Eh bir Kurban Bayramını daha yakaladık sayılır. Yarın Arefe, öbür gün bayram. Hamdolsun!
Bugün de Bayram Şekerlerimizi ikram edelim, sonra bizde biraz dinlenelim ve kısmet olursa bayram ertesi görüşelim?
Bayram Savcılarına; (Ben de ihbar ediyorum!)
Erdoğan Valilere, 7 gün 24 saat çalışacaksınız dedi. Valiler çalışır da, cesur yürekli Savcılarımız çalışmaz mı? Bence onlar da hiç uyumadan çalışmalı! İhbarların ardı arkası kesilmiyor, gözaltına alınacak o kadar çok insan var ki! Hele Erdoğan, vatandaşları muhbir olmaya davet ettiğinden beri yağmur gibi ihbar yağıyor. Çoğu isimsiz ama olsun. İhbar ihbardır! (Ne laf be!)
Herkes ihbar yaptığına göre, bir ihbar da ben yapayım dedim.
Benimki imzalı ve kapı gibi belgeli. İhbar edeceğim kişiden korkup benim ihbarımı görmezden gelecek Savcı´yı da şimdiden ve peşin-peşin bir daha ihbar ediyorum. Kime mi? Türk Milletine ve Türk Tarihine?
17 Eylül 2015 tarihli TRT Haber´de Erdoğan´ın bir mülakatı canlı olarak yayınlandı; Erdoğan;
?Valiler, kendimizin verdiği talimatlar gereği, PKK terör örgütüne karşı operasyonlara girmediler! Terör örgütü hazırlık yaptı. Bunca mayın nasıl yerleşti? Bunca Polis-Asker zırhlı araçlarda olmalarına rağmen nasıl şehit edildi? Biz, terör eylemlerini daha ne kadar görmezden geleceğiz??
Aynı Erdoğan, 15 Temmuz darbe girişiminden sonra şunlar demişti;
?FETÖ bizi okullarıyla kandırdı. Hâlbuki biz, ne istedilerse vermiştik. Çok safmışız. FETÖ ile menzilimiz (hedefimiz-varacağımız yer) aynı olduğu için bunlara yardım ettik!?
Aha size Bayram Şekeri;
15 yıldır PKK Narko-Terör örgütünün ve yine 15 yıldır FETÖ´nün öldürdüğü, sakat bıraktığı canların birinci sorumlusu, kendi ağzından ifade ettiği gibi Recep Tayyip Erdoğan´dır. Bu ihbarı ve Erdoğan´ın itiraflarını ciddiye almayan Savcı, Cumhuriyet Savcısı değildir. Yarın bu Savcı, aynen Zekeriya Öz gibi olacaktır?
TBMM ve OHAL;
Türkiye´de işler normal düzende yürümediği için, AKP iktidarı TBMM den Olağanüstü Hal yetkisi istedi. TBMM de Türk Milletinin kendisine Anayasa ile verdiği bu yetkiyi Cumhurbaşkanı ve Hükümete belli bir süre için devretti. Cumhurbaşkanının başkanlığında toplanacak Hükümet ise, çıkaracağı Kanun Hükmündeki Kararnamelerle (KHK) ülkeyi yönetecek.
Buraya kadar tamam mı? Tamam!
Tamam olmasına tamam da, bu ülkenin bir Anayasası var. Hiç kimse Anayasaya aykırı bir işlem yapamaz, ister Cumhurbaşkanı, ister Savcı, ister İmam olsun.
Anayasa ve TBMM İçtüzüğü, OHAL KHK´lerinin Resmi Gazetede yayınlandığı gün TBMM Başkanlığına gönderilmesini ve en geç 30 gün içinde TBMM de karara bağlanmasını emrediyor. İlgili mevzuatımızın hiçbir yerinde (TBMM tatilde olursa bu süre uzar) diye bir hüküm yoktur.
15 Temmuzdan bu yana neredeyse 2 tane 30 gün geçti. KHK´ ler çıktı. Bunların hiçbiri TBMM de onaylanmadı! Bu KHK´lerle Türk Ordusunun yapısı değişti.
On binlerce insan işlerinden atıldı, on binlerce insan tutuklandı! On binlerce çalışanı olan şirketlere el konuldu. Sayıları yüz bini bulan bu dosyaları ne zaman okudular, delilleri ne zaman incelediler, at izi ile it izini nasıl ayırdılar, kimse anlayamadı.
Bayram Şekeri;
Eğer ülkede Olağanüstü Hal Yönetimi gerekiyorsa, TBMM niçin tatilde?
Eğer TBMM tatilde Milletvekilleri sefada ise, niçin Olağanüstü yönetime gerek var? Yoksa Erdoğan´ın ?Kuvvetler Ayrılığı bize ayak bağı oluyor? demesi bunun için miydi?
En iyisi biz yeni bir yönetim şekli bulalım; ?Olağanüstü Olağan Dönemler!?
?Temel, adını değiştirmek için mahkemeye başvurmuş;
Dilekçesinde; ?İsmimi değiştirmek istiyorum. Çünkü herkes dalga geçiyor, bana yeni bir isim gerek? diye yazmış.
Duruşma başlamış, Hâkim sormuş;
?Bu yaştan sonra niye değiştirmek istiyorsun ismini ki??
Temel; ?Dilekçemde yazdım Hâkim Bey. Herkes dalga geçiyor. Temel Kıç olan ismimi değiştirmek istiyorum.?
Hâkim sormuş; ?Peki ne olsun yeni ismin??
?Dursun Kıç, Hâkim Bey??
Sağlıklı ve huzurlu Bayramlar dilerim. Bayramdan sonra görüşmek üzere.
10 Eylül 2016 Rifat Serdaroğlu
