Gazeteci`nin özgürce ``Protesto`` etme cesareti kalmadı.

Gazeteci`nin özgürce ``Protesto`` etme cesareti kalmadı.

Demokrat Parti (DP) Genel Başkanı Namık Kemal Zeybek, 10 Ocak Çalışan Gazeteciler Günü” nedeniyle çalışan gazetecilerin gününü kutladı.







____________________________________________/ Emin VAROL - ANKARA

Demokrat Parti (DP) Genel Başkanı Namık Kemal Zeybek, 10 Ocak Çalışan Gazeteciler Günü” nedeniyle bir mesaj yayınladı

Çalışan gazetecilerin en cefakarları olan Muhabirlerin üzerine Başbakanlık Basın Müşavirlerini gönderdi.. Özellikle Başbakanlık Muhabirlerini izletti... Soru sormalarını engelledi.. Soru sorma cesaretini bulan muhabirlerin akreditasyonlarını iptal etti ve başbakanlığa girmelerine engel oldu. Başbakanlıkta görev yapmaya devam etmek isteyenleri ise işten attırdı.. Böylece gerçek basın emekçilerini sindirdi..”

Gelmiş geçmiş tüm siyasi liderlerini hatta Cumhurbaşkanlarını, yanlış uygulamalardan dolayı protesto” etme cesaretini gösteren muhabirler, son 10 yılda bir kez dahi Başbakan Recep Tayyip Erdoğan'ı protesto etme cesaretini bulamadı.”

Demokrat Parti (DP) Genel Başkanı Namık Kemal Zeybek, 10 Ocak Çalışan Gazeteciler Günü” nedeniyle yayınladığı mesajda AKP iktidarı ‘tek tip medya' yaratmak için siyasi iktidarın her türlü olanağını kullandı” dedi.

Zeybek, açıklamasında şu görüşlere yer verdi: Çalışan gazetecilerin en cefakarları olan Muhabirlerin üzerine Başbakanlık Basın Müşavirlerini gönderdi.. Özellikle Başbakanlık Muhabirlerini izletti... Soru sormalarını engelledi.. Soru sorma cesaretini bulan muhabirlerin akreditasyonlarını iptal etti ve başbakanlığa girmelerine engel oldu. Başbakanlıkta görev yapmaya devam etmek isteyenleri ise işten attırdı.. Böylece gerçek basın emekçilerini sindirdi..

Gelmiş geçmiş tüm siyasi liderlerini hatta Cumhurbaşkanlarını, yanlış uygulamalardan dolayı ‘protesto' etme cesaretini gösteren muhabirler, son 10 yılda bir kez dahi Başbakan Recep Tayyip Erdoğan'ı protesto etme cesaretini bulamadı.

10 0cak 1961 tarihinde kabul edilen 212 sayılı yasaya göre çalışan gazetecilerin, çalışma şartları son 10 yılda hiç olmadığı kadar ağırlaştı..

AKP iktidara geldiği andan itibaren ‘tek tip medya' yaratmak için çaba harcadı ve siyasi iktidarın her türlü olanağını kullandı. İktidarının ilk yıllarında, gazete sahiplerinin gazetelerini ve televizyonlarını ellerinden alarak işe başladı. 
Çeşitli sebeplerle el koyduğu bu medya organlarını kendi yandaşlarına verdi. Ele geçiremediklerini ise baskı ve korkuyla susturdu..


Bir süre sonra AKP iktidarının hedefinde genel yayın müdürleri ve köşe yazarları vardı.. İktidarın gücünü kullanarak banka hesaplarını bile deşifre ettiği bu gazetecileri de tasnif etti.. Başbakanlık resmi konutunda genel yayın müdürlerini gazete sahipleriyle birlikte kabul ederek gazeteciler üzerindeki baskıyı en üst düzeye çıkardı..

İlerleyen yıllarda sıra Ankara Temsilcilerine gelmişti.. Lüksemburg'a yaptığı bir gezi sırasında Erdoğan'ın yakın kurmayları ‘Ankara Temsilcilerinin tasfiye edileceğini' söylediler ve dediklerini de yaptılar..

Çalışan gazetecilerin en cefakarları olan Muhabirlerin üzerine ise Başbakanlık Basın Müşavirlerini gönderdi.. Özellikle Başbakanlık Muhabirlerini izletti... 
Soru sormalarını engelledi.. Soru sorma cesaretini bulan muhabirlerin akreditasyonlarını iptal etti ve Başbakanlığa girmelerine engel oldu. Başbakanlıkta görev yapmaya devam etmek isteyenleri ise işten attırdı.. Böylece gerçek basın emekçilerini sindirdi..


Medya sektöründe hiç olmadığı kadar iş güvencesi zaafiyeti yaşandı, işsizlik ve işten çıkartmalar büyüdü. Mahkeme kapılarında gazeteci ve yazarların sayısı giderek arttı. Hapishanelerdekilerin sayısı ise Cumhuriyet tarihinin en üst seviyesine ulaştı.

TRT ve Anadolu Ajansı'nda olduğu gibi işe almalarda siyasi düşünce ön planda tutuldu, tecrübe ve yetenek gözardı edildi.

Gelmiş geçmiş tüm siyasi liderlerini hatta Cumhurbaşkanlarını, yanlış uygulamalardan dolayı ‘protesto' etme cesaretini gösteren muhabirler, son 10 yılda bir kez dahi Başbakan Recep Tayyip Erdoğan'ı protesto etme cesaretini bulamadı.

Başbakanlık korumaları ile Başbakanlık Basın görevlilerinin arasında kalarak zor şartlarda çalışmaya çalışan, çalışan gazetecilere yapılan bu baskı ve tehdit Avrupa Birliği ilerleme raporlarına bile girdi..

İş güvencesinin en büyük dayanağı olan sendikal hareket işyerlerinden tek tek sökülüp atıldı. TMSF en büyük gazete patronu oldu.

Terörle mücadele yasasında yapılan değişiklikle gazete kapatma, radyo ve televizyon susturma kolaylaştırıldı. Başbakan, karikatürlere dahi dava açtı..

Bir gazeteci olarak, bu seneki 10 Ocak Çalışan Gazeteciler Günü'nün, çalışma şartlarının kolaylaştığı ve baskıların sona erdiği bir gün olmasını diliyorum.``





















Anahtar Kelimeler: 0
  • Cuma 22.9 ° / 9.8 ° Güneşli
  • Cumartesi 24.7 ° / 11.1 ° Güneşli
  • Pazar 23.7 ° / 12.3 ° Güneşli