Mevcut Anayasamızda, yasa ile düzenlenecek çok sayıdaki kurumu ayıklamamız gerek. Tıpkı torba kanun gibi, ne bulursak Anayasanın içine atmışız.
Gençlik ve Spordan Tarıma-Konuttan Sanata-Kooperatifçilikten Esnafa ne ararsanız var Anayasada!
Bunların hepsi ve diğerleri kanunla düzenlenecek, çağın gelişmelerine göre gerekirse değiştirilebilecek konular. Kanunla düzenlenebilecek konular Anayasada olursa, doğal olarak ?üst düzey koruma? kalkanına kavuşurlar ve değiştirilmeleri çok zorlaşır.
Bu kurumlardan öncelikle ikisi, Çoban Ateşi İktidarında, ?Anayasal Kurum? olmaktan çıkarılacaktır.
Diyanet İşleri Başkanlığı (Anayasa Md 136) ve TRT Kurumu. (Anayasa Md 133)
Anayasa Başlangıç Kısmı;
Hiçbir faaliyetin Türk Milli menfaatlerinin, Türk varlığının, Devleti ve ülkesiyle bölünmezliği esasının, Türklüğün tarihi ve manevi değerlerinin, Atatürk milliyetçiliği, ilke ve inkılapları ve medeniyetçiliğinin karşısında koruma göremeyeceği ve Lâiklik ilkesinin gereği olarak kutsal din duygularının, Devlet işlerine ve politikaya kesinlikle karıştırılamayacağı?
Anayasa Md 14;
Anayasada yer alan hak ve hürriyetlerden hiçbiri, Devletin ülkesi ve milletiyle bölünmez bütünlüğünü bozmayı ve insan haklarına dayanan Demokratik ve Lâik Cumhuriyeti ortadan kaldırmayı amaçlayan faaliyetler içinde yorumlanamaz?
Soru şu;
Şu an ki Diyanet Kurumu, Anayasamızın emirlerine göre mi yönetilmektedir?
T.C Devletini ve Diyanet Kurumunu kuran Büyük Atatürk´e küfür eden, hakaret eden bir meczubu ziyarete giden ve ona kitaplar armağan eden bir Diyanet İşleri Başkanı, Anayasa ihlal suçu işlemiş olmaz mı? Anayasa, Diyanet İşleri Başkanını bağlamaz mı?
Müslüman Kardeşlerin Başkanlarından Mursi için bütün camilerde mevlit okutup, hutbelerde Mursi´ye dua etme emrini veren Başkan, Zafer Bayramı´nda bile Atatürk´ün adını anmazsa bu densizliği nasıl karşılayacağız?
Diyanet bünyesinde 144 bin 250 personel barındırmaktadır.
Ayrıca Diyanet İşleri özellikle AKP döneminde, devlette kadroya geçmek isteyenler için bir atlama tahtası olarak kullanılmaktadır.
Hizmeti aksatmadan yapılacak kadro düzenlemesiyle her sene on binlerce çocuğumuzu, yaklaşmakta olan dijital devrim için yurtdışında ve yurt içinde hazırlamak olanağına kavuşabiliriz?
TRT Kurumu da Anayasal bir kurumdur.
Bu çağda devletin tv-radyo yayıncılığı yapması, vatandaşlardan her ay para toplaması ilkellikten başka bir şey değildir. TRT Kurumunda 6 bin kişiden fazla personel vardır. Özel tv de 10 kişi ile yapılan iş, TRT´de 200 kişi ile yapılmaya çalışılmaktır. Çoban Ateşi iktidarında iki tv kanalı ve iki radyo haricindeki
tüm TRT varlıkları satılacaktır.
1 tv kanalı ve 1 radyo devletin haber ajansı olarak kalacak ve halka doğruları aktaracaktır.
Diğer 1 kanal ve 1 radyo ise, sadece eğitim-belgesel ve görgü-ahlak kurallarını kapsayan yayınlar yapacaktır.
Buradan sağlanacak kaynaklar, lise sonrası mesleki eğitimden geçmiş gençlerimizi iş sahibi yapmakta kullanılacaktır?
Değerli Okurlar;
Dünya süratle değişiyor. Yaklaşan tsunamiye (Dijital devrim-Yapay Zeka-Biyoteknoloji-Küresel Isınma- Sağlıklı beslenme-gıda kontrolü) hazırlıklı olmayan milletler, diğer gelişmiş ülkelerin kölesi olacaktır.
Devleti yönetecek kadrolar, liyakat esasına göre yetiştirilmelidir.
Türkiye, ?I speech kürsü? kalitesiyle ve Putin´e yerdeki jeti gösterip
?Bu uçuyor mu? kafasıyla yönetilemez.
Bunu kimse unutmamalıdır. Bilmem anlatabildim mi?
Takdir Türk Milletinindir. Unutulmamalıdır ki, ülkeler layık olduğu kişiler tarafından yönetilir.
Çoban Ateşi, Türkiye´yi gelecek çağlara taşıyacak kadroları bünyesinde toplayıp Türk Milletinin emrine verecektir?
Sağlık ve başarı dileklerimle 27 Eylül 2019
Rifat Serdaroğlu
