MARMARA` DAKİ DEPREMLERİ TAHMİN EDİYORUZ
Bursa`nın merkez Nilüfer İlçesi`nde yürütülen `Deprem Öncü İşaretleri İzleme ve Tahmin İstasyonları` projesine destek veren İstanbul Üniversitesi Öğretim Üyesi Yrd.Doç.Dr. Oğuz Gündoğdu, "Marmara ve çevresinde 5 şiddetinden küçük depremleri tahmin ediyoruz. Gereken destek verilirse daha büyük iş yaparız. Japonlara göre daha iyi yoldayız" dedi. Nilüfer Belediye Başkan Yardımcısı Ahmet Çakıcı ise 5 Temmuz` da Balıkesir` in Manyas İlçesi` nde meydana gelen 4,4 büyüklüğündeki depremin 6 gün önce tahmin edilerek sivil savunma uzmanlığına bildirildiğini söyledi.
Nilüfer Belediyesi`nin 2007 yılında faaliyete geçirmeye başladığı `Deprem Öncü İşaretleri İzleme ve Tahmin İstasyonları` nı yaygınlaştırarak bugün sayısını 9 `a çıkardı. Nilüfer Belediyesi, İstanbul Üniversitesi ve Doğa Hareketleri Araştırma Derneği DOHAD tarafından Marmara Bölgesi`nde yürütülen `Elektrostatik Kayaç Gerginliği İzleme Yöntemi ile Deprem Tahmin Sistemi Projesi` kapsamında kurulan istasyonlar sayesinde, depremin yer ve büyüklüğünü yer altındaki hareketlenmeleri, elde edilen verilere göre birkaç saat önceden belirlemeyi hedeflendi.
Proje ve çalışmalar hakkında bilgi paylaşımında bulunulmak üzere Nilüfer İlçe Afet ve Acil Durum Yönetimi Merkezi`nde basın toplantısı yapıldı. Marmara ve Bursa için kaçınılmaz olan deprem gerçeğine yönelik bilimsel çalışmaları tüm hızıyla sürdürdüklerini ifade eden Nilüfer Belediye Başkan Yardımcısı Ahmet Çakıcı, şöyle dedi:
"5 yıl önce başladığımız çalışmalar sonucu faaliyete geçen `Deprem Öncü İşaretleri İzleme ve Tahmin İstasyonlarını` yaygınlaştırarak bugün sayısını 9`a çıkarttık. Nilüfer Belediyesi olarak, depremin yeri ve büyüklüğünü yer altındaki hareketlenmeleri, elde edilen verilere göre birkaç saat önceden belirlemeyi hedefliyoruz. Sistem, kesintisiz olarak 24 saat veri elde ederek, doğru tahminlerin yürütülmesini sağlıyor. Bu tahminler ve yorumlar internet üzerinden DOHAD` ın ve belediyemizin sitesinde de yayınlanıyor."
MANYAS DEPREMİ ÖNCEDEN TAHMİN EDİLDİ
Nilüfer Belediyesi olarak, bu projeyle olası bir depremde erken uyarı sistemiyle karşılaşılacak kayıpları en aza indirmeyi amaçladıklarını kaydeden Çakıcı, "Kurulan bu sistem sayesinde büyük bir deprem öncesi doğada meydana gelebilecek değişimler anlık olarak takip edilirken, halkın hazırlıklı olması konusunda katkı sağlamayı hedefliyoruz. 2007 yılından bu yana istasyonlardan alınan ölçümler sürekli takip edilerek yorumlandı. Örneğin en son, 5 Temmuz 2012`de Manyas da meydana gelen 4.4 büyüklüğünde ki depremin tahmini 29 Haziran 2012 tarihinde bizlere ve Sivil Savunma Uzmanlığımıza bildirildi" diye konuştu.
"JAPONLAR`A GÖRE DAHA İYİ YOLDAYIZ"
Toplantıya katılan İstanbul Üniversitesi Öğretim Üyesi Yrd.Doç.Dr. Oğuz Gündoğdu ise yapılan çalışmaların depremle ilgili birçok tabuyu yıktığını anlatırken, şöyle dedi:
"Türkiye`de ilk defa bir belediye başkanı depreme hassas yaklaşmış ve Nilüfer Belediyesi bu yönüyle de ülkede örnek olmuştur. Gelinen aşama çok önemli, ancak gereken destek verilmiyor. Milyon Eurolar bize verilse biz Türkiye`yi fethederiz. Şu anda belirleme aşamasındayız. Arkadaşlarımızın araştırmalarına göre Bursa Ovası`nda yamulma var. Ancak bize inanmadılar ve yabancı uzmanları konuya dahil ettiler. Onlar başaramayacak çünkü biz bu ülkeyi daha iyi tanıyoruz. Erken uyarı ve önceden deprem belirlenmesi birbirine karıştırılıyor. Erken uyarı gereken tedbirleri aldırır ama belirleme net cevap ve bilgi gerektirir. Marmara ve çevresinde 5 şiddetinden küçük depremleri tahmin ediyoruz. Gereken destek verilirse daha büyük iş yaparız. Japonlar`a göre daha iyi yoldayız."
Bir soru üzerine kentsel dönüşüm hakkında da açıklamalarda bulunan Yrd.Doç.Dr. Gündoğdu, "Yapılan çalışma tartışmasız doğru. Deprem olmasa bile binanın ömrü var ve gereken yenileme yapılmalı. Ama stratejik planlamaların doğruluğu tartışılır. Toplumun ikna edilmemesi durumunda ciddi zorluklarla karşılaşırsınız. Çevre ve Şehircilik Bakanı`nın konuşması olumsuz hava yaratıyor. Sussa daha iyi olacak. Ama dayatma yaparsanız karşınıza çıkacak güçle mücadele etmeniz gerekir. Meslek odaları açıklama yapıyor. Bunlara kulak versinler ve sorunlara cevap versinler. Riski azaltmak için kentsel dönüşümden başka çare yok" diye konuştu.
Ydr.Doç.Dr. Gündoğdu, Bursa`daki en riskli bölgenin 1855 yılındaki depremin oluştuğu fay hattında olduğunu sözlerine ekledi.
DOHAD başkanı da projenin önemine dikkati çekerek, "Nilüfer`de her ay 50 civarında mikro deprem oluyor. Bunların takibi çok önemli çünkü gelecekteki büyük depreme ışık tutuyorlar. Buradaki istasyonların sayısını daha fazla artırarak Bursa Ovası`nın altını da incelememiz gerekiyor. Depremler ne kadar büyürse onun öncü belirtileri ortaya çıkışı uzuyor" dedi.
Dernekleri hakkında bilgi veren DOHAD Yönetim Kurulu Üyesi Prof. Dr. Uğur Kaynak, " DOHAD şu anda yapılan incelemelerle hiçbir depremi kaçırmıyor. Marmara Bölgesi`nde olacak depremi önceden tahmin edebileceğimize inanıyoruz. Bu tahmini biraz daha sonuca ulaşacak şekilde ileriye götürebilirsek hedeflerimize ulaşmış olacağız. DOHAD ileri seviyede olanaklarıyla elinden gelen çalışmayı yapmaya devam edecek" diye konuştu.
