitesinin ancak %15- 20 kadar bir yolcu ile çalışıyor. Hastaneye gidenlerin sayısında da düşüş olduğu görülmekte.
İnsanlar artık hastaneye dahi gitmeye korkuyor. Birçok iş yerleri kapatıldı. Açık olan yalnız lokantalar, simit türü şeyler üretenler Yerler, çay ocakları ve fırınlar var. Çok işleri bu virüs tedbirlerinden etkilendi. Bu işyerleri kiralarını nasıl ödeyecek. Borçlarını nasıl ödeyecek. Kirada olanlar kiralarını nasıl ödeyecek. Bunlar sorun olacak. Mart ayı dert ayı derler ya hakikaten şimdi dert ayı olacak. Bu durumda olanlara da bir çare bulunmalıdır.
Camiler vatandaşa nasıl kapatılır diyenler var. Bunlar işin ciddiyetini daha idrak edemmişler. Camide melekler varmış. Onlar korurmuş. Allah insanlara aklı boşuna vermemiş. Peygamber efendimiz tedbiri elden bırakmayın diye emretmiş. Bir gün Hazreti Ömer peygamber efendimize. “Ya Resul Allah ben devemi bağlamadan yatsam olur mu” der. Peygamber efendimizin cevabı. “Ya Ömer önce tedbirini al. Ondan sonra Allah’a tefekkür ol” der. Çünkü tedbirsizlikten doğacak kazalar eceli kaza olur. İktidar her türlü tedbiri almaya çalışıyor.
İktidarların görevi vatandaşını korumaktır. Bu Korona virüs olayı nerede ise bütün dünyanın sorunu haline geldi. Bu olay çıkmadan önce. Suriye olayı gündemi meşgul ediyordu. Bu olaydan sonra Suriye olayından bahsediliyor mu? Amman ha Suriye de askerlerimiz için. Önlem alınsın. Allah korusun askerlerimizin arasına virüslü birini sızdırırlar. Birde onunla uğraşmayalım. Bizler buralarda kendi tedbirimizi almaya çalışıyoruz. Askerlerimiz oralarda nasıl tedbir alsınlar?
Onun için önce askerlerimizi koruyacak tedbirler alınsın. Umreden gelenlerden birisi ben hacıyım diyor. Karantinaya girmek istemiyor. Yoksa bu lanet virüs hacılardan korkuyor mu? Bu lanet virüs ne hacı tanır ne hoca tanır ne zalim ne alim tanır. İngiltere de yeni doğmuş bir çocuk bu lanet virüsten ölmüş. Zaten ekonomimiz kötü gidiyordu. Şimdi bir darbede bu lanet virüsten darbe gelecek. Benzin fiyatından bir lira indirim yapıldı. Hemen bir gün sonra benzine sesiz sedasız zam yapıldı. Gelir vergileri bildiğim kadarı ile haziran sonuna kadar ertelendi. İktidar giderlerinasıl karşılayacak?
Vatandaşın temel tüketim maddelerine zam yapması kuvvetle muhtemeldir. Dolar yükseldi. Bunun ceremesini millet çekecektir. Elektrik, doğalgaz, akaryakıt, tekel maddelerine zam kapıda demektir. Büyük şirketler için bazı kolaylıklar getirilecek gibi. Büyüklere varda. Küçük esnafa neden yok? Yetkililer boğazınızı kuru bırakamayın diyor. Sık sık su için. Virüsün boğazda üç gün kaldıktan sonra üst solunum yolarına geçtiğini söylüyorlar. Su ile sirkeyi karıştırın, içine birazda tuz koyun sabah akşam gargara edin.
Tedbir alınıyor da. En önemli yerler kontrol ediliyor mu? Fırınlar ve simit türü şeyeler üreten yerler kontrol ediliyor mu? Bu virüsün çakası yok. Nasıl bulaşacağı belli değil. Onun için bizler elimizden geldiği kadar tedbirimizi alalım. Ondan sonra Allah’a tevekkül olalım. Biz alıngan bir milletiz toka etmedi veya öpüşmedi diye kimseye sitem etmeyelim. Allah tez zamanda bu lanet virüsten ülkemizi kurtarsın. İtalya ve Fransa gibi duruma düşürmesin.
Emirlere ve talimatlara uyalım. Kendimize gelecek zararın ne olacağını bilerek hareket edelim. Allah beni korur diye tedbiri elden bırakmayalım. Allah bizlere akıl vermiş kendi işinizi kendiniz görün diye. Bana virüs bulaştı diye merak edenler. Temiz havada derin bir nefes alın. 10 saniye nefesinizi tutamaya çalışın. Sonra öksürük, baş dönmesi olmaması gerekir. Ya Rabbim el açtık kapına geldik. Ülkemizi bu virüs belasında koru. Bize acılı günler gösterme. Ülkemizi her türlü kazadan beladan koru. Âmin.Saygılarımla.
Türkiye laiktir, laik kalacaktır. Ne mutlu Atatürkçüyümdiyenlere! Ne mutlu cumhuriyetçiyim diyenlere! Ne mutlu Türk milliyetçisiyim diyenlere! Ne mutlu varlığım Türk varlığına armağan olsun diyenlere! Ne mutlu demokratım diyenlere! NE MUTLU TÜRKÜM DİYENE!
18 -03 -2020 Mustafa KOÇAL
