Geçtiğimiz hafta Erdek ve Bandırma` da dişlerini gıcırdatan fay sonunda Manyas Kuş Gölü merkezli 4,6 magnitüdlü bir deprem üretti.
Bandırma Manşet` te FAY GACIRDADI adlı makaleyi yazdıktan sonra Bandırma sahil gazinolarında gezerken Manyas-Salur` lu eski bir arkadaşıma rastlamıştım. Erdek ve Bandırma` da bir iki defa gök gürültüsünü andıran ses ile birlikte titreşimler duydunuz diye ortalığı neden ayağa kaldırıyorsunuz ki? Biz Manyas Gölü` nde bu tür gürültülere, uğultulara, kütürtü seslerine alışkınız. Gölde bu tür sesler zaman zaman duyulur. Bu sesleri bizim oralarda herkes duyar-bilir. En son dün de gökden böyle kütürtü vuruntu sesleri ile girlikte gökgürültüsüne benzer sesler geldi demişti. Kamuoyu Erdek ve Bandırma` daki gözlemler üzerinde fazla durmadığı için bu kişisel görüşmeyi yazmaya gerek duymamıştım..
Zaten hep böyle olur. Birtakım belirtiler gözlemlenir, ardından deprem gelmezse unutulur gider. Fakat ardından okkalı bir deprem gelirse, herkes hep bir ağızdan: "biz zaten kaç gündür böyle sesler duyuyorduk" diye derdini anlatır. Ama geç kalınmış olur.
Manyas Depremi` nin odak derinliği 12 km. Yani sığ bir deprem değil. Odak mekanizma çözümü sağ-yanal doğrultu atımlı olmalı Çünkü deprem Kuzey Anadolu Fayı` nın güney kolunun Bursa-Nilüfer – Uluabat – Manyas – Gönen çizgiselliği üzerinde meydana geldi. Bu durumda KAF`’nin güney kolu çalışmış oldu. Öncüsü de olan karakteristik bir deprem.
Bence magnitüdüne bakıp da küçümsenmemesi gerekir. Yakın bir gelecekte ( 1 hafta ) yakın civarına benzer büyüklükte deprem ya da depremler gelebilir. 24 saat içinde Kuş Gölü` nde magnitüdü 5,2 olan başka bir deprem gelebilir ki o zaman 4,6 lık deprem o depremin öncüsü olarak adlandırılır.
Buna da şükretmeliyiz aynı yerde 7` den büyük deprem olabilirdi. KAF` z nin kollarının potansiyel magnitüdü böyledir.
