Martıları çok severim.
Onlar için Can Yücel, ?Denizlerin sokak çocukları? benzetmesini yapar.
Çığlık çığlığa uçuşan martılar, özgürlüğün de sembolüdür, benim gözümde.
Cahit Sıtkı Tarancı, bir şiirinde şöyle söz eder, martılardan:
*****
?Süt beyaz bir martıyım açıklarda
Gemilere ben yol gösteriyorum
Buğday ve ilaç yüklü gemilere
Bir kanat vuruşta bulutlardayım;
Bir süzülüşte vatanım dalgalar!?
Martı denince, hemen akla deniz gelir. Deniz ve martı, birbirini bütünler.
Gel de Barış Erdoğan´ın şu çarpıcı ikiliğini anımsama:
?Martının sevdası tükenmez denize
Ah, bir de deniz sevdalanmayı bilse?
Melih Cevdet Anday´ın da, ?Yan yana her şey? isimli dizeleri çok etkileyicidir:
?Bir balık uyur, denizi yaratır
Martıların tüneği dibinde,
Yan yana martıların ki, evreleri yoktur,
Bir yaşta hepsi, bir boyda
Toprağı arala, ellerinle bak,
Yan yanadır günlerin taneleri,
Ne önce, ne sonra
Üst üste kurmuşlar kentleri
Sarmışlar masalla?
Ah, o martılar!
Denizin üzerindeki her kanat çırpınışları, gönlüme huzur verir. Beni, başka diyarlara alıp götürür. Aklıma, Ümit Yaşar Oğuzcan´ın, ?Yılgın? isimli dizeleri gelir:
?Besbelli bir giden var, sen misin yoksa
Neden bu limanda gemiler ağlamaklı
Kaldırın şu manzarayı gözlerimden
Bu ne çok deniz, bu ne çok martı?
Martılar, insana ?her şeye boş verme? ve ?yaşama tutunma? duygusu aşılar. Onları izlerken, her şeyi unutursunuz, günlük dertlerinizden sıyrılırsınız, bir anda.
Orhan Veli´nin, ?Gün Olur? isimli şiirinin bir bölümünde, ne kadar güzel dile getirilir, bu duygu:
*****
?Hele martılar, hele martılar,
Her bir tüyünde ayrı bir telâş!
Gün olur, başıma kadar mavi;
Gün olur, başıma kadar güneş;
Gün olur, deli gibi??
İstanbul´suz martı olur mu, hiç?
İstanbul´la da bütünleşir, martılar?
Mehmet Nedim Bilgiç´in dizelerindeki gibi:
?Her tarafı büyüye boyanmış bir İstanbul
Martılar uçuyor kalbimin denizinde??