Mustafa KOÇAL (BALIKESİR RÜZGARI)


DÜNYA SİZİ KANDIRMASIN DİKKAT EDİN

DÜNYA SİZİ KANDIRMASIN DİKKAT EDİN


Türküm, doğruyum, çalışkanım.

İlkem, küçüklerimi korumak, büyüklerimi saymak, yurdumu, milletimi özümden çok sevmektir.

Ülküm, yükselmek, ileri gitmektir. Ey büyük Atatürk! Açtığın yolda, gösterdiğin hedefe durmadan yürüyeceğime ant içerim.

Varlığım Türk varlığına armağan olsun.

Milli kuvvetler caddesinde ki. Ne mutlu türküm diyene! İbaresi kaldırılmış. Balıkesir gibi bir şehirde dahi kaldırılıyorsa, doğuda neler olmaz. Kaldırılma nedenini Balıkesirlilere açıklayın. Kim neden rahatsız olmuş?

Dünya malı, sizi kandırmasın dikkat edin. Birde öbür taraf var. Orada zenginlik, güç geçmiyor. Bu dünyada yaptıklarının hesabını vereceğin sorguda torpil falan çalışmıyor. Avukatlar falanda yok. Tek başınıza sorgulanacaksınız. İşte ibret alınacak olay.

Allahü Teâlâ, İbrahim aleyhisselema. “Kazma küreği al filan dağa çık, orada büyük bir kabir var, onu kaz, içinde ne varsa bak!” buyurdu. İbrahim aleyhisselam, o dağa çıktı kabri buldu. Allahü telalanın emrine uyarak, mezarı kazınca, mezar içinde muazzam büyüklükte insan cesedi ile başında yazılı bir levha gördü. Bu levhada şunlar yazıyordu.

“Ben Ad kavmi melikiyim. Bin sene yaşadım, bin ordu ile savaştım, hepsini yendim. Bin defa evlendim, bin çocuğum oldu. Servetimin sayısını, sınırını ölçemez hale geldim. Amma bir gün devası olmayan hastalığa yakalandım. ‘Beni bu dertten kurtarın ne isterseniz vereceğim’ dedim. Hatta bütün servetimi vermeyi taahhüt ettim. Bütün doktorlar aciz kaldılar, bu hastalığa çare bulamadılar. Ölmek üzereyim, onun için bu levhayı yazdırdım. Ve son sözüm şudur. Bu dünya beni kandırdı. Sizi de kandırmasın. Ben kuvvetime, servetime güvendim. Bana bir şey olmaz dedim. Amma gördüm ki çok acizmişim. Bütün servetim, her şeyin o hastalığa ilaç olamadı. Ben yandım siz bari yanmayın. Dünyaya ben aldandım, siz aldanmayın”.

İnsan, ne kadar güçlü olursa olsun, neyi olursa olsun. Sarayları, arabaları, uçakları, gemileri dostları, ahbapları, serveti malı mülkü olursa olsun. Götüreceği 6 metre kaput bezinde ibarettir. Ahrette nereye gitmek istersen bu dünyada ona göre hazırlık yapacaksın. Orada cennet ve cehennemden başka yer yoktur. Cennete gitmek için İslam’ın kurallarına uymak gerekir. Allahın emir ve yasaklarına uyarak yaşamak gerekir.

Buda üç esasa dayanır. 1- İmanın 6 şartına inanmak. İmanın şartına inanan Müslüman’dır.  2- İslam’ın 5 şartını yerine getirmek. 3- İslami ahlaka uymak. İmanın şartına inanmak ve İslam’ın şartlarını yerine getirmek. İnsanın cennete gitmesine yeterli değildir. Önemli olan İslami ahlak ahvali ile yaşamaktır. Haramdan kaçınmak. Kimsenin hakkını elinden almamak, rüşvet ve yolsuzluğa bulaşmamak, yetim hakkı yememek gerekir. Devlet malını korumak ve kollamak gerekir. Devlet yönetiminde Hazreti Ömer’i örnek almakla olur. Günümüzde devamlı söylene bir söze uymamak. Devlet malı deniz, yemeyen keriz sözü İslami ahlaka uygun değildir. Devlet malını yiyenler. Devlet malını yemiyorlar. Tüyü bitmemiş yetimlerin hakkını yiyiyorlar.

İslami ahlakta eline, diline ve beline hakım olmak vardır. Dil insanı rezilde eder, vezirde. Bilhassa Allaha şirk koşmaktan kaçınılacaktır. Allaha şirk koşanlar cennetin kokusunu dahi duyamayacaklardır. Eline hâkim olacaksın hırsızlık yapmayacaksın. Hırsızlık yapanlarla bir arda bulunmayacaksın. Hırsızlık yapanlara yardımcı olmayacaksın. Elinler kolunla kimseyi rahatsız etmeyeceksin.

Günlük yaşantımızın her anında İslami ahlak vardır. İmanın şartını kabul eden, İslam’ın şartını yerine getiren. Ve İslami ahlaka uygun yaşayanlar. Erkekler mümin kadılar mümine olarak yaşamlarını sürdürüyor demektir. Allah kendisine şirk koşanlar ile üzerinde kul hakkı olanları af etmeyeceğini buyurmuştur. Ulemalardan birisi şöyle diyor. “Bir kişi bütün peygamberlerin ibadetlerini yapsa, üzerinde küçücük bir hak varsa cennete giremeyecek” diyor.

Bu gün günümüzde olan olaylara bakıldığında neler oluyor neler. Namaz kılmakla ve imanın şartını kabul etmekle Müslüman olunmuyor. Önce yaratandan dolayı yaratılanı seveceğiz. Bu yaratılanı kendi kardeşimiz gibi göreceğiz. Müslümanlar onun için birbirinin kardeşidir. Onun için kimseyi aşağılamayacağız. İnancında dolayı horlamayacağız. Komşusu aç yatarken kendisi tok yatan bizden değildir, diye buyuran Peygamber efendimizin buyruğuna uyacağız. Yönetici iseniz saraylarda oturup zevki sefa sürmeyeceksin. Sokaklardaki çöp bidonlarından ekmek parası çıkarmaya çalışanları göreceksin. Herkese adil davranacaksın. Adaletli davrananlarla birlikte olacaksın. Allah günahları ve kusurları af edilen kullarından eylesin. Saygılarımla.

Yaşasın Türkiye Cumhuriyeti!

Yaşasın Atatürk milliyetçiliği!

Yaşasın Türk milleti!

Yaşasın Atatürk’ün askerleri!

Yaşasın Atatürk sevdalıları!

NE MUTLU TÜRKÜM DİYENE! 13 – 12- 2014 Mustafa KOÇAL

 

  • BIST 100

    9691,16%0,48
  • DOLAR

    32,51% -0,09
  • EURO

    34,81% -0,14
  • GRAM ALTIN

    2426,25% -0,14
  • Ç. ALTIN

    3994,88% -0,57
  • Çarşamba 26.4 ° / 14.4 ° Güneşli
  • Perşembe 21.3 ° / 10.9 ° Güneşli
  • Cuma 20.9 ° / 10.4 ° Güneşli

Balıkesir

24.04.2024

  • İMSAK 04:39
  • GÜNEŞ 06:11
  • ÖĞLE 13:12
  • İKİNDİ 16:58
  • AKŞAM 20:02
  • YATSI 21:29