Laik Cumhuriyetimizin demokratik yapısını ve temel niteliklerini yıkmaya amaçlayan devrim karşıtı şeriatçıların başlattığı Menemen Olayında vahşice katledilen Cumhuriyet Öğretmeni Şehit Asteğmen Kubilay'ın aramızdan ayrılışının 82. Yıl dönümünü en acı duygularımla anıyorum.
23 Aralık 1930 tarihinde Türkiye Cumhuriyeti Devleti'nin, laik ve demokratik yapısını hedef alarak başlayan bu gerici ayaklanma, Cumhuriyet tarihimizdeki en önemli olaylar arasındaki yerini almış ve izleri toplumsal belleğimizden hiç silinmemiştir. Bu vahim olayda Şehit düşen Asteğmen Kubilay, Laik Cumhuriyetimizin karanlık ve irticacı düşüncelere karşı başlattığı savaşımın simgesi olmuş, Cumhuriyete sahip çıkılması vazifesiyle canını ortaya koyarak ölümsüzleşmiştir.
Ulu Önderimiz Mustafa Kemal Atatürk'ün Büyük ordunun kahraman genç zabiti ve Cumhuriyetin mefkûreci muallim heyetinin kıymetli uzvu Kubilay Bey, temiz kanı ile cumhuriyet hayatiyetini tazelemiş ve kuvvetlendirmiş olacaktır" mesajında dediği gibi Kubilay, Cumhuriyet'i yeniden canlandırmış ve kuvvetlendirmiştir.
Unutulmamalıdır ki; Atatürk'ün kurmuş olduğu Türkiye Cumhuriyeti Devleti'nin Laik ve Demokratik yapısı, Menemen Olaylarında boy gösteren gerici düşüncelerin uzantıları tarafından bugün hala büyük bir tehdit altındadır. Laik Cumhuriyetimizin yurttaşlarına sağlamış olduğu din ve inanç özgürlüğüyle birlikte kutsal din duygularının siyasal amaçlar doğrultusunda kötüye kullanılmasının önlenmesi, Cumhuriyet yönetiminin temel kazanımlarından biridir.
Laik Türkiye Cumhuriyeti Devleti'nin yurttaşları olarak bizler, geçmişte olduğu gibi bugünde Cumhuriyetimizin temel değerlerine yürekten bağlı kalarak, Atatürk Devrim ve İlkelerinin ışığında onu bağnaz düşüncelere ve bu düşüncelerin uzantılarına karşı her zaman savunacağız.
Bu duygularla, Atatürk İlke ve Devrimlerini, Laik Türkiye Cumhuriyeti`ni ve O`nun yüce değerlerini korumak uğruna canlarını feda etmekten çekinmeyen, başta Devrim Şehidimiz Kubilay olmak üzere, bütün şehitlerimize saygı ve şükranlarımı sunuyorum.
