Kapitalizme veryansın eden bir yazar şöyle der: "Bu düzende ya boyun eğeceksiniz, ya öleceksiniz."
Bense şöyle diyorum : "Ne boyun eğerim, ne de ölümü yeğlerim. Ben dünyaya yaşamaya geldim, inadına yaşamaya, insan gibi..."
XX
Hayatın terazisinin dengesizliğini var olan düzen yapar.
Terazi, hiçbir zaman dengede değildir.
Teraziyi elinde tutan hayat, gözleri bağlı bakire değildir.
O, sevinci arayana ve olana, kaderi de razı olana verir.
XX
SUÇ CEZAYI BESLER.
İYİ DE, SUÇU BESLEYEN DE
CEZAYI VEREN DE AYNI KİŞİLERSE...
XX
İnsan yürek coşkunluğu acının
yürekteki yoğunluğu ile yücelir.
İnsanı insan kılan sevinç haykırışı değil,
acının çığlığıdır.
XX
Toplumun içinde hiçbir gizlisi kalmamış insanlar, çırılçıplak...
Bu internet denilen, susturulamaz, karartılamaz, yasaklanamaz
beladan kurtuluş yok anlaşılan. Akılla bilgi el ele vermişler sınırsız
bir yaşamın uç noktalarını sıralıyorlar sanki.
Bilginin ve aklın sonsuzluğu.
Alın size yeni bir tanrı.
XX
Egemenlerin pislik ortakları yaratma sevdası.... Her şeyleriyle...
"Herkes sahtekar, herkes yalancı, herkes hırsız, herkes satılmış..."
Hayır.
Tırnak içindeki bu değerlendirme toptanlığı, sadece bu değer yargılarını
yaftalamak isteyen bir avuç oligarkın işi...
Bizim içimizde böyle insanlar bulamazsınız
BİZ SOSYALİSTİZ.
XX
Hayatımızın her yanına sıvanmış
yalan, dolan, ikiyüzlülük ve bencilliğin doyumsuz nankörlüğü içinde
birbirimizden giderek uzaklaşıyoruz.
YABANCILAŞMA.
ÖTEKİ´LER ÇOĞALIYOR.
Düzen dertleri çoğaltıyor, dostlar da
giderek azalıyor.