Bilindiği gibi koronavirüs nedeniyle sokağa çıkma yasaklarından ilk nasibini alan biri 65 yaş ve üst yaş olanlardı.
Benim gibi hem bir iş yeri olan ve hem de gezip tozarken haber peşinde koşarken fotoğraf çeken bir kişi için çok zor bir durumdu.
Ama bu lanet virüsten korunmanın da başka çaresi yoktu.
Tezgâhı kurduk evde…
1951 yılından beri çektiğim ve biraz dağınık olan fotoğrafları bir düzene soktum.
Spor olarak salonda volta attım…
Eee…Haber nasıl yapacaktık?
Allahtan pencere İDO, Liman ve Şehir Kulübü istikametine bakıyordu.
İşte bu açıdan objektifime takılan ve haber yapmamı sağlayan 10 kadar görüntü vardı.
Ancak bu sırada görüntü kirliliği yaratan nesneler de fotoğrafları virüs girmiş gibi bozuyordu.
Deniz otobüsü, feribot veya balıkçı motorları geliş sırasında 5 katlı apartman yüksekliğinde bir aydınlatma direği ve İDO terminalindeki içinde yansıtıcılar olan bir direk de görüntüyü tam ikiye bölüyordu.
Ama asıl sıkıntı objektifi balıkhane istikametine ta Şehir Kulübü istikametine doğru çevirince başlıyordu.
Çevre artık yeşermişti ama manzarayı bir toptancı balık haliyle bir de göğe doğru upuzun uzayan aydınlatma direkleriyle totemler bozuyordu…
Toptancı balık hali artık buradan kaldırılmalı. Burada perakende balıkçılar ve balık lokantaları olursa sahil daha güzel görünüme kavuşur.
Hele balıkhane kapısı girişinde Balıkesir BŞB’nin yaptığı yine büyük boy, bu yerin su ürünleri hali olduğunu belirten yazıların olduğu dev boyda bir totem de çirkin mi çirkin… Hâlbuki ayni yazı girişteki tabelada da yazıyor; bu dev toteme ne gerek vardı.
Bedava mı yapılıyordu bunlar?
Bu yetmemiş gibi şimdi de deniz tarafına doğru üzerinde kocaman harflerle BALIKESİR yazan dev bir totem.
Bir bu eksikti zaten bir de bu geldi objektifin içine çirkin görüntü adeta saplandı kaldı!
Bunlardan başka; en az 10 tane 5 katlı apartman yüksekliğinde aydınlatma direkleri… Çok yüksek elektrik enerjisi sağlayan direkteki ışık kaynağı aşağıya ininceye kadar zaten enerjisini yarısı heba oluyor. Bunların yerine şu anda sahil bandında bulunan bahçe tipi aydınlatma lambaları daha estetik olabilir.
İşte bu çok uzun olan direklerden başka ışıklı- ışıksız totemler ve toptancı balık hali görüntüsü tüm güzellikleri perdeliyor.
Tüm bunlar yetmemiş gibi şimdi kaşla göz arasında dev bir totem hem de üstünde BALIKESİR yazısı… Denizden gelen yolcular Bandırma’yı Balıkesir sanmasınlar;
“Balıkesir’de de deniz varmış” demesinler!
Hemen arka planda tarihi tren istasyonu var. 109 yıl önce Fransızlar yapmış. O yıllarda Arap harfleri ve Latin harfleri kullanıldığı için istasyonun 2 tarafına da Arap ve Latin harfleriyle BANDERMA yazmışlar.
Şimdi bugün ise tam da 109 yıl sonra deniz tarafına konulan totem de BALIKESİR yazılmış.
Gemiyle İstanbul’dan gelen bilmeyenler de sanacak ki burası Balıkesir!
Ama bu yazıyı Fransızlar değil Balıkesirliler yazmış…
Demek ki “Fransız” kalan Fransızlar değil bu totemi hazırlayan Balıkesirliler olmuş!
NOT. Yazının yayına girdiği saatlerde Belediye Başkanı Tolga Tosun girişimleriyle hilkat garibesi Balıkesirli totem kaldırıldı. Bunda tabi Bandırmalılarında sosyal medya hesaplarındaki tepkileri de önemli rol oynadı.
