AHMET GÜRGEN RÖPORTAJI

AHMET GÜRGEN RÖPORTAJI

Öğretmen bir babanın oğlu olan Gürgen 12 yaşında boyunun yaşıtlarına göre uzun olması ve ailesinin desteğiyle Bursa'da Tofaş Kulübünde basketbola başladı.





Ahmet Gürgen 1971 yılında Bandırma'da dünyaya geldi. Öğretmen bir babanın oğlu olan Gürgen 12 yaşında boyunun yaşıtlarına göre uzun olması ve ailesinin desteğiyle Bursa'da Tofaş Kulübünde basketbola başladı.

Sırasıyla Tofaş, Beslen, Antbirlik, Oyak Renault ve Mülkiye kulüplerinde sürdürdüğü basketbol hayatını peşini bırakmayan sakatlıklar sonucu çok ta erken sayılabilecek 26 yaşında sonlandırdı. 2001 yılı Ahmet Gürgen'in hayatında bir milat oldu ve Başkan Özkan Kılıç'ında telkiniyle Banvit Basketbol Kulübünde Antrenörlük yapmaya başladı. 12 sene boyunca kulübün her kademesinde antrenör olarak görev yaptı. Şafak Edge, İzzet Türkyılmaz gibi şu anda A Milli Takım kadrosunda bulunan oyuncuların gelişiminde en önemli katkıyı o verdi. Ahmet Gürgen ile basketbol üzerine bir söyleşi yaptık.



Merhaba Ahmet Gürgen öncelikle bize sıkıntılı geçen basketbol kariyerinizden sonra antrenörlük kararını nasıl aldığınızı anlatır mısınız?

Basketbolu bıraktıktan sonra birkaç iş girişimim oldu. Basketbol dışındaki işlerden fazla keyif alamadığımı ve basketbolu çok özlediğimi hissediyordum. 2001 senesinde kendi memleketim olan Bandırma Erdek'te bir iş kurmayı düşünürken, o zamanlar çok yeni bir kulüp olan ve yeni bir oluşum içine giren Banvit Basketbol Kulübü Başkanı Özkan Ağabey ile görüşmemiz oldu. Kısa zaman içerisinde birkaç kez daha görüştükten sonra düşüncelerimizin ve ideallerimizin birbirleriyle örtüştüğünü gözlemledik. Antrenörlük kariyerim bu şekilde başladı ve zaman içinde şekillendi.

Banvit BK'nın ilk yıllarından itibaren kulüpte görev alan bir kişi olarak, o günden bugüne kulübün gelişiminden bahseder misiniz?

Kulübümüzün bu noktaya gelmesinin kesinlikle bir şans veya rastlantı olmadığını en iyi bilenlerdenim. Şu an bulunduğumuz seviyeye gelebilmek için ekip olarak çok çalıştık. Geldiğimiz noktada Altyapı ve A Takım organizasyonumuzun planladığımız hedeflere doğru yönde ilerlediğini görebiliyorum. Geride bıraktığımız sezon Türkiye Basketbol Liginde iki takımla yer almamızın, genç oyunculara destek vermeyi planlayan yeni kulüpler için de iyi bir örnek olduğunu düşünüyorum.

İzzet Türkyılmaz,  Şafak Edge, Erol Can Çinko, İbrahim Yıldırım, Talat Alp Altunbey. Bütün bu isimler sizin süzgecinizden geçmiş, kendinize özgü antreman tekniklerinizle yoğrulmuş oyuncular ve şu anda Türk Basketbolunun geleceğini oluşturuyorlar. Bu tarz sporcular nasıl yetişiyor, ilerde özel oyuncular olacaklarını çocukluklarından öngörebiliyor musunuz?

Başlangıçta yatırımı yapacağınız oyuncuyu doğru seçmeniz gerekiyor. Bunun bilincinde olarak işin başlangıç kısmını çok ciddiye alıyoruz ve hata ihtimalini en aza indirgemeye çalışıyoruz. Sonrasında oyuncuların pozisyonlarına göre en basit ve doğru şekliyle gerekli eğitimi vermeye gayret ediyoruz. Bu noktadan sonra oyuncuya kazandığı becerileri gösterebilmesi ve gelişimini tamamlayabilmesi için sahada gerekli fırsatı vermeniz gerekiyor. Sahanın içinde özgüveni yüksek, hata yapmaktan korkmayan ve sorumluluk alan oyuncular görmek istiyoruz. Oyuncuya ona inandığınızı göstermelisiniz ve bunu onlara göstermenin en iyi yolu da sahada tutmaktır.

Sizin için birçok yerde ‘'Adam olacak oyuncuyu kokusundan tanır'' denir. Bu işin püf noktası nedir?

Oyuncu seçme konusunda sezgilerimin kuvvetli olduğunu düşünmekle beraber, bunun bir ekip işi olduğunun da bilinmesi gerekir.  Bu konuda da iyi bir organizasyonda yer almanın avantajlarını yaşıyorum. Çok iyi bir ekibimiz var ve oyuncu seçme konusunda çok hassas davranıyoruz.



Bir oyuncunun gelişiminde dikkat edilmesi gereken noktalar ve varsa zorluklar nelerdir? Kişisel olarak sizin eğitim metodunuzda farkı yaratan tekniklerden bahseder misiniz?

Benim antrenörlük anlayışıma göre, bir oyuncunun gelişiminde en önemli nokta onun fiziksel ve zihinsel özellikleri doğrultusunda, yapacakları hatalara karşı hazırlıklı olup yeterli sabrı gösterebilmektir. Oyuncunun yeteneğine güveniyorsanız, istediklerinizi yapması için ona yeterli süreyi vermelisiniz. Ben kendi adıma her oyuncunun antreman ve maç yaşını,  gelişen duygusal zekâsını hesaplayarak yaptıkları hataları tolere etmede çok sabırlı olmaya çalışıyorum. Tabii ki zorlukları da var. Aile içerisinde bir çocuk yetiştirirken nasıl zorluklar yaşanıyorsa biz de o tarz problemler yaşıyoruz. Ben bunu biraz sosyal hayattaki değişime bağlıyorum. Gelişen teknoloji insan hayatını kolaylaştırdığı gibi gençlerin sorumluluk alma yaşlarını büyüttü ve bir bakıma tembelleştirdi. Bizim de bunun farkında olarak genç oyuncular ile konuşarak sorumluluk alma yaşlarını daha aşağıya çekme konusunda yardımcı olmamız gerekiyor.



Yıllarca Banvit altyapısında çalıştıktan sonra Banvit'in pilot takımı olan Genç Banvitliler ile ikinci lig maceranız başladı ve 2010-2011 sezonunda birçok kişinin hayal bile edemeyeceği bir başarı göstererek bir pilot takım ile şampiyonluk yaşadınız. Bize kısaca bu başarı öyküsünü anlatır mısınız?

Bir başarıya ulaşırken belli kriterlerin bir arada olmasının gerekliliğine inanıyorum. Kulübümüzün sağladığı olanaklar, doğru takım kimyası ve oyuncuların teknik kapasitesinin yüksek oluşu bizi başarıya ulaştırdı. Diğer taraftan baktığımızda ise, ben takımla beraber olduğum 5 sezon boyunca iyi takım olduğumuzu ve en yukarıda yer alabileceğimiz düşünüyordum. Dolayısı ile birçokları için hayal olarak düşünülebilir fakat benim açımdan bakıldığında çalıştığım sezonların hepsinde gerçekleşebilecek bir durumdu.

Geçtiğimiz sezonun yarısından itibaren aktif olarak antrenörlük yapmıyorsunuz. Bu sırada Amerika seyahatleriniz oldu. Oradaki izlenimleriniz ışığında Avrupa Basketbolu ile temel farkları ne olarak görüyorsunuz.

Bana göre temel farklılık oradaki sporcuların genetik yapılarının da avantajıyla, atletik özelliklerinin Avrupa'daki sporculara oranla çok daha gelişmiş olmasıdır. Bunun yanı sıra Amerika'da kaliteli ve güçlü organizasyon yapısını farkı yaratan diğer faktör olarak görüyorum.



Yeri gelmişken yurt dışı temaslarınızdan bahsedelim. Bu konuda kulübünüzün de desteğiyle çok istekli olduğunuzu biliyoruz. Orada ki izlenimleriniz ışığında bu projenin hedeflerinden bahseder misiniz?

Günümüzde gelişen teknolojinin de yardımı ile Avrupa Basketbolunu ve oradaki gelişmeleri takip edebiliyoruz. Ama geniş çerçeveden baktığınızda Avrupa'nın özellikle altyapıda ekol olmuş ülkelerinde bulunup oradaki havayı teneffüs etmenin özellikle oyuncu gelişiminde çok faydalı olacağını düşünüyoruz. Diğer taraftan herkesin bildiği bir gerçek var ki; Amerika organizasyon ve basketbolcu gelişiminde çok ileri durumda. Kolej basketbolunda ve hatta daha da aşağı seviyelerde, oyuncu gelişimindeki basamaklamayı gözlemlemek gerektiğini düşünüyoruz. Bu proje kapsamında temaslarımıza devam etmeyi ve daha detaylı hale getirmeyi planlıyoruz.

Türk Basketbolu ve Ligi son yıllarda organizasyon ve kalite olarak Avrupa Basketbolunun zirvesinde bulunuyor. Sizce bu noktaya gelirken yapılan doğrular nelerdi ve bu doğrultuda Banvit BK organizasyonunun Türk Basketbolundaki yeri konusunda düşüncelerinizi öğrenebilir miyiz?

Basketbolumuzun gelişiminde birçok unsur rol oynadı. 2000'li yılların başından itibaren yakalanan başarılar, A Milli takımımızın Avrupa ve Dünya Şampiyonasında Final oynaması, Altyapı'da kazanılan şampiyonluklar, sponsorların basketbola artan ilgisi ve 3 büyük takımın basketbola yatırımlarını artırmasını birbirini tetikleyen ve kaliteyi artıran faktörler olarak görüyorum. Bütün bunlarla beraber ülkemizde insanlar altyapının önemini kavramış durumda ve bunda bizim kulüp organizasyonumuzun ve başarılarımızın ciddi payı olduğunu düşünüyorum.

Gelinen noktada Banvit BK' nın organizasyonu, duruşu ve seyirci portföyü ile çok iyi bir örnek olduğumuzu görüyorum ve 12 senedir bu organizasyonun içinde yer alan bir kişi olarak bu durum beni çok sevindiriyor.

Önümüzdeki günlerde Eurocup maç takvimi başlıyor ve bildiğimiz kadarı ile siz de Banvit BK'nın rakiplerini analiz etme konusunda önemli bir görev üstlendiniz. Belki de erken olacak ama siz Banvit'in gruptaki şansını nasıl görüyorsunuz?

Gruptaki diğer takımlara baktığımızda çok zorlu rakiplerimiz var. Rakiplerimizden Valencia ve Azovmash takımları Avrupa Basketbolunda söz sahibi takımlar. Ama bizde artık Eurocup'ta belli bir tecrübeye sahibiz ve grupta ilk iki içerinde yer alabileceğimiz düşünüyorum.

Son olarak sizin gözünüzden Banvit altyapısına baktığımızda önümüzdeki döneme damga vurmaya aday oyuncular var mı?

Daha önce de bahsettiğim gibi son zamanlarda Türkiye'de altyapıya ciddi önem veriliyor ve çok önemli oyuncular çıkıyor. Kulübümüz bünyesinde de ilerde iyi oyuncular olmalarını beklediğimiz gençler var. İsim vermemin doğru olmayacağını düşünmekle beraber, altyapımızda yeni yıldız adayları olduğunu rahatlıkla telaffuz edebilirim.











Anahtar Kelimeler: 0
  • Cuma 21.6 ° / 7.6 ° Bölgesel düzensiz yağmur yağışlı
  • Cumartesi 11.2 ° / 9.5 ° Şiddetli yağmurlu
  • Pazar 17.1 ° / 8 ° Bölgesel düzensiz yağmur yağışlı