Hava, dondurucu soğuk.
Eski Foça´ya, kızım ve torunumu görmek için, İzmir-Eski Foça arasında çalışan minibüsle gidiyorum. Şoförün yanına, avcı kıyafetli bir kişi oturuyor. Tanıdığı şoförle başlıyorlar, sohbete. Avdan geldiğini, hayvanları nasıl öldürdüğünü büyük bir gururla anlatıyor.
Hava, dondurucu soğuk.
Gözlerimin önünde, kırsal alanlarda yiyecek arayan hayvanlara yöneltilmiş soğuk namlulu tüfekler. Ne o, av sporuymuş! Avcılığınız batsın! Yıllar öncesinde, Bandırma Kuşcenneti Şefi Kamil Seyhan´ın, Kuşgölü´nde(Manyas Gölü) avlanmak için göl kenarına yapılan gümeleri yakması geliyor. Seyhan´a, bir kez daha selâm olsun!
Yaz, kış, evimizdeki yemek artıkları sokak hayvanlarınındır. Yıllardır sürdürürüm, bu alışkanlığımı. Yaz aylarında, evimin önünde, kolaylıkla erişilebilecek, gölgelik bir yerde daima genişçe bir kap su vardır. Bu suyu neredeyse her gün değiştiririm. Sadece kedi ve köpekler için değil, kışın kuşlar için de penceremin kenarına küçük ekmek parçacıkları koymayı ihmal etmem.
Hayvanların gösteri unsuru olarak kullanıldığı sirklere karşıyım. Çünkü, sirklerde sözüm ona gösteriler sunan o hayvanların acı içinde nasıl eğitildiklerinin görüntülerini hep anımsarım. Bu nedenle hayvanların gösteri amaçlı kullanıldığı sirklere hiç gitmem.
Çağdaş bir şekilde yapılmış, hayvanların iyi korunduğu belediye hayvan barınaklarının dışında, sokak hayvanlarının, doğal yaşamlarından tecrit edildiği barınaklara kesinlikle karşıyım. Çünkü, sokak hayvanlarının, her çeşit kontrollerinin yapılmasının ardından doğal ortamlarında yaşamalarından yanayım. Sokak hayvanlarına yapılan en küçük bir kötü davranış, yüreğimi burkar. Sonucu ne olursa olsun, bu davranışı gösterenlere tepki gösteririm. Çünkü, şiddetin yalnız insana d eğil, hayvana da yönelmemesi gerektiğine yürekten inanırım.
Hava, dondurucu soğuk.
Sokak hayvanlarının yanı sıra yaban hayatında yaşayan hayvanlar da hepimizden yardım bekliyor, eziyet ve kurşun değil!
