Devlet başkanı adayı Yarpuzlu

Devlet başkanı adayı Yarpuzlu

MGK kararı üzerine, ‘Gülen Cemaati'ni bitirmek niyetiyle, gizli takip, tahkikat ve fişlemeler yaptırıldı.

‘Değerli kamuoyu;

Bir süredir, bir gazetenin açıklamalarıyla, AKP hükümetinin başbakanının imzalı onayı ve ilgili bürokratlarına verdiği emriyle, 2004 yılında alınmış bir MGK kararı üzerine, ‘Gülen Cemaati’ni bitirmek niyetiyle, gizli takip, tahkikat ve fişlemeler yaptırdığı konusu gündemdedir.

Bu konuya tavrını henüz belirlememişler için; açıları baştan gözler önüne sermeyi vazife biliyorum.

Öncelikle, fikir özgürlüğünden başlayarak; fikirler ve inançlar her ne olursa olsun ve iktidarın zihniyetine paralel ya da zıt olsa bile devlet güçleri ya da iktidarlar tarafından yasaklanabilmeli miydi? İrtica ile mücadele gibi, vesayet anayasasının kalıntıları ilk yazıldığı günden bu yana, vatandaşa herhangi bir yarar sağlamaya muktedir olabildi mi? Bu gibi madde ve planların uygulanması niyetiyle tahkikat, takibat ve hukuki işleme konu olmuş birkaç önemsiz vaka dışında, toplumun inanç ve gelenek yapısında, yoksul çaresizliğinin arayışında kökten bir değişimin gerçekleştirilmesi başarılabildi mi? Gericilik ve yoz inançlarla mücadelenin yöntemi, üç beş göstermelik yasak çığırtkanlığı mı, eğitime dayanan gerçek sosyoekonomik ve kültürel gelişme mi?

Bunların ötesinde; bu gündem şimdi kimin işine yaradı? İrticai eğilimleri, Gülen’de kimlikleştirerek, gerçek geriliği örtbas etmeye çalışan MGK’nın mı yoksa zamanında din çığırtkanlığıyla iktidara taşındığı halde, askerden korkusundan 2004 MGK kararına karşı duramamış Erdoğan’ın mı? Fikir özgürlüğü savunuculuğunu kendine yakıştırmaya çalışan çarpık bakışlı Gülen’in mi? Yoksa, tabanda, cemaat desteğiyle AKP’yi ayrı düşürmekten medet uman, ve yine de MGK’yı meşru sayan solun mu?

Bana fikrimi soruyorsanız; maalesef hepsi de yanlış yolda. Ne dinciyim. Ne de dini, yaşam tarzı edinmişlere yaşamımda yer açabilirim. Ne dindarlardan oy alma umuduyla, fikir özgürlüğünü, din özgürlüğü kavramıyla yozlaştıranlardan yana tercih kullanabilirim. Ne de devletin, vatandaşın özel yaşamına ve girişim özgürlüğü hakkına, her ne amaçla olursa olsun müdahalesini normal karşılayabilirim.

Özetle, Gülen, cahil bir yobazdır ve yaşamını kendi gibilerle birlikte anlamlandırmayı seçmiştir. Bana benzemez! Erdoğan, geri kalmışlıktan, siyasi çıkar uğruna medet uman, bir popülist din simsarı, ve MGK ise, bu bataktan vatandaşı silah zoruyla çıkarmaya çalışan fikir zorbasıdır. Bana benzemezler! Devlete gelince, iktidardan beslenen, iktidarı yaşatan ve sürmesiyle yükselen, şartlara uyumlu bürokrasiden ibaret. Küçülmeli! Ve özel hayatlar, şimdilik her kiminki olursa olsun devletin müdahalesine konu olmasın isterdim.

Şimdilik bu kadar. Sorusu olan varsa, cevaplamak için buradayım.’Hükümet eğer bizzat yasaları ihlal ediyorsa kamuyu bu konuda bilgili tutmak için gizli sınıflandırmayacak istihbarat birimleri hükümetlerden bir şekilde bağımsızlaştırılmalıdır.

Bu çerçevede bu hükümete hala liberal denilebilir mi? Madurlar benim düşünce yapıma aykırı olsa da! Sistem içindeki suistimalciler birey bazında cezalandırılmalı ve lakin sistem de hızla reforme edilmelidir

 

İletişim:

e-posta:aysegulyarpuzlu2@gmail.com



  • Pazar 17.1 ° / 8 ° Bölgesel düzensiz yağmur yağışlı
  • Pazartesi 19.5 ° / 5.3 ° Güneşli
  • Salı 24.2 ° / 6.1 ° Güneşli